5607 sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2019/33687 Esas 2020/5068 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/33687
Karar No: 2020/5068
Karar Tarihi: 02.06.2020

5607 sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2019/33687 Esas 2020/5068 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanık hakkında 5607 sayılı Kanuna Aykırılık suçundan mahkumiyet hükmü verildi. Ancak, sanığın yokluğunda verilen mahkumiyet hükmünün, sanığın adresine yapılan usulsüz tebligat nedeniyle temyiz isteği kabul edildi ve yapılan incelemede, 7242 sayılı Kanun ile yapılan düzenlemelerden yararlanabileceği ve uygulanabileceği sonucuna varıldı. Bununla birlikte, yerel mahkemenin bu süreci takip ederek uygulama yapması gerektiği belirtildi. Bu nedenle, hükmün bozulmasına ve yargılamanın öncesi aşamadan başlayarak sürdürülmek üzere dosyanın mahkemeye gönderilmesine karar verildi.
Detaylı kanun maddeleri:
- 5607 sayılı Kanun'un 3/22. maddesine eklenen \"Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir.\"
- 5607 sayılı Kanun'un 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca, kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulanması mümkün hale geldi.
- 5237 sayılı TCK'nın 7. maddesi ve 7242 sayılı Kanun'un 63. maddesi ile 5607 sayılı Kanun'a eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası ile ilgili hükümlerin yasal koşullarının oluşup oluşmadığının yerel mahkeme tarafından
19. Ceza Dairesi         2019/33687 E.  ,  2020/5068 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : 5607 sayılı Kanuna Aykırılık
    HÜKÜM : Mahkumiyet


    Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
    Sanığın yokluğunda verilen mahkumiyet hükmünü içerir gerekçeli kararın sanığın savunmasında bildirdiği adrese mernis adresi olarak doğrudan yapılan tebligat işleminin usulsüz olduğunun anlaşılması karşısında, sanığın temyiz isteği yasal süresinde kabul edilerek ve mahkemenin 10/09/2015 tarihli ek kararı kaldırılarak yapılan incelemede;
    Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
    Hükümden sonra 15/04/2020 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanun"un 61. maddesi ile 5607 sayılı Kanun"un 3/22. maddesine eklenen ""Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir."" şeklindeki düzenlemenin sanık lehine hükümler içermesi, yine aynı Kanun"un 62. maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Kanun"un 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulanmasının olanaklı hale geldiği anlaşılmakla, 5237 sayılı TCK"nın 7. maddesi ve 7242 sayılı Kanun"un 63. maddesi ile 5607 sayılı Kanun"a eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası mucibince ilgili hükümlerin yasal koşullarının oluşup oluşmadığının saptanması ve sonucuna göre uygulama yapma görevinin de yerel mahkemeye ait bulunması zorunluluğu,
    Bozmayı gerektirmiş ve sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, sair yönleri incelenmeyen HÜKMÜN 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 02/06/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.





    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.