MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Hakaret, yaralama
HÜKÜMLER : Mahkumiyet


KARAR

Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1- Mağdur ...’ın kovuşturma evresindeki anlatımında, sanık ...’ın kendisine sopa ile vurmadığını belirtmesi, soruşturma aşamasındaki beyanında sopa ile vurduğuna dair herhangi bir anlatımının bulunmaması, tanık ...’in de bu anlatımı desteklemesi ve 14/07/2008 tarihli olay tutanağında sanığın mağduru sopayla yaraladığına dair herhangi bir ifadeye yer verilmemesine karşın, dosya kapsamında mağdur sıfatı bulunan ...’ın 30/12/2008 tarihli celsedeki beyanında sanık ...’ın sopayla kendisine ve eşi...’a vurduğunu belirttiği, ancak 14/11/2014 tarihli celsedeki beyanında ise sanığın sopayla oğlu olan mağdur ...’a da vurduğunu ifade etmesi karşısında, ...’ın anlatımları arasında çelişki bulunduğu dikkate alınarak, bu çelişkinin giderilmesi, giderilemediği takdirde tüm delillerin bir bütün halinde değerlendirilmesi ve hangi beyana hangi nedenle üstünlük tanındığı açıklanıp tartışılarak sonucuna göre hüküm kurulması gerektiği gözetilmeden, sanık ... hakkında mağdur ...’a yönelik yaralama suçundan kurulan hükümde TCK’nın 86/3-d maddesinin uygulanması suretiyle fazla ceza tayini,
2- Olayın çıkış sebebi üzerinde durularak, eylemlerin öncelik sonralık durumu, etki-tepki biçiminde gelişip gelişmedikleri, ağırlık düzey ve derecelerine göre denge bulunup bulunmadığı değerlendirilerek, sonucuna göre sanıkların yaralama suçları yönünden TCK’nın 29, sanığın mağdur ...’a karşı hakaret eylemine ilişkin olarak da sanığın olay nedeniyle yardım isteme amaçlı jandarma komutanı olan mağduru 4 kez araması ve ekiplerin olay yerine intikali arasında geçen süre dikkate alınarak hakaret suçu yönünden aynı Kanunun 129. maddesindeki haksız tahrik hükümlerinin uygulanma olanağının tartışılması gerektiğinin gözetilmemesi,
3- Sanıklar hakkında tekerrür hükümlerinin tatbiki sırasında uygulama maddesinin gösterilmemesi,
Kanuna aykırı, sanık ... ve müdafii ile sanık ...’ın ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmüş olmakla, tebliğnameye uygun olarak, HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 20/06/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.