6. Ceza Dairesi Esas No: 2015/8068 Karar No: 2018/3661 Karar Tarihi: 14.05.2018
Tehdit yağmadan dönüşen - Yargıtay 6. Ceza Dairesi 2015/8068 Esas 2018/3661 Karar Sayılı İlamı
Özet:
6. Ceza Dairesi'nin verdiği 2015/8068 E., 2018/3661 K. numaralı kararda, sanık hakkında katılanı tehdit suçundan mahkumiyet kararı verilmiştir. Ancak, Anayasa Mahkemesi'nin kararına göre TCK'nın 53. madde uygulamasının infazda gözetilmesi gerektiği belirtilmiştir. Dosya ve duruşma tutanakları incelenerek suçun sanık tarafından işlendiği kabul edilmiştir. Ancak, sanığın alacak/borç ilişkisi varlığı kabul edilmeden TCK'nın 150/1. maddesi delaletiyle 106/1. maddesiyle mahkumiyet kararı verilmesi hatalı bulunarak karar bozulmuştur. Kanun maddeleri ise TCK'nın 53, 106/1 ve 150/1 maddeleridir.
6. Ceza Dairesi 2015/8068 E. , 2018/3661 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi SUÇ : Tehdit (yağmadan dönüşen) HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü: Sanık ... hakkında katılan ..."a yönelik tehdit suçundan kurulan hükmün incelenmesinde; 24.11.2015 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi’nin 08.10.2015 gün, 2014/140-2015/85 Esas ve Karar sayılı kararına göre TCK"nın 53. madde uygulamasının infazda gözetilmesi olanaklı görülmüş, Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hâkimler Kurulunun takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak; Olayın oluşu ve dosya kapsamına göre; sanığa iftira etmesi için hiçbir sebep bulunmayan katılanın aşamalardaki değişmeyen ifadelerinde, sanıkla aralarında herhangi bir hukuki ilişki olmadığını ve borcunun da bulunmadığını beyan ettiği; buna karşılık alacaklı olduğunu bu nedenle senetler aldığını savunan sanığın, mağdurdan olan alacağının kaynağını ve nedenini açıklayamadığının, çelişkili anlatımlarda bulunduğunun anlaşılması karşısında; sanık savunmasına hangi nedenlerle üstünlük tanınarak alacak/borç ilişkisinin varlığının kabul edildiğinin, karar yerinde açıklanıp gerekçelendirilmeden yazılı şekilde TCK"nın 150/1. maddesi delaletiyle 106/1. maddesiyle hüküm kurulması, Bozmayı gerektirmiş, o yer Cumhuriyet Savcısı ile sanık savunmanının temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan hükmün açıklanan nedenle isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 14.05.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.