20. Ceza Dairesi 2019/3229 E. , 2019/7405 K.
"İçtihat Metni"Mahkeme : BURDUR 3. Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma
Hüküm : Mahkûmiyet
Dosya İncelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
1) Sanık hakkında, bu eylemi nedeniyle tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbiri uygulandığı, dolayısı ile hükümden önce 28.06.2014 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun"un 68. maddesi ile değiştirilen TCK"nın 191. maddesi ve aynı Kanun"un 85. maddesi ile 5320 sayılı Kanun"a eklenen geçici 7. maddenin 2. fıkrası uyarınca, 191. madde hükümleri çerçevesinde "hükmün açıklanmasının geri bırakılması" kurumunun uygulanma koşulları bulunmadığı anlaşılmakla, sanığın bu suçu başka bir davaya konu olan suç nedeniyle verilen tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında işleyip işlemediği belirlendikten sonra, işlemiş ise 6545 sayılı Kanun"un 68. maddesi ile değiştirilen TCK"nın 191. maddesinin 5. fıkrasında öngörülen “Erteleme süresi zarfında kişinin kullanmak için tekrar uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alması, kabul etmesi veya bulundurması ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanması, dördüncü fıkra uyarınca ihlâl nedeni sayılır ve ayrı bir soruşturma ve kovuşturma konusu yapılmaz” hükmü uyarınca, ikinci suçtan açılan bu davanın kovuşturma şartının ortadan kalkması nedeniyle, CMK"nın 223. maddesinin 8. fıkrası uyarınca “davanın düşmesine” karar verilmesi; aksi halde 6545 sayılı Kanunun 85. maddesi ile 5320 sayılı Kanuna eklenen geçici 7. maddesinin 3. fıkrası uyarınca, yargılamaya devam olunarak, hüküm kurulması gerektiği gözetilmeden, eksik araştırma ile mahkûmiyet kararı verilmesi,
2) Dosya kapsamından, hakkında verilen "tedavi ve denetimli serbestlik tedbirinin" yerleşim yeri itibari ile yetkili İskenderun Denetimli Serbestlik Müdürlüğü"nce infazı sırasında, sanığın tedavi tedbirinin yerine getirilmesi için 11/10/2012 tarihinde sevk edildiği İskenderun Devlet Hastanesi"ne süresi içerisinde başvuru yapmaması nedeniyle, 12/11/2012 tarihli yazı ile uyarılarak, aynı gün yeniden sevk edildiği İskenderun Devlet Hastanesi"ne süresi içerisinde 14/11/2012 tarihinde başvurduğu ve aynı gün alınan idrar örneğinde "benzodiazepin" etken maddesine rastlanması üzerine, bu husus denetim planının uyarıya rağmen ikinci kez ihlali olarak kabul edilerek, sanık hakkındaki infaz dosyasının 05/12/2012 tarihinde kapatıldığı, sanığın 22/12/2014 tarihinde istinabe ile alınan savunmasında, "tedavi tedbirinin infazı için hastaneye gittiğinde hemşireye kullandığı ilaçları söylediği halde dikkate alınmadığını, tedavi süresince uyuşturucu madde kullanmadığını," beyan ettiği anlaşılmakla, Adli Tıp Kurumu 5. İhtisas Kurulunca, "satışı yeşil reçeteye tabi olan "benzodiazepin" isimli maddenin, 5237 sayılı TCK"nın 188. maddesinin 4. fıkrasında, 2313 sayılı Uyuşturucu Maddelerin Murakebesi hakkında Kanun"da, 3298 sayılı Uyuşturucu Maddelerle İlgili Kanun"da, uyuşturucu maddelere dair 1961 sayılı Tek Sözleşmesi"nin 1 ve 2 numaralı cetvellerinde, 2313 ve 3298 sayılı Kanunların verdiği yetki uyarınca çıkarılan Bakanlar Kurulu kararlarında sayılan uyuşturucu ve uyarıcı maddeler arasında yer almaması nedeniyle uyuşturucu veya uyarıcı madde olarak kabul edilmesine olanak bulunmadığı, 5237 sayılı TCK"nın 188. maddesinin 6. fıkrası kapsamında yer aldığı, dolayısı ile bu maddenin kullanımının tek başına "kullanmak amacıyla bulundurma" suçunu oluşturmayacağının" kabul edildiği de dikkate alındığında, sanığın tedavi tedbirinin infazı sırasında alınan idrar örneğinde, "benzodiazepin" etken maddesinin tespit edilmesi nedeniyle "uyarıya rağmen denetim planının ikinci kez ihlalinden" söz edilemeyeceğinden, ayrıca 28/06/2014 tarihinde yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanunla yapılan değişiklikle, TCK"nın 191. maddesinin 4. fıkrasının (a) bendinde yer alan, "kişinin, erteleme süresi zarfında; kendisine yüklenen yükümlülüklere veya uygulanan tedavinin gereklerine uygun davranmamakta ısrar etmesi hâlinde, hakkında kamu davası açılır" hükmü gereğince, somut olayda "tedavi tedbirinin infazı için sevk edildiği sağlık kurumuna süresi içerisinde başvurulmaması" dışında ikinci bir ihlal bulunmadığından, "ısrar koşulunun" oluşmadığının da anlaşılması karşısında; sanık hakkında, "tedavi ve denetimli serbestlik tedbirinin aynen infazına " karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde mahkûmiyet hükmü kurulması,
3) Antalya Kriminal Polis Laboratuvarınca ele geçen uyuşturucu maddeden alınan tanık numunenin de müsaderesine karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, diğer yönleri incelenmeksizin hükmün BOZULMASINA, 19/12/2019 tarihinde oy birliği ile karar verildi.