Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/1304
Karar No: 2021/2792
Karar Tarihi: 14.04.2021

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2018/1304 Esas 2021/2792 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı, müşterek miras bırakanı adına kayıtlı taşınmazların paylaşımı konusunda anlaşma sağlanamaması nedeniyle ortaklığın satış yolu ile giderilmesi talebinde bulunmuştur. Mahkeme, bir kısım taşınmazlar için ortaklığın giderilmesine karar verirken diğer taşınmazlar için talep olmadığından karar verilmesine yer olmadığına hükmetmiştir. Ancak bir kısım davalılar karara itiraz etmiştir. Taksim sözleşmesinin geçerli olabilmesi için tüm mirasçıların taksimi kabul etmesi ve yazılı şekilde belirlenmesi gerektiğine dikkat çekilen kararda, dosyada bulunan taksim sözleşmesi nedeniyle bazı taşınmazlar için kararın bozulduğu belirtilmiştir. Kanun maddeleri olarak Türk Medeni Kanunu'nun 676/2. maddesi ile 10.12.1952 tarihli ve 2/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı gösterilmiştir.
14. Hukuk Dairesi         2018/1304 E.  ,  2021/2792 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

    Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 19.03.2015 gününde verilen dilekçe ile ortaklığın giderilmesi talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; 318 parsel yönünden karar verilmesine yer olmadığına, diğer parseller yönünden kabulüne dair verilen 20.04.2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi bir kısım davalılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
    K A R A R

    Dava, ortaklığın giderilmesi istemine ilişkindir.
    Davacı vekili; tarafların müşterek miras bırakanı ... adına kayıtlı ... Köyünde bulunan 318, 487, 624, 626, 77, 92 ve 157 parsel sayılı taşınmazların paylaşımı konusunda taraflar arasında anlaşma sağlanamadığını belirterek ortaklığın satış yolu ile giderilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Bir kısım davalılar vekili, taksim sözleşmesi nedeniyle davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, "... ili, ... ilçesi, ... Köyü, ... Mevkii 624 ve 626 parsel, ... Mevkii 157 parsel, ... Mevkii 92 parsel, ... Mevkii 487 parsel, ... Mevkii 77 parsel sayılı taşınmazlar üzerindeki ortaklığın satış yoluyla giderilmesine, ... ili, ... ilçesi, ... Köyü, ... Mevkii 318 parsel sayılı taşınmaz hakkında talep olmadığından bu taşınmaz yönünden karar verilmesine yer olmadığına" karar verilmiştir.
    Hükmü, bir kısım davalılar vekili temyiz etmiştir.
    Mirasçılar arasında payların oluşturulması ve fiilen alınması veya aralarında yapacakları paylaşma sözleşmesi mirasçıları bağlar. Paylaşma sözleşmesiyle mirasçılar, tereke mallarının tamamı veya bir kısmı üzerindeki elbirliği mülkiyetinin miras payları oranında paylı mülkiyete dönüştürülmesini de kabul edebilirler. Paylaşma sözleşmesinin geçerliliği yazılı şekilde yapılmasına bağlıdır (TMK m. 676).
    Öncelikle şu ifade edilmelidir ki, taksim sözleşmesinin geçerli olabilmesi için miras bırakanın ölümünden sonra bütün mirasçıların veya temsilcilerinin iradelerinin birleşmesi asıldır. Bir başka ifadeyle, tüm mirasçıların veya temsilcilerinin bir araya gelerek taşınmazları paylaşıp herbirinin kendi payına düşeni aldığı ve diğer mirasçıların paylarına düşenler bakımından da karşılıklı olarak vazgeçtikleri açık ve kesin şekilde belirlenmedikçe taksimin sabit olduğu kabul edilemez. İşte bunun içindir ki, gerek 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 676/2. maddesi hükmünde ve gerekse 10.12.1952 tarihli ve 2/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında taksim sözleşmesinin tüm mirasçıların katılımı ve yazılı olması taksimin geçerliliği için yeterli kabul edilmiştir.
    Somut olaya gelince; dosya içeriğinde muris ..."ın 25.04.2001 tarihinde ölümünden sonra mirasçıları arasında düzenlenmiş 11.09.2003 tarihli adi yazılı taksim sözleşmesi olduğu anlaşıldığından, taksime konu 77, 157, 92 ve 487 parsel sayılı taşınmazlar bakımından ortaklığın giderilmesi isteminin reddi gerekirken yazılı şekilde bu parseller yönünden davanın kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiş, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle bir kısım davalılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın yatıranlara iadesine, 14.04.2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi