4. Hukuk Dairesi 2021/5969 E. , 2021/7427 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki sigorta tahkim davası hakkında Sigorta Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık Hakem Heyeti tarafından verilen karara karşı davacı vekili tarafından itiraz edilmesi üzerine İtiraz Hakem Heyetinin 20/03/2019 tarih ve 2019/İHK-2627 sayılı itirazın kabulüne dair verilen kararının süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, dosya incelendi, gereği düşünüldü.
K A R A R
Davacı vekili, davalıya zorunlu mali sorumluluk sigortası ile sigortalı olan ... plakalı araç ile müvekkilinin yolcu konumunda olduğu... plakalı aracın karıştığı trafik kazasında müvekkilinin yaralandığını ve malul kaldığını belirterek fazlaya ilişkin talep hakkı saklı kalmak üzere 5.100 TL sürekli iş göremezlik tazminatının ilk başvuru tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiş; yargılama sırasında talebini 47.655,83 TL’ye yükseltmiştir.
Davalı vekili, davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Sigorta Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık Hakem Heyetince, kaza ve poliçe tarihi itibarıyla Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümlerine göre düzenlenen sağlık kurulu raporunun sunulması gerektiği gerekçesiyle başvurunun usulden reddine karar verilmiş; karar karşı davacı vekili tarafından itiraz edilmesi üzerine İtiraz Hakem Heyetince davacının itirazının kabulüne, Uyuşmazlık Hakem Heyeti kararının kaldırılarak başvurunun kabulü ile 47.655,83 TL sürekli iş göremezlik tazminatının 22/06/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Karar davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1)Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir.
2)Davalının diğer temyiz itirazlarına gelince;
a)Dava, trafik kazası sonucu yaralanmadan kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir.
2330 sayılı Nakdi Tazminat ve Aylık Bağlanması Hakkında Kanun’un “Nakdi tazminat ve aylığın etkisi” başlıklı 6. maddesinde “Bu Kanun hükümlerine göre ödenecek nakdi tazminat ile bağlanacak emekli aylığı uğranılan maddi ve manevi zararların karşılığıdır.
Yargı mercilerinde maddi ve manevi zararlar karşılığı olarak kurumların ödemekle yükümlü tutulacakları tazminatın hesabında bu kanun hükümlerine göre ödenen nakdi tazminat ile bağlanmış bulunan aylıklar göz önünde tutulur.”
Dosyanın incelenmesinde, davacının polis memuru olduğu ve davaya konu trafik kazasının, trafik kontrolünden kaçan bir aracın takip edildiği esnada meydana geldiği anlaşılmaktadır.
Şu durumda; 2330 sayılı Nakdi Tazminat ve Aylık Bağlanması Hakkındaki Kanun gereğince ödemede bulunulup bulunulmadığı hususu araştırılarak bu ödemenin zarar verene rücu olanağı bulunduğundan tazminat miktarından düşülmesi gerekir. İtiraz Hakem Heyetince bu konuda araştırma yapılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik araştırma sonucu karar verilmiş olması doğru görülmemiş ve kararın açıklanan nedenle bozulması gerekmiştir.
b) Somut olayda, Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyetince; 47.655,83 TL tazminatın davalıdan tahsiline ve kendisini vekille temsil ettiren davacı yararına 5.592,14 TL vekalet ücretine hükmedilmiştir.
5684 sayılı Sigortacılık Kanununun 30/17 md. ve 19.01.2016 tarihli ve 29598 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmeliğin 6. maddesi ile Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmeliğin 16. maddesinin 13. fıkrasına "(13) (Ek:RG-19/1/2016-29598) tarafların avukat ile temsil edildiği hallerde, taraflar aleyhine hükmedilecek vekâlet ücreti, her iki taraf için de Avukatlık Asgarî Ücret Tarifesinde yer alan asliye mahkemelerinde görülen işler için hesaplanan vekâlet ücretinin beşte biridir." hükmü eklenmiştir.
İtiraz Hakem Heyetince verilen kararda davacı lehine hükmedilecek vekalet ücreti için Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmeliğin 16/13 maddesinin uygulanması gerektiği gözönüne alınarak AAÜT"nin 17. maddesi gereğince hesaplanan vekalet ücretinin 1/5"i oranında vekalet ücretine hükmedilmesi, ancak hesaplanan miktarın maktu ücretin altında kalması halinde maktu ücrete hükmedilmesi gerekirken yazılı şekilde vekalet ücretine hükmedilmesi doğru görülmemiştir. Kararın açıklanan nedenle de bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz edilen İtiraz Hakem Heyeti kararının yukarıda (2/a-b) bentlerinde açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, davalının diğer temyiz itirazlarının ilk bentte gösterilen nedenlerle reddine, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 25/10/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.