4. Ceza Dairesi 2016/4330 E. , 2020/6103 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Tehdit, hakaret, mala zarar verme
HÜKÜMLER : Beraat , mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre, sanık ..."in hakkında tehdit ve hakaret suçlarından verilen beraat kararları yönünden vekalet ücretine yönelik temyiz talebinde bulunulmadığı belirlenerek, dosya görüşüldü:
A-Sanık ... ve ... ile avukat ... arasında hükümden önce müdafilik ilişkisi kurulmadığı ve sanıklar adına vekaletname sunulmadığından avukat ..."in adı geçen sanıklar yönünden hükümleri temyiz etmeye hak ve yetkisi bulunmadığı anlaşıldığından, 5320 sayılı Kanunun 8/1 ve 1412 sayılı CMUK’nın 317. maddeleri uyarınca TEMYİZ İSTEĞİNİN REDDİNE,
B-Diğer temyiz taleplerine gelince;
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
1-Sanık ... hakkında tehdit ve hakaret suçlarından verilen beraat kararlarına yönelik vekalet ücretiyle sınırlı olarak yapılan temyiz talebinin incelenmesinde;
Beraat eden ve kendisini vekille temsil ettiren sanık yararına, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13/5 ve CMK"nın 327/2. maddeleri uyarınca maktu vekalet ücretine hükmolunması gerektiğinin gözetilmemesi,
Kanuna aykırı ve sanık ... müdafiinin temyiz iddiaları bu nedenle yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca hükümlerin BOZULMASINA, ancak bu aykırılık yeniden duruşma yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte bir yanılgı olduğundan, temyiz edilen kararın açıklanan noktası, hüküm fıkrasına, "2014 yılı Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi"nin 13/5 madde ve fıkrası uyarınca, 1500 TL maktu vekalet ücretinin Hazineden alınarak sanık ..."e verilmesine" cümlesinin eklenmesi biçiminde DÜZELTİLMESİNE ve başkaca yönleri Kanuna uygun bulunan hükümlerin bu bağlamda ONANMASINA,
2-Sanık ... hakkında mala zarar verme suçundan kurulan hükme yönelik temyiz talebine gelince;
a-Katılan ile sanığın babası olan diğer sanık ... arasında suça konu taşınmaz ile ilgili mülkiyet ihtilafının bulunması ve tarafların beyanlarından ihtilafla ilgili aralarında dava olduğunun anlaşılması karşısında; sanık hakkında 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 167/1-b maddesinde düzenlenen “Yağma ve nitelikli yağma hariç, bu bölümde yer alan suçların; ... b)Üstsoy veya altsoyunun veya bu derecede kayın hısımlarından birinin veya evlat edinen veya evlâtlığın, ... zararına olarak işlenmesi hâlinde, ilgili akraba hakkında cezaya hükmolunmaz.” hükmünün uygulanıp uygulanmayacağı araştırılıp sonucuna göre karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, eksik incelemeyle yazılı şekilde hüküm kurulması,
b-Bozmaya uyularak yapılan incelemede, sanık hakkında şahsi cezasızlık sebebinin bulunmadığının kabulü halinde ise;
Sanığın tehdit ve hakaret suçlarından beraat etmesi, 02/12/2016 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun"un 34. maddesiyle değişik 5271 sayılı CMK"nın 253. maddesi ve maddeye eklenen fıkrayla uzlaştırma hükümlerinin yeniden düzenlenmesi ve üçüncü fıkrada yer alan “etkin pişmanlık hükümlerine yer verilen suçlar ile” ibaresinin madde metninden çıkarılması nedeniyle mala zarar verme suçunun uzlaştırma kapsamına alınması karşısında; 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 2 ve 7. maddeleri de gözetilerek, uzlaştırma işlemi uygulanarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun bu kapsamda tekrar değerlendirilip belirlenmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ... ve müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, diğer yönleri incelenmeksizin HÜKMÜN 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 09/06/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.