16. Ceza Dairesi Esas No: 2018/3881 Karar No: 2019/1666 Karar Tarihi: 13.03.2019
Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/3881 Esas 2019/1666 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, bir kişinin silahlı terör örgütüne üye olmaktan hüküm giydiği davada yapılan temyiz başvurusunu değerlendirdi. Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçilerek yapılan incelemede, yargılama sürecinde usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, delillerin hukuka uygun olarak elde edildiği ve vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı sonucuna varıldı. Ancak, sanığın terör örgütüne üye olmak suçundan mahkumiyetine karar verildiği halde tekerrür hükümlerinin uygulanması gerektiği konusunda yanlış bir hüküm tesis edildiği tespit edildi. Bu nedenle, hükmün bu sebepten dolayı bozulmasına karar verildi. Öte yandan, yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususun düzeltilmesi mümkün olduğundan, sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hüküm, TCK'nın 58/9. maddesi uyarınca düzeltilecek ve onanacak. Kanun maddeleri ise şöyle: TCK'nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK'nın 62, 53 ve 58/9-6 maddeleri.
16. Ceza Dairesi 2018/3881 E. , 2019/1666 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma Hüküm : TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK"nın 62, 53 ve 58/9-6 maddeleri uyarınca hükmedilen mahkeme kararına ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddi
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle; Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü; Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi; Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık ve sanık müdafiinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler aşağıda belirtilen husus haricinde yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddine, ancak; Terör örgütüne üye olmak suçundan mahkumiyetine karar verilen sanık hakkında sadece TCK’nın 58/9. maddesi uyarınca tekerrür hükümlerinin uygulanmasına karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi, Kanuna aykırı, sanık ve müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapılması gerektirmeyen bu hususun CMK’nın 303/1-c. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan hüküm fıkrasından “TCK’nın 58/9. maddesi delaletiyle TCK’nın 58/6. maddesinde” ibaresinin çıkarılarak yerine “TCK’nın 58/9. maddesi” ibaresinin yazılması suretiyle sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın Kırklareli 2. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 13.03.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.