1. Hukuk Dairesi 2020/2283 E. , 2020/4692 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ: TAPU İPTALİ VE TESCİL
Taraflar arasında görülen davada;Davacılar, mirasbırakanları...’nın maliki bulunduğu 104 ada 49 ve 54, 105 ada 107 ile 115 ada 167 parsel sayılı taşınmazlarını davalı oğlu ...’ye satış suretiyle temlik ettiğini, murisin adına kayıtlı 133 ada 89, 139 ada 10, 115 ada 55 parsel sayılı taşınmazlarını ise; davalı damadı ...ye satış yoluyla devrettiğini, 110 ada 9 parsel sayılı taşınmazını da davalı kızı ...’ye satış yoluyla aktardığını, yapılan işlemlerin mirasçılardan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunu ileri sürerek, asıl davada 104 ada 49 ile 54, 105 ada 107, 115 ada 167 parsel sayılı taşınmazlar yönünden, birleştirilen davalarda ise; 133 ada 89, 139 ada 10, 115 ada 55 ile 110 ada 9 parsel sayılı taşınmazlar bakımından tapu iptali ve tescile karar verilmesini istemişlerdir.Davalılar, mirasbırakan ...’nın yüklü miktardaki borcunu ödemek için çekişmeli taşınmazlarını sattığını, ayrıca murisin sağlığında davacı torunlarının anne ve babasına da yardımda bulunduğunu belirterek asıl ve birleştirilen davaların reddini savunmuşlardır.Mahkemece, davanın kısmen kabulüne ilişkin olarak verilen kararın Dairece; “...Bilindiği üzere; aralarında bağlantı olması nedeniyle davalar birleştirilse dahi, her dava ayrı olma özelliğini yitirmez. Dolayısıyla birleşen her dosya hüküm başlığında ayrı ayrı gösterilerek herbir dava yönünden ayrı ayrı infaza elverişli hüküm kurulması gerekir. Mahkemece, bu husus gözetilmeksizin usul kurallarına aykırı şekilde hüküm kurulması isabetsizdir...” gerekçesiyle bozulması üzerine mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda muvazaa iddiasının kanıtlandığı gerekçesiyle asıl ve birleştirilen 2011/167 Esas sayılı davanın kabulüne karar verilmiş, birleştirilerek görülen 2011/44 Esas sayılı dava ise; kısmen kabul edilmiştir.
Karar, asıl davada davalı ... ve birleştirilen davalarda davalı ... ve davalı ... tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ..."in raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi,gereği görüşülüp düşünüldü.
-K A R A R-
Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayanağı yasal ve hukuksal gerekçeye ve özellikle mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda mirasbırakan ...’nın mirastan mal kaçırma amacıyla hareket ettiği ve temliklerin muvazaalı olduğu belirlenmek suretiyle asıl dava konusu 104 ada 49 ve 54, 105 ada 107, 115 ada 167 parsel sayılı taşınmazlar ile birleştirilen davalardaki çekişmeli 133 ada 89, 139 ada 10 ve 110 ada 9 parsel sayılı taşınmazlar yönünden davanın kabulüne karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Asıl davada davalı ... ve birleştirilen davalarda davalı ... ve davalı ..."nin bu yöne değinen temyiz itirazları yerinde görülmediğinden reddine. Ancak; bilindiği üzere, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 297/2. maddesinde “ Hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir.” düzenlemesine yer verilmiştir. Öte yandan, kamu düzeninden olan doğru sicil oluşturma ilkesi gereğince de hakimin infazı kabil karar verme yükümlülüğü vardır.Somut olaya gelince, dava konusu taşınmazların tapu kayıtlarının davacıların miras payları oranında iptaline karar verilmesi gerekirken, yukarıda değinilen ilke ve yasal düzenlemeye aykırı olacak şekilde taşınmazların tapu kayıtlarının tamamının iptaline hükmedilmiş olması isabetsizdir.Ne var ki, mahkemece infazda tereddüt yaratacak biçimde karar verilmiş olması doğru değil ise de; bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden;
a) Asıl davadaki hükmün 1 numaralı fıkrasının (A), (B), (C), (D) bentlerinin hüküm kısmından çıkarılarak yerine “ A-) Dava konusu ... İli, ... İlçesi, ... Köyü, ... Mevkiinde kain 115 ada 167 parsel, B-) Dava konusu ... İli, ... İlçesi, ... Köyü, ... Mevkiinde kain 105 ada 107 parsel, C-) Dava konusu ... İli, ... İlçesi, ... Köyü, ... Mevkiinde kain 104 ada 54 parsel, D-) Dava konusu ... İli, ... İlçesi, ... Köyü, ... Mevkiinde kain 104 ada 49 parsel sayılı taşınmazların davalı ... adına olan tapu kayıtlarının davacıların ... Sulh Hukuk Mahkemesi"nin 16.11.2009 tarih ve 2009/771 Esas, 2009/761 Karar sayılı veraset ilamında gösterilen miras payları oranında iptali ile davacılar adına tapuya kayıt ve tesciline, kalan payın davalı ... üzerinde bırakılmasına ” cümlesinin yazılmasına,
b) Birleştirilen 2011/44 Esas sayılı davadaki hükmün 1 numaralı fıkrasının (A) ve (B) bentlerinin hüküm kısmından çıkarılarak yerine “ A-) Dava konusu ... İli, ... İlçesi, ... Köyü, ... Mevkiinde kain 133 ada 89 parsel, B-) Dava konusu ... İli, ... İlçesi, ... Köyü, ... Mevkiinde kain 139 ada 10 parsel sayılı taşınmazların davalı ... adına olan tapu kayıtlarının davacıların ... Sulh Hukuk Mahkemesi"nin 16.11.2009 tarih ve 2009/771 Esas, 2009/761 Karar sayılı veraset ilamında gösterilen miras payları oranında iptali ile davacılar adına tapuya kayıt ve tesciline, kalan payın davalı ... üzerinde bırakılmasına ” cümlesinin yazılmasına,
c) Birleştirilen 2011/167 Esas sayılı davadaki hükmün 1 numaralı fıkrasının (A) bendinin hüküm kısmından çıkarılarak yerine “ A-) Dava konusu ... İli, ... İlçesi, ... Köyü, ... Mevkiinde kain 110 ada 9 parsel sayılı taşınmazın davalı ... adına olan tapu kaydının davacıların ... Sulh Hukuk Mahkemesi"nin 16.11.2009 tarih ve 2009/771 Esas, 2009/761 Karar sayılı veraset ilamında gösterilen miras payları oranında iptali ile davacılar adına tapuya kayıt ve tesciline, kalan payın davalı ... üzerinde bırakılmasına ” cümlesinin yazılmasına, asıl davada davalı ... ve birleştirilen davalarda davalı ... ve davalı ..."nin değinilen yönden yerinde bulunan temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu"nun 438/7. maddesi uyarınca hükmün bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 01/10/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.