Esas No: 2022/7694
Karar No: 2022/8394
Karar Tarihi: 28.06.2022
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2022/7694 Esas 2022/8394 Karar Sayılı İlamı
9. Hukuk Dairesi 2022/7694 E. , 2022/8394 K."İçtihat Metni"
BÖLGE ADLİYE
MAHKEMESİ : ... 24. Hukuk Dairesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
İLK DERECE
MAHKEMESİ : ... 1. İş Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacıyı temsilen... Sendikası vekili, davalı ... Otopark Ulaşım Anonim Şirketi (... AŞ) işçisi olan davacının ... Büyükşehir Belediyesine bağlı işyerlerinde süreklilik arz eden işlerde çalıştığını, davacının ... Sendikası üyesi olup davalı ... AŞ. ile... Sendikası arasında Yüksek Hakem Kurulu Başkanlığının kararı ile bağıtlanan toplu iş sözleşmelerinden yararlandığını, buna karşın davacıya toplu iş sözleşmeleriyle belirlenen ilave tediye ücretinin düzenlemelere uygun şekilde hesaplanıp ödenmediğini ileri sürerek ödenmeyen ilave tediye ücret alacağının tahsilini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; dava konusu ilave tediye alacağı iddiasının dayanağının 6772 sayılı Devlet ve Ona Bağlı Müesseselerde Çalışan İşçilere İlave Tediye Yapılması Hakkında Kanun (6772 sayılı Kanun) olduğunu, Kanun'da ilave tediye ödemesi yapacak kurum ve kuruluşların belirlendiğini, davalı Şirketin özel hukuk tüzel kişiliğine haiz bir anonim şirket olduğunu, belediye şirketlerinin 6772 sayılı Kanun kapsamında olmadığına ilişkin Yargıtay içtihatlarının bulunduğunu, bu nedenle kamu kurumu olma niteliğini haiz olmadığından ilave tediye ödeme yükümlülüğünün bulunmadığını savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davalı şirketin 6772 sayılı Kanun kapsamında bulunmadığı, toplu iş sözlemesindeki ilave tediye düzenlemesinin doğrudan 6772 sayılı Kanuna atıf yapılarak düzenlendiği, ayrıca bir ikramiye düzenlemesi bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili; dava konusu ilave tediye alacağının 01.05.2016-30.04.2018 tarihleri arası yürürlük süreli önceki dönem toplu iş sözleşmesinde de yer aldığını, davalı işyerinde yürürlükte olan toplu iş sözleşmesinde 6772 sayılı Kanuna yapılan atfın Kanunun kapsamı ile ilgili olmayıp toplu iş sözleşmesi gereği ödenecek tediye miktarına ilişkin olduğunu, toplu iş sözleşmesinde hüküm altına alınan ilave tediye alacağının reddine karar verilmesinin anayasa, yasalar ve Türkiye'nin taraf olduğu sözleşmelerle güvence altına alınan toplu sözleşme hakkına aykırı olduğunu ileri sürerek istinaf talebinde bulunmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile;
"...
Davacı vekilinin istinaf başvurusu yönünden yapılan inceleme neticesinde,T.C. Yüksek Hakem Kurulu Başkanlığı'nın 05.02.2019 tarih, E. 2019/ 26, K. 2019/ 46 nolu kararı ile bağıtlanan, 01.05.2018-30.04.2020 tarihleri arası yürürlük süreli toplu iş sözleşmesinin "İlave Tediye" başlıklı 45. Maddesinde yer alan emredici düzenleme gereğince, davacının ilave tediye ücret alacağı bulunduğu anlaşıldığından, davacı vekilinin istinaf talebinin kabulü ile ilk derece mahkemesinin kararının ortadan kaldırılmasına karar verilerek aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
..." gerekçesi ile davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın kabulüne karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili
temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili temyiz dilekçesinde; davalı Şirketin bir Belediye Şirketi olduğunu ve 6772 sayılı Kanun kapsamında olmadığını, davalı Belediye ile sendika arasında imzalan toplu iş sözleşmelerinde akdi değil kanuni ilave tediye düzenlemesi bulunduğunu, Yargıtayın görüş değişikliğinden evvel taraflar arasında toplu iş sözleşmesi imzalandığını, daha sonra Dairenin görüş değiştirdiğini ve davalı gibi belediye şirketlerinin 6772 sayılı Kanun kapsamında olmadığı hakim görüşünün istikrarla uygulandığını, istinaf Mahkemesinin yanılgıya düşerek davalı Belediye Şirketinin 6772 sayılı Kanun kapsamında kaldığından bahisle davalı Şirketin davacıya ilave tediye ödemesi yapmasına karar verdiğini ve 06.10.2017 tarihli ve 30202 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca karar verilip (Karar No: 2017/19) yürürlüğe konan işkolu tespit kararında; davalı ... AŞ.'nin işletme düzeyinde işkolu kararı olarak 20 nolu "Genel İşler" işkoluna girdiğinin karar altına alındığını, işkolu tespitine itiraz davası açıldığını Yargıtay ilâmı ile kesin karar verilerek davalı işyerinin işletme düzeyinde işkolunun 20 nolu "Genel işler" işkolunda sabitlendiğini, ancak davalı iş yerinde yürürlükte bulunun toplu iş sözleşmesinin 3 üncü maddesine göre söz konusu toplu iş sözleşmesinin 15 nolu işyerleri kapsamında uygulanacağının özellikle hüküm altına alınmış olduğunu bu nedenle kapsam dışı kalan toplu iş sözleşmesine dayanarak talepte bulunmanın mümkün olmadığını belirterek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasını istemiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, davalı ... A.Ş. ile... Sendikası arasında Yüksek Hakem Kurulu Başkanlığının kararı ile bağıtlanan toplu iş sözleşmelerinde düzenlenen ilave tediye alacağının niteliğine, davacının toplu iş sözleşmesinden kaynaklanan alacağa hak kazanıp kazanamayacağına ve hükmedilen alacağa işletilecek faizin başlangıç tarihine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1.6100 sayılı Kanun'un 109 uncu maddesi.
2.6772 sayılı Kanun'un 45 inci maddesi.
3.6356 sayılı Kanun'un 5,17,33,37,39 ve 51 inci maddeleri.
4.6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun (6098 sayılı Kanun) "Borçlunun temerrüdü" kenar başlıklı 117 nci maddesinin ilgili bölümü şöyledir:
"...
Muaccel bir borcun borçlusu,alacaklının ihtarıyla temerrüde düşer. Borcun ifa edileceği gün birlikte belirlenmiş veya sözleşmede saklı tutulan bir hakka dayanarak taraflardan biri usulüne uygun bildirimde bulunmak suretiyle belirlemişse ,bu günün geçmesiyle; haksız fiilde fiilin işlendiği, sebepsiz zenginleşmede ise zenginleşmenin gerçekleştiği tarihte borçlu temerrüde düşmüş olur.
..."
3. Değerlendirme
1. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davalı vekilinin aşağıdaki paragrafların kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2. 6356 sayılı Kanun’un 5 inci maddesinde açık bir şekilde yeni bir toplu iş sözleşmesi için yetki sürecinin başlamış olması hâlinde işkolu değişikliğine dair bir tespit kararı verilse dahi bu kararın bir sonraki dönem için geçerli olacağı ifade edilmiş olup aynı Kanun'un 37 nci maddesinde de toplu iş sözleşmesinin uygulandığı işyerlerinde işverenin veya işyerinin girdiği işkolunun değişmesinin toplu iş sözleşmesini sona erdirmeyeceği düzenlenmiştir.
3. Davalının daha önce temerrüde düşürüldüğüne dair delil sunulmaması sebebiyle, akdi ilave tediye alacağına ilişkin olarak Cumhurbaşkanınca belirlenen ödeme tarihlerinin kesin vade gibi değerlendirilerek bu tarihlerden itibaren faize hükmedilmesi hatalı olup bozma sebebidir.
Ne var ki bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin ikinci fıkrası hükmü uyarınca Bölge Adliye Mahkemesi kararının düzeltilerek onanması gerekir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1. Davalı tarafın diğer temyiz itirazlarının reddine,
2. Temyiz olunan, davacının istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın kabulüne ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA, davalı tarafın temyiz itirazının faiz yönünden kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının hüküm fıkrasının (2) numaralı bendinin hükümden tümüyle çıkartılarak yerine;
“Davanın kabulü ile; net 1.877,35 TL ilave tediye alacağının 200,00 TL'sine dava tarihinden, bakiye kısmına ise ıslah tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine” ibaresinin yazılması suretiyle hükmün bu şekilde DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
Peşin alınan temyiz harcının istek hâlinde ilgiliye iadesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
28.06.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
T.H.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.