5. Ceza Dairesi 2017/1175 E. , 2017/1495 K.
"İçtihat Metni"Tefecilik ve tehdit suçlarından şüpheliler ..., ..., ... ve ... haklarında yapılan soruşturma evresi sonunda ... Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 07/07/2015 tarihli ve 2015/46201 soruşturma, 2015/36898 sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair karara yönelik itirazın reddine ilişkin mercii ... 3. Sulh Ceza Hakimliğinin 08/10/2015 tarihli ve 2015/5391 değişik iş sayılı kararının;
5271 sayılı Kanun’un 160. maddesi uyarınca, Cumhuriyet savcısının, ihbar veya başka bir suretle bir suçun işlendiği izlenimini veren bir hâli öğrenir öğrenmez kamu davasını açmaya yer olup olmadığına karar vermek üzere hemen işin gerçeğini araştırmaya başlaması gerektiği, aynı Kanun’un 170/2. maddesi gereğince yapacağı değerlendirme sonucunda, toplanan delillerin suçun işlendiği hususunda yeterli şüphe oluşturduğu kanısına ulaştığında iddianame düzenleyerek kamu davası açacağı, aksi halde ise anılan Kanun’un 172. maddesi gereği kovuşturma yapılmasına yer olmadığına dair karar vereceği, buna karşın Cumhuriyet savcısının 5271 sayılı Kanun’un kendisine yüklediği soruşturma görevini yerine getirmediği, ortada yasaya uygun bir soruşturmanın bulunmadığı durumda, anılan Kanun’un 173/3. maddesindeki koşullar oluşmadığından, itirazı inceleyen merciin Cumhuriyet savcısının soruşturma yapmasını sağlamak maksadıyla itirazın kabulüne karar verebileceği yönündeki açıklamalar karşısında, somut olayda şüphelilerin müştekiye faizle borç para vererek tefecilik yaptığı iddiası üzerine ... Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yapılan soruşturma sonucunda sadece müşteki ve şüphelilerden ..., ... ve ...’un beyanlarının alınması ile yetinilerek dava açmaya yeter kanıt ve emare bulunmadığından bahisle kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiği, müştekinin dilekçesinde şüphelileri gazete ilanından bulduğunu belirtmesi karşısında, icra dairelerinde şüpheliler tarafından başlatılan başka takiplerin olup olmadığının araştırılması, takibe ilişkin dosyaların getirtilerek incelenmesi ve göstermiş olduğu tanığın dinlenilerek sonucuna göre şüphelilerin hukuki durumunun tayin ve takdir edilmesi gerektiği gözetilmeden, itirazın bu yönden kabulü yerine, yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü ifadeli, 14/02/2017 gün ve 94660652-105-34-286-2017-Kyb sayılı Kanun yararına bozmaya atfen Yargıtay C.Başsavcılığından tebliğname ile Daireye ihbar ve dava evrakı ile birlikte tevdii kılınmakla gereği düşünüldü:
Kanun yararına bozma istemine dayanan ihbarname münderecatı yerinde görüldüğünden talebin kabulü ile ... 3. Sulh Ceza Hakimliğince verilen 08/10/2015
.../...
-2-
tarihli ve 2015/5391 Değişik İş sayılı Kararın CMK"nın 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA, bozma sebebine nazaran müteakip işlemlerin merciince yapılmasına, dosyanın mahalline gönderilmesi için Yargıtay C.Başsavcılığına TEVDİİNE, 19/04/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.