10. Hukuk Dairesi 2012/269 E. , 2013/2512 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi
Davacı Kurum, iş kazası sonucu vefat eden sigortalının hak sahiplerine bağlanan gelirin 506 sayılı Yasanın 26. maddesi uyarınca tazminine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, ilamında belirtildiği şekilde davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün davacı Kurum ve davalı ... avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
15.02.2005 günü davalı işyerinde mobilya ustası olarak çalışan sigortalı ile ustabaşı konumunda olan davalı ..."ın birbirine yaslanmış şekilde duvara yaslı bulunan 20 adet MDF lerin arka kısmında bulunan MDF levhasını almak için müteveffa sigortalının iki eliyle MDF lere destek olurken davalı ..."ın MDF leri birer ikişer müteveffa sigortalıya yasladığı, bu şekilde 15-20 adet MDF yi yasladıktan sonra müteveffa sigortalının MDF leri taşıyamayarak MDF ler ile birlikte yere düşüp kafasını zemine çarpmak suretiyle vefat ettiği, ... 7. Asliye Ceza Mahkemesinin 2008/574-1053 esas-karar sayılı ilamında sanık Mehmet Işık hakkında tedbirsizlik ve dikkatsizlik sonucu ölüme neden olmak suçundan kamu davası açıldığı, dosya kapsamında alınan 14.06.2005 tarihli iş güvenliği uzmanı bilirkişi tarafından verilen raporda sanığın 5/8, ..."ın 1/8, sigortalının ise 2/8 oranında kusurlu bulunduğu, mahkemece sonradan alınan heyet raporunda ise sanığa 5/8, sigortalıya ise 3/8 oranında kusur verildiği, dava dışı ..."a her hangi bir kusur atfedilmediği, yargılama sonunda sanığın mahkumiyetine ve verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği görülmüştür. İdari tahkikat aşamasında iş müfettişi tarafından işverenin % 70, sigortalı ve ..."ın ise % 15 er kusurlu oldukları bildirilmiş, bu dosyada alınan kusur raporunda ise işveren % 70, sigortalı ve ... % 15 er kusurlu bulunmuştur.
Davanın yasal dayanağı olan 506 Sayılı Kanunun 26’ncı maddesindeki “İş kazası ..., işverenin kastı veya işçilerin sağlığını koruma ve iş güvenliği ile ilgili mevzuat hükümlerine aykırı hareketi veyahut suç sayılabilir bir hareketi sonucu olmuşsa, Kurumca sigortalıya veya haksahibi kimselerine yapılan veya ileride yapılması gerekli bulunan her türlü giderlerin tutarları ile gelir bağlanırsa bu gelirlerinin 22’nci maddede belirtilen tarifeye göre hesaplanacak sermaye değerleri toplamı ..., 3’üncü bir kişinin kasıt veya kusuru yüzünden olmuşsa, Kurumca bütün sigorta yardımları yapılmakla beraber zarara sebep olan 3’üncü kişilere ... rücu edilir.” düzenlemesi gereği, davanın rücu alacağından sorumluluğu ancak, maddede öngörülen koşulların gerçekleşmesi halinde mümkündür.
Anılan Yasal düzenleme çerçevesinde kusur durumu saptanırken, iş güvenliği mevzuatına göre hangi önlemlerin alınması gerektiği, bu önlemlerin işverence alınıp alınmadığı ve alınmış önlemlere sigortalı işçinin uyup uymadığı 4857 sayılı Kanunun 77. maddesi hükmü doğrultusunda alınacak raporda tartışılmalıdır. İşveren yada işverenlerin tamamen kusursuz kabul edilebilmesi için ise, anılan madde gereğince, işyerindeki işçilerin sağlığı ve iş güvenliğini sağlamaya yönelik her türlü tedbiri alması, uygun çalışma ortamı hazırlaması, araçları noksansız bulundurması, işçileri etkin bir biçimde denetlemesi, gözetlemesi, bütün yükümlülüklerini özenle yerine getirmesi gerekir.
Hal böyle olunca, mahkemece, ... levhasının alımı işinin davalı ve sigortalının kendi iradeleri ile mi gerçekleştirdikleri, yada işverenin talimat vermesi üzerine mi gerekleştirdikleri araştırılarak, İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği ile iş kazasının vuku bulduğu iş kolunda uzman bilirkişi heyetinden, mevcut raporlar arasındaki çelişkiyi giderecek, iş kazasında kusurlu bulunan kişi yada kişilerin kusurunun sebebini ve sıfatlarını ayrıntılı olarak açıklayacak biçimde rapor alınıp irdelenmeden, yazılı şekilde hüküm kurulması, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davacı Kurum ve davalı ... vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalılardan ..."a iadesine, 18.02.2013 gününde oybirliği ile karar verildi.