11. Hukuk Dairesi 2018/3366 E. , 2019/4832 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada Ankara 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 14/02/2017 tarih ve 2015/175 E- 2017/66 K. sayılı kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi"nce verilen 29/03/2018 tarih ve 2017/1485 E- 2018/365 K. sayılı kararın Yargıtay"ca incelenmesi davacı vekili, davalı TPMK vekili ile katılma yoluyla davalı Şirket vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin tanınmış ÜLKER markasının sahibi olduğunu, davalı şirketin müvekkilinin markası ile iltibas yaratacak şekilde benzer olan 2013/37489 sayılı “İLKLER EŞSİZ DAMAK TADINIZ” ibareli markanın 30. sınıfta tescili için başvuruda bulunduğunu, bu başvuruya müvekkili tarafından yapılan itirazın davalı Kurum tarafından nihai olarak reddedildiğini, söz konusu kararın hukuka aykırı olduğunu, zira dava konusu başvuru ile müvekkili markaları arasında iltibasa yol açacak düzeyde benzerlik bulunduğunu, başvurunun müvekkilinin seri markası olarak algılanacağını, bu konuda verilmiş mahkeme kararlarının olduğunu, davalının "İLKLER" ibareli önceki markalarının mahkeme kararıyla hükümsüz kılındıklarını, başvurunun tescili halinde müvekkilinin tanınmış markalarının itibarlarının zedeleneceğini, başvurunun kötü niyetli olduğunu ileri sürerek, YİDK"in 2015-M-415 sayılı kararının iptaline, davalı markasının tescili halinde hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı TPMK vekili, kurum kararının usul ve yasaya uygun olduğunu, başvuru konusu ibare ile davacının itirazına mesnet markalar arasında iltibas tehlikesinin bulunmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Davalı şirket vekili, müvekkilinin 99/008206 sayılı "İLKLER" markasının sahibi olduğunu, bu markanın o tarihten beri davacı markaları ile yan yana kullanıldığını ve herhangi bir karışıklık doğmadığını, dava konusu başvuruda müvekkilinin önceki "İLKLER" markasını ve yazım şeklini aynen muhafaza ederek "EŞSİZ DAMAK TADINIZ" sloganını eklediğini, bu ek ile ürünlerine dikkat çekmek istediğini, kaldı ki markalar arasında karıştırılma ihtimali bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
İlk derece mahkemesince tüm dosya kapsamına göre, "İLKLER EŞSİZ DAMAK TADINIZ" ibareli dava konusu başvuru ile davacının "ÜLKER" ibareli markaları arasında, davalı marka başvurusunun kapsadığı tüm mallar yönünden 556 sayılı KHK’nin 8/1-b maddesi anlamında benzerlik ve karıştırılma ihtimali bulunduğu, davacının "ÜLKER" markasının tanınmış marka olduğu, tanınmışlığın da iltibası arttırdığı ve aynı KHK"nın 8/4 maddesinde öngörülen koşulların gerçekleştiği, bununla birlikte davalı şirketin 30. sınıfta yer alan "Pastacılık ve fırıncılık mamulleri, tatlılar. Bisküviler, krakerler, gofretler. (Her türlü un emtiası kapsamındaki) hazır kek karışımları" emtiası bakımından, 99/008206 sayılı önceki markasından kaynaklı müktesep hakkının bulunduğu, başvurunun bu mallar için tescil edilmesi gerektiği, davalı başvurusunun kötü niyetle yapıldığı iddiasının ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, YİDK"in 2015-M-415 sayılı kararının, 30. sınıfta yer alan "pastacılık ve fırıncılık mamülleri, tatlılar, bisküviler, krakerler, gofretler ve her türlü un emtiası kapsamındaki hazır kek karışımları" dışında kalan ürünler yönünden iptaline, aynı mallar yönünden davalı markasının hükümsüzlüğüne, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiştir.
Karara karşı taraf vekillerince istinaf yoluna başvurulmuştur.
Bölge Adliye Mahkemesince tüm dosya kapsamına göre, ilk derece mahkemesi kararının usul ve esas yönünden kanuna aykırı bulunmadığı gerekçesiyle taraf vekillerinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili, davalı TPMK vekili ile katılma yoluyla davalı şirket vekili temyiz etmiştir.
Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun HMK"nın 353/b-1 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davalı TPMK vekili ile katılma yoluyla davalı şirket vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK"nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK"nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye 8,50 TL temyiz ilam harcının temyiz eden taraflardan ayrı ayrı alınmasına, 25/06/2019 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.