Abaküs Yazılım
9. Hukuk Dairesi
Esas No: 2022/7804
Karar No: 2022/8512
Karar Tarihi: 29.06.2022

Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2022/7804 Esas 2022/8512 Karar Sayılı İlamı

9. Hukuk Dairesi         2022/7804 E.  ,  2022/8512 K.

    "İçtihat Metni"



    BÖLGE ADLİYE
    MAHKEMESİ : ... 50. Hukuk Dairesi
    DAVA TÜRÜ : İTİRAZIN İPTALİ

    İLK DERECE
    MAHKEMESİ : ... 5. İş Mahkemesi

    Taraflar arasındaki itiraz iptali davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

    Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

    Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

    I. DAVA
    Davacı vekili dava dilekçesinde;
    1.Davalının, (Kapatılan) Bankkapital T.A.Ş.'de şube müdürü olarak görev yaptığı dönemde, diğer banka çalışanları ve dava dışı başka kişilerin de katılımı ile bazı müşterilerine ait yüksek montanlı hesaplardan sahte talimatlarla para çekilmesi, hesaplar arası usulsüz aktarımlar, sahte dekont ve hesap cüzdanları düzenlenmesi gibi işlemler silsilesi ile şubede muhtelif usulsüz işlemler gerçekleştirdiğini,

    2. Sümerbank A.Ş. Teftiş Kurulunca düzenlenen soruşturma raporunda ve idari raporda davalı ve usulsüz işlemlere iştirak eden diğer kişiler ve dosya borçlularının şube nezdindeki hesaplarda yaptıkları tüm usulsüz eylem ve işlemler, hukuki ve cezai sorumluluklar tek tek ayrıntılı olarak tespit edildiğini, müşterilerin bilgi ve talimatı dışında lira ve döviz bazında nakit çekimler, başka müşterilerin hesaplarına sahte talimatlarla gönderiler yapıldığını, hesaplardaki dövizleri kendi menfaatleri için kullanan davacının hesaplarında usulsüz işlemler gerçekleştirdiği müşteriler ile varılan mutabakat ve karşılıklı mahsuplaşmalar sonucunda, söz konusu hesap sahiplerine toplamda 3.998.703,26 USD ödeme yapılmak zorunda kalındığını,

    3. Davalı yanın kusurlu ve usulsüz işlemleri neticesinde uğranılan zararın tahsili için ... 11. İcra Müdürlüğünün 2009/15340 - 15341 - 15342 Esas sayılı dosyaları ile başlatılan ilâmsız takiplere, davalı tarafından haksız ve kötüniyetli olarak itiraz edilmiş olduğunu, müvekkil kuruma devredilmiş olan Bankkapital TAŞ'nin (daha sonra Sümerbank A.Ş. çatısı altında birleşmiştir) dava ve takip konusunu oluşturan alacaklarının, 10.06.2001 tarihli temliknameler ile Bankalar Kanunu gereğince müvekkil kuruma temlik edildiğini,

    4. 5020 sayılı Bankalar Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına İlişkin Kanun’un Ek 3 üncü maddesinde fon alacaklarına ilişkin dava ve takiplerde zamanaşımı süresinin 20 yıl olarak belirlendiğini, belirterek, sonuç olarak; fazlaya ve faize ilişkin her türlü talep ve dava hakkı saklı kalmak kaydı ile davalı yanın 11. İcra Müdürlüğünün 2009/15340 - 15341 - 15342 Esas sayılı dosyalarına vaki itirazların iptaline, takibin talepname koşulları ile devamına, davalı yanın % 40'tan az olmamak üzere her dosya için müvekkil kuruma icra inkar tazminatı ödemesine karar verilmesini talep etmiştir.

    II. CEVAP
    Davalı cevap dilekçesinde;
    1.Dava konusu icra takiplerinin 2001 yılında başlatıldığını ve o tarihte verdiği dilekçe ile itirazda bulunmuş olduğunu, bilahare anılan işlemsiz kalması sonrası 2009 yılında 2009/15340-15341-15342 Esas numaraları alarak yenilendiklerini, 2004 sayılı İcra İflas Kanunu'nun 67 nci maddesi gereğince itirazın iptali davasının açılması süresinin 1 yıllık zamanaşımına tabi olduğunu, bu nedenle davanın öncelikle zamanaşımı nedeniyle reddinin gerektiğini,

    2.11.10.2000-02.03.2001 tarihleri arasında Bankkapital TAŞ. ...şubesinde şube müdürü olarak görev yaptığını, büyük portföyleri bulunan müşterilerinin sözlü talimatı ile mevcut portföyleri, yüksek faiz getirisi verilebilmesi için banka yönetiminin verdiği talimat doğrultusunda kurulan havuz sistemine dahil edildiğini, bu müşterilerin işlemlerden haberdar olduklarını, bu nedenle usulsüz bir işlemin söz konusu olmadığını,

    3. ... 8. Ağır Ceza Mahkemesinin 2010/5 Esas sayılı dosyasında derdest olan bir ceza davasının olduğunu, davanın daha önce ... 4. Ağır Ceza Mahkemesinde görülmüş ve berat etmiş olmasına rağmen Yargıtay tarafından bozulduğunu, bu davanın seyri esnasında davaya konu bankada görevde bulunduğum süreçte imza yetkisinin dahi bulunmadığını öğrendiğini, mevcut dava dosyasında yapılan bilirkişi incelemesinde imza yetkisinin bulunmadığı için sorumlu bulunamayacağım kanaatine varıldığını belirterek davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.

    III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
    İlk Derece Mahkemesince yukarıda tarih ve sayısı belirtilen karar ile;
    "...
    ...Davacı tarafından davalı aleyhine ... 11. İcra Müdürlüğünün 2009/15340Esas sayılı icra takip dosyası ile 1.022.268,56 USD ana para, 29.967.44 USD 10/07/2001 tarihine kadar işlemiş yıllık temerrüt faizi, 35.700 TL anapara, 53.628,33 TL 10/07/2001 tarihine kadar işlemiş temerrüt faizi talep edildiği-2009/15341 Esas sayılı icra takip dosyası ile 40.042 USD ana para 13.699 USD 10/07/2001 tarihine kadar işlemiş temerrüt faizi talep edildiği,-2009/15342 Esas sayılı icra takip dosyası ile 1.232 TL anapara 2.538,43 TL 10/07/2001 tarihine kadar işlemiş temerrüt faizi talep edildiği, yapılan itiraz üzerine mahkememize itirazın iptali davası açıldığı, davalının ...Şubesinde görevli olduğu dönemde yaptığı işlemler nedeniyle hakkında zimmet suçundan ... 8. Ağır Ceza Mahkemesinin 25/06/2015 tarihli 2013/97 Esas 2015/52 Karar sayılı kararı ile zincirleme biçimde aidiyet zimmet suçundan 4389 sayılı yasanın 22/3, 765 Sayılı TCK nın 80, 59/2 maddeleri gereğince neticeten 8 yıl 9 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği, Yargıtay 7. Ceza Dairesinin 01/02/2016 tarihli 2015/20875 Esas 2016/876 Karar sayılı ilamı ile zaman aşımı süresinin geçmiş olması nedeniyle sanıklar hakkındaki hükmün bozulmasına neticeten davanın zaman aşımı nedeniyle düşürülmesine karar verildiği, davalının şube müdürü olarak görev yaptığı süre içerisinde usulsüz işlemler yapmak suretiyle müşteri hesaplarındaki paraları üçüncü kişi hesaplarına aktardığının anlaşıldığı, davalının yaptığı işlemlerle banka zararına sebebiyet verdiğinin anlaşıldığı, sebebiyet verdiği zararlar nedeniyle sorumlu olduğunun anlaşıldığı, yasal şartlar oluşmadığından icra inkar tazminatı talebinin reddine, dava dosyası içerisinde yer alan 11/01/2019 tarihli uzman bilirkişi raporu içeriği dikkate alınarak davanın kısmen kabulüne karar vermek gerekmiştir..." şeklindeki gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile dayanak 11.01.2019 tarihli bilirkişi raporundaki hesaplamalar doğrultusunda icra takibine vaki itirazların kısmen iptali ile takibin belirtilen miktarlar doğrultusunda devamına karar verilmiş, faiz alacakları hüküm altına alınmıştır.

    IV. İSTİNAF
    A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
    İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı ... vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

    B. İstinaf Sebepleri
    Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle;
    1.Bilirkişi raporundaki hesaplamalar ile takip taleplerindeki tutarlar karşılaştırıldığında 2009/15340 Esas sayılı dosya için 50054,43 TL ve 19520,25 USD, 2009/15341 Esas sayılı dosya için 2071,67 TL ve 2009/15342 Esas sayılı dosya için 11372,75 USD davalı kurum aleyhine hesaplama farkları bulunduğunu ve hesaplama hatası yapılmış olduğunu,

    2. Usulsüz para çekilmesi, kredi kullandırım gibi değerlendirildiğinden, banka alacağının tahsilinde kredi faizine ilişkin temerrüt faizi uygulamasının doğru olduğunu, her halükarda gerçekleştirilen usulsüz işlemlerin mevduat hesaplarına ilişkin olduğu dikkate alındığında; en azından bankanın Türk lirası ve döviz (Amerikan doları) vadeli mevduata uyguladığı faiz oranlarının uygulanması gerektiğini,

    3. İcra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmesinin hatalı olduğunu, takibe konu alacakların belirlenebilir, likit ve hesaplanabilir olacaklar olup temerrütlerin gerçekleştiğini belirterek İlk Derece Mahkemesinin kısmen kabul kararının kaldırılarak davanın talep konusu bakımından tamamının kabulüne karar verilmesini istemiştir.

    C. Gerekçe ve Sonuç
    Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile
    "...
    ...Dosya kapsamından ilk derece mahkemesinin 11/01/2019 tarihli uzman bilirkişi raporu içeriği dikkate alınarak; davalının şube müdürü olarak görev yaptığı süre içerisinde usulsüz işlemler yapmak suretiyle müşteri hesaplarındaki paraları üçüncü kişi hesaplarına aktardığı, yaptığı işlemlerle banka aleyhine sebebiyet verdiği zararlar nedeniyle sorumlu olduğu, hükme esas alınan bilirkişi raporundaki hesaplamaların dosya kapsamına uygun, hükme esas alınabilecek nitelikte olduğu, ... İcra Müdürlüğünün 2009/15340, 2009/15341 ve 2009/15342 esas sayılı icra takibine yönelik itirazının kısmen iptaline, yasal şartlar oluşmadığından icra inkar tazminatı talebinin reddine davanın kısmen kabulüne dair hükmünün yerinde olduğu, davacı vekilinin aksi yöndeki istinaf sebeplerinin yerinde olmadığı..." gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) inci alt bendi bendi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.

    V. TEMYİZ
    A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
    Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı ... vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

    B. Temyiz Sebepleri
    Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle istinaf başvuru dilekçesinde belirttiği sebeplerle, Bölge Adliye Mahkemesince eksik inceleme ile karar verildiğini, istinaf sebepleri gereği gibi incelenmeden eksik inceleme ve hatalı değerlendirme ile karar verildiğini belirterek kararın temyizen incelenerek bozulmasını talep etmiştir.

    C. Gerekçe
    1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
    Uyuşmazlık, davacı tarafından davalı hakkında kendisini zararlandırıcı eylemi nedeniyle başlattığı icra takibine karşı davalı tarafından yasal süresi içinde yapılan borca itirazın iptalinin gerekip gerekmediği, davacılının icra takip dosyasına konu edilen tutarda davacıya borcunun bulunup bulunmadığı, icra inkar tazminatına hükmedilmesinin yasal koşullarının mevcut olup olmadığı konularındadır.

    2. İlgili Hukuk
    1.6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesi ile 369 uncu maddesinin birinci fıkrası, 4857 sayılı İş Kanunu'nun ilgili hükümleri.

    2. 2004 sayılı Kanun'un "İtirazın hükümden düşürülmesi" "İtirazın iptali" kenar başılık 67 nci maddesi söyledir:
    "(Değişik birinci fıkra: 17/7/2003-4949/15 md.) Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir.
    (Değişik: 9/11/1988-3494/1 md.) Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir.(2)

    İtiraz eden veli, vasi veya mirasçı ise, borçlu hakkında tazminat hükmolunması kötü niyetin sübutuna bağlıdır.
    (Mülga dördüncü fıkra: 17/7/2003-4949/103 md.)
    Birinci fıkrada yazılı itirazın iptali süresini geçiren alacaklının umumi hükümler dairesinde alacağını dava etmek hakkı saklıdır.
    (Ek fıkra: 2/7/2012-6352/11 md.) Bu Kanunda öngörülen icra inkar tazminatı, kötü niyet tazminatı ve benzeri tazminatların tespitinde, takip talebi veya davadaki talep esas alınır."


    3. Değerlendirme
    1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesi ile 369 uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

    2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

    VI. KARAR
    Açıklanan sebeplerle;
    Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

    Davacı ... harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına,

    Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

    29.06.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.










    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi