Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/8092
Karar No: 2019/943
Karar Tarihi: 11.02.2019

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2017/8092 Esas 2019/943 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2017/8092 E.  ,  2019/943 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ


    Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
    Y A R G I T A Y K A R A R I
    Davacı, davalının 16/04/2008 tarihli kira sözleşmesi ile kendilerinden 90 gün süre ile yapı elemanları kiraladığını, kira süresi bitiminde bu yapı elemanlarının bir kısmının geç iade edildiğini, bir kısmının ise hiç iade edilmediğini, iade edilenlerin bir bölümünün de arızalı ve betonlu olarak teslim edildiğini,sözleşme hükümlerine aykırı davranış nedeni ile kendilerince hesap dökümü hazırlanarak ihtarname keşide edildiğini, buna rağmen borcun ödenmemesi üzerine davalılar hakkında icra takibinin başlatıldığını,davalıların icra takibine haksız olarak itiraz ettiklerini ileri sürerek,itirazı iptali ile takibin devamına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı ...... Ltd. Şti,14/04/2008 tarihli sözleşmenin tarafı olmadıklarını ve bu nedenle husumet itirazında bulunduklarını,davanın zamanaşımına uğradığını, sözleşmede yer aldığı iddia edilen imzanın şirket yetkililerine ait olmadığını ve imza inkarında bulunduklarını savunarak,davanın reddini istemiştir.
    Davalı ...,cevap dilekçesi sunmamış;aşamalarda sunduğu beyan dilekçesinde ise,davacı şirket ile kendisi arasında herhangi bir ticari ilişkinin bulunmadığını,uyuşmazlığın davacı şirket ile diğer davalı ...... Ltd. Şti. arasında olduğunu,kendisinin meyve ve sebze toptancılığı alanında faaliyet yürüten şirketinin bulunduğunu,sözleşmede isim ve imzası bulunan...’i tanımakla beraber ne bu şahıs ne de sözleşmenin diğer tarafları ile bir ilişkisi bulunmadığını savunarak,davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece; davalı ...... Ltd. Şti yönünden, davalı şirket kaşesi altında yer alan...’in davalı şirketi temsile yetkili olmadığı gibi şirkette çalışan sigortalı işçi konumunda da olmadığı,söz konusu imzanın davalı şirket yetkili temsilcisine de ait olmadığı;diğer davalı ... yönünden ise,bu davalı ile gerek diğer davalı şirket, gerekse davacı ile aralarında herhangi bir ticari ilişki bulunmadığının açık olduğu,bu davalının diğer davalı şirketin çalışanı da olmadığı,kaldı ki dosyaya ibraz olunan faturalarda ve teslim belgelerinde bu davalı adına yapılan bir teslimat veya düzenlenen bir fatura bulunmadığı gibi davacı ile davalı ... arasında ticari ilişkinin varlığına yönelik herhangi bir iddia veya delilin de ibraz edilmediği, davacı tarafından ispat yükü kendisinde olmasına rağmen ticari ilişkinin varlığının ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine;davalı ... ... Ltd. Şti"nin kötü niyet tazminatı talebinin reddine karar verilmiş,hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle yargılama sürecinde ileri sürülmeyen nedenlerin temyiz sebebi yapılamayacağı ilkesine göre davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddi gerekmektedir.
    2- İspatın konusunu tarafların üzerinde anlaşamadıkları ve uyuşmazlığın çözümünde etkili olabilecek çekişmeli vakıalar oluşturur. HMK’nun ispat yükünü düzenleyen 190. maddesine göre ispat yükü; kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça, iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir. Kanunun belirli delillerle ispatını emrettiği hususlar, başka delillerle ispat edilemez.
    Kural olarak kira ilişkisinin varlığını ve aylık kira bedelinin ne kadar olduğunu ispat külfeti davacıya, davalı tarafından kabul edilen kira bedelinin ödendiğinin ispat külfeti ise davalıya düşer.
    Somut olayda;mahkemece,davalılardan ...... Ltd. Şti yönünden imza inkarı olduğu da dikkate alınarak imza incelemesinin yaptırılması neticesinde şirket adı altında yer alan "..." ismi altındaki imzanın davalı şirket yetkili temsilcisi ya da çalışanına ait olmadığının tespitinde ve bu davalının eldeki dava yönünden sorumlu tutulamayacağı yönündeki inceleme ve değerlendirmede herhangi bir isabetsizlik bulunmamaktadır.
    Ne var ki,14/04/2008 tarihli sözleşme altında imzası bulunan diğer davalı ...’nın imza inkarında bulunmadığı da dikkate alındığında,bu davalının ilgili kira sözleşmesi gereği sorumlu olacağı kuşkusuz olmakla,mahkemece bu davalı yönünden de hatalı değerlendirme ile davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir.
    Bu itibarla mahkemece,davalılardan ...’nın 14/04/2018 tarihli kira sözleşmesi altındaki imzasını inkar etmediği de gözetilmek suretiyle, bu davalı yönünden davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken,hatalı değerlendirme ile bu davalı yönünden de davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiş,bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte açıklanan nedenlerle hükmün HUMK"nun 428. maddesi gereğince davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun Geçici Madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"nun 440. maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,11.02.2019 tarihinde oy birliği ile karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi