Esas No: 2022/7442
Karar No: 2022/8318
Karar Tarihi: 27.06.2022
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2022/7442 Esas 2022/8318 Karar Sayılı İlamı
9. Hukuk Dairesi 2022/7442 E. , 2022/8318 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen alacak davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararı davalılar vekillerince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin davalıların yurt dışında bulunan şantiyelerinde 2009 - 2015 tarihleri arasında dış cephe formeni olarak çalıştığını, iş sözleşmesine haklı bir sebep olmaksızın son verildiğini ve ödenmeyen işçilik alacakları bulunduğunu ileri sürerek kıdem, ihbar tazminatları, fazla çalışma, hafta tatili ile ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının davalılardan tahsilini talep etmiştir.
II. CEVAP
1.Davalı .... vekili cevap dilekçesinde; davacının işçileri olmaması sebebiyle kendilerine husumet yöneltilmesinin hatalı olduğunu, uyuşmazlığın çalışılan ülke mevzuatına göre değerlendirilmesi gerektiğini, davanın yetkisiz mahkemede açıldığını, dava konusu alacakların zamanaşımına uğradığını savunarak davanın reddini istemiştir.
2. Davalı ... vekili cevap dilekçesinde; müvekkilinin Rusya'da çalışması sebebiyle sosyal güvenlik kaydı olmadığını, taleplerin çalışılan ülke mevzuatına göre değerlendirilmesi gerektiğini, Türk mahkemelerinin yetkili olmadığını, Türk hukukunun uygulanması durumunda kabul anlamına gelmemek üzere çalışmanın proje bazlı olduğunu, projenin bitimi ile iş sözleşmesinin kendiliğinden sona erdiğini, açıklanan sebeple davacının kıdem ve ihbar tazminatına hak kazanmadığını, davacı işçinin imzaladığı ve şerh koymadığı ücret bordrolarında fazla çalışma, hafta tatili ve ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının ödenmiş olduğunu, ücret bordrolarının aksinin yazılı belge ile ispatının gerektiğini, ileri sürülen ücret miktarının gerçek olmadığını, taleplerin zamanaşımına uğradığını savunarak davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 13.09.2018 tarihli ve 2016/1246 Esas, 2018/358 Karar sayılı kararı ile davacının 06.07.2009-04.11.2010, 08.12.2010-04.06.2013, 13.09.2013-11.06.2014, 29.08.2014-27.08.2015 tarihleri arasında toplamda 5 yıl 6 ay 24 gün süre ile davalıların yurt dışında bulunan şantiyelerinde çalıştığı, davalılar arasında organik bağ bulunduğu, davacının yurt dışına grup şirketleri aracılığı ile götürülüp istihdam edildiği bu sebeple davalıların dava konusu alacaklardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğu, davacının ücretinin net 2.600,00 USD, brüt 3.139,73 USD, giydirilmiş ücretinin ise yemek ve barınma yardımı ile brüt 3.439,73 USD olduğu, iş sözleşmesinin belirsiz süreli olduğu, iş sözleşmesine iş bitimi gerekçe gösterilerek haklı bir sebep olmaksızın son verildiğinden davacının kıdem ve ihbar tazminatına hak kazandığı, fazla çalışma yapıldığının ve hafta tatili ile ulusal bayram ve genel tatil günlerinde çalışıldığının tanık beyanları ile ispatlandığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılar vekili ayrı ayrı istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin 02.04.2019 tarihli ve 2019/22 Esas, 2019/616 Karar sayılı kararı ile davalı Şirketler arasında organik bağ bulunduğu, davalıların müştereken ve müteselsilen sorumlu olduklarının Yargıtay incelemesinden geçerek kesinleşen yargı kararları ile sabit olduğu, Türk hukukunun uygulanmasında isabetsizlik bulunmadığı, belirli süreli iş sözleşmesi yapılması için gerekli objektif nedenlerin bulunmadığı, davalıların iş sözleşmesinin tazminat gerektirmeyecek şekilde son bulduğunu ispatlayamadığı, ücretin brütleştirilmesinde hata olmadığı, giydirilmiş ücrete eklenen yemek ve barınma giderinin emsal yargı kararlarına uygun olduğu gerekçesiyle davalılarının istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.
V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılar vekili ayrı ayrı temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Yargıtay 9. Hukuk Dairesinin 01.02.2021 tarihli ve 2020/4761 Esas, 2021/2971 Karar sayılı kararı ile davalıların sair temyiz itirazları reddedilerek davacının, davalı Şirketlere ait Rusya ve Türkmenistan’da bulunan şantiyelerde çalıştığı, üç öğün yemek ve barınma bedelinin şantiye koşullarında aylık 300,00 USD olduğu kabul edilerek hesaplama yapılmış ise de belirlenen yemek ve barınma bedelinin fahiş olduğu, şu durumda fesih tarihindeki barınma ve yemek bedelinin ne kadar olduğunun ilgili kuruluşlardan araştırılması ve oluşacak sonuca göre kıdem ve ihbar tazminatı hesabına esas alınacak yemek ve barınma bedelinin belirlenmesi gerektiği gerekçeleriyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozularak ortadan kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
B. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacının 06.07.2009 - 04.11.2010, 08.12.2010 - 04.06.2013, 13.09.2013 - 11.06.2014, 29.08.2014 - 27.08.2015 tarihleri arasında toplamda 5 yıl 6 ay 24 gün süre ile davalıların yurt dışında bulunan şantiyelerinde çalıştığı, davalıların sorumluluğunun müştereken ve müteselsilen olduğu, iş sözleşmesinin belirsiz süreli olduğu, iş sözleşmesine iş bitimi gerekçe gösterilerek haklı bir sebep olmaksızın son verildiğinden davacının kıdem ve ihbar tazminatına hak kazandığı, fazla çalışma yapıldığının ve hafta tatili ile ulusal bayram ve genel tatil günlerinde çalışıldığının tanık beyanları ile ispatlandığı ve bozma kararına uyularak karar verildiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
VI. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılar vekili ayrı ayrı temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1.Davalı .... vekili; davacı işçinin Şirket nezdinde geçen bir çalışması olmadığından Şirkete husumet yöneltilmesinin hatalı olduğunu, davacının diğer davalı Şirkette çalıştığını, uyuşmazlığa Türk hukukunun uygulanamayacağını, hizmet süresi ile net ve brüt ücretlerin hatalı tespit edildiğini, belirli süreli iş sözleşmesi ile çalışan işçinin sözleşmede kararlaştırılan sürenin sona ermesi ile iş sözleşmesinin kendiliğinden sona erdiğini dolayısıyla davacının kıdem ve ihbar tazminatına hak kazanamadığını, ödenmeyen bir alacak bulunmadığını, tanık beyanlarının itibar edilebilir nitelikte olmadığını, davacının çalışılan ülkenin ulusal bayram ve genel tatil günlerinde çalışmadığının da dikkate alınması gerektiğini, fazla çalışma, hafta tatili ile ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarından yapılan indirim oranının az olduğunu belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının bozulması ve davanın reddine karar verilmesi istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
2. Davalı ... vekili; uyuşmazlığa Türk hukukunun uygulanamayacağını, hizmet süresi ile net ve brüt ücretlerin hatalı tespit edildiğini, belirli süreli iş sözleşmesi ile çalışan işçinin sözleşmede kararlaştırılan sürenin sona ermesi ile iş sözleşmesinin kendiliğinden sona erdiğini dolayısıyla davacının kıdem ve ihbar tazminatına hak kazanamadığını, ödenmeyen bir alacak bulunmadığını, tanık beyanlarının itibar edilebilir nitelikte olmadığını, davacının çalışılan ülkenin ulusal bayram ve genel tatil günlerinde çalışmadığının da dikkate alınması gerektiğini, fazla çalışma, hafta tatili ile ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarından yapılan indirim oranının az olduğunu belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının bozulması ve davanın reddine karar verilmesi istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık; kıdem ve ihbar tazminatlarının hesabına esas giydirilmiş ücrete eklenen yemek ve barınma giderinin miktarına ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 371 inci maddesi ile 369 uncu maddesinin birinci fıkrası, 4857 sayılı İş Kanunu'nun ilgili hükümleri.
3. Değerlendirme
1. Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesi ile 369 uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen İlk Derece Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozma ile kesinleşen ve karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesinin hukukça mümkün olmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VII. KARAR
Açıklanan sebeple;
Davalılar vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine,
27.06.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.