13. Hukuk Dairesi 2016/4269 E. , 2018/10845 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Tüketici Mahkemesi Sıfatıyla)
Taraflar arasındaki sözleşmenin tamamlanması ve dairenin temsil edilmesi davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
K A R A R
Davacı, davalı .... 01.05.2011 tarihinde daire satın aldığını, kendisine 87.500,00-TL peşin verdiğini, 30.05.2011 tarihinde 30.000,00-TL verdiğini, toplam 117.500,00-TL para verdiğini, anlaşmanın bu fiyat üzerinden olduğunu, binanın adresinin toprak sahibi ...adına kayıtlı olduğunu, ... ... Subaşı Mahallesi 2101 ada 16 pafta 5 parselde bulunan taşınmazın kat irtifakı projesi yapılarak aralarında sözleşme yaptıklarını, daireyi ...İnşaat adına çalıştıran...ve ..."tan aldığını, satıcı ile alıcı arasında yapılan inşaat sözleşme senedinin 20 maddelik şartlarını sunduğunu, bu şartlar tamamlanarak sıfır şekilde dairenin 30.06.2011 tarihinde teslim edileceğini fakat edilmediğini, hiçbir şartı da yerine getirmediklerini, 30.06.2011 tarihinden bugüne kadar kira verdiğini ileri sürerek; sözleşmedeki 20 maddelik şartların tamamlanarak dairenin ve binanın tarafına teslim edilmesini, dairenin ve binanın sözleşmedeki teslim edilmesi gereken tarihten bugüne kadar aylık ödediği 500,00-TL kira bedelinin toplam olarak tarafına iadesini istemiştir.
Davalı, dava konusu dairenin kapı, parke ve mutfak dışında herhangi bir eksiği kalmadığını, gecikmenin işlerinin bozulması yanında davacının sözleşme dışı yüksek maliyetli isteklerinden kaynaklandığını, kira bedeli talebini kabul etmediğini, davacının 117.000,00-TL ödediği yönündeki iddianın doğru olmadığını savunarak, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne kısmen reddine, 8.000,00-TL eksik inşaat bedelinin ve 12.850,00-TL kira bedelinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dava dilekçesinde davacının, davalı ... ve..."tan 01.05.2011 tarihinde daire satın aldığını, ... ve..."un ...İnşaat adına çalıştığını açıkladığı, dilekçede davalı olarak "...İnşaat ......" yazıldığı; davalı ..."un ...İnşaat temsilcisi olarak davaya cevap verdiği; mahkemenin 2013/331 esas, 2014/322 karar ve 31.03.2014 tarihli gerekçeli karar başlığında davalı olarak ...İnşaat Ltd. Şti., temsilci olarak... yazıldığı; ..."un 02.06.2014 tarihli dilekçesinde, davalı olarak gösterilen ...İnşaat adında bir şirket olmadığını, inşaat işlerini şahsi sözleşme imzalayarak kendisinin yaptığını beyan ettiği; mahkemenin 2013/331 esas, 2014/322 karar ve 31.03.2014 tarihli kararının Dairemizin 08.06.2015 tarihli ilamıyla bozulduğu, bozma ilamı sonrası verilen 2015/427 esas, 2015/669 karar ve 10.11.2015 tarihli gerekçeli karar başlığında ise davalı olarak ... yazıldığı anlaşılmaktadır. Mahkemenin 31.03.2014 tarihli ilk kararı ile 10.11.2015 tarihli son kararında davalının farklı yazıldığı, ara kararla taraf değişikliği yapıldığına ilişkin bir karar olmadığı, taraf teşkilinin usulüne uygun sağlanmadığı, gerçek hasmın belirlenerek usul hükümleri çerçevesinde değerlendirme yapılması ve daha sonra esas yönünden karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
2-Bozma nedenine göre, davalının sair temyiz itirazlarının incelenmesine bu aşamada gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle temyiz olunan hükmün BOZULMASINA, ikinci bent uyarınca davalının sair temyiz itirazlarının incelenmesine bu aşamada yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 19/11/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.