Esas No: 2021/35279
Karar No: 2022/8380
Karar Tarihi: 24.03.2022
Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2021/35279 Esas 2022/8380 Karar Sayılı İlamı
4. Ceza Dairesi 2021/35279 E. , 2022/8380 K."İçtihat Metni"
KARAR
Tehdit ve hakaret suçundan şüpheli ... hakkında yapılan soruşturma evresi sonunda ... Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen ... tarihli ve ... soruşturma, ... sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair karara karşı yapılan itirazın reddine ilişkin mercii ... Sulh Ceza Hâkimliğinin ... tarihli ve ...değişik iş sayılı kararının, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının ... gün ve ...sayılı bozma düşüncesini içeren ihbarnamesiyle Daireye gönderilmiş olduğu görülmekle dosya incelendi:
İstem yazsısında; "5271 sayılı Kanun’un 160. maddesi uyarınca, Cumhuriyet savcısının, ihbar veya başka bir suretle bir suçun işlendiği izlenimini veren bir hâli öğrenir öğrenmez kamu davasını açmaya yer olup olmadığına karar vermek üzere hemen işin gerçeğini araştırmaya başlaması gerektiği, aynı Kanun’un 170/2. maddesi gereğince yapacağı değerlendirme sonucunda, toplanan delillerin suçun işlendiği hususunda yeterli şüphe oluşturduğu kanısına ulaştığında iddianame düzenleyerek kamu davası açacağı, aksi halde ise anılan Kanun’un 172. maddesi gereği kovuşturma yapılmasına yer olmadığına dair karar vereceği, buna karşın Cumhuriyet savcısının 5271 sayılı Kanun’un kendisine yüklediği soruşturma görevini yerine getirmediği, ortada yasaya uygun bir soruşturmanın bulunmadığı durumda, anılan Kanun’un 173/3. maddesindeki koşullar oluşmadığından, itirazı inceleyen merciin Cumhuriyet savcısının soruşturma yapmasını sağlamak maksadıyla itirazın kabulüne karar verebileceği yönündeki açıklamalar karşısında,
Dosya kapsamına göre, müşteki ...'ın ... Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından ... soruşturma dosyası üzerinden ... tarihinde alınan ifadesinde, şüpheli ... isimli kişinin kendisini whatsapp yazışmaları üzerinden tehdit ettiğini belirterek yazışma içerik görüntüleri ile birlikte adı geçen şüpheli hakkında şikayette bulunduğu, yine müşteki ...'ın ... Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından ... soruşturma dosyası üzerinden ... tarihinde alınan ifadesinde, şüpheli ... isimli kişinin kendisine whatsapp yazışmaları üzerinden hakaret ve tehditte bulunduğunu belirterek yazışma içerik görüntüleri ile birlikte adı geçen şüpheli hakkında şikayette bulunduğu, her iki soruşturma konusu dosya içeriğine yansıyan şikayet olunan eylemler ile şüphelilerin birbirinden farklı olduğu, ... Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen ... tarihli ve ... soruşturma, ... sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair kararda belirtilen müşteki ve şüpheli ifade beyanlarının farklı soruşturma dosyalarına ait olduğu, kaldı ki aynı kovuşturmaya yer olmadığı kararında, müştekinin şüpheli ...'na yönelik hakaret suçu nedeniyle .... Cumhuriyet Başsavcılığının ... soruşturma sayılı dosyasının bulunduğu belirtilmiş ise de, söz konusu soruşturma dosyasının ve içeriğinin, Iğdır Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen ...soruşturma sayılı dosyasında yer almadığı, bu haliyle tarafları ve konuları birbirinden farklı olan soruşturma dosyalarına ilişkin delillerin (ifadeler, yazışmalar.. vs.) karıştırılarak eksik soruşturma ile karar verildiği gözetilerek, etkin ve yerinde bir soruşturma yapılması amacıyla, soruşturmanın genişletilmesine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde itirazın reddine karar verilmesinde isabet görülmemiştir." denilmektedir.
Hukuksal Değerlendirme; CMK'nın 160/1. maddesinde, "Cumhuriyet savcısı, ihbar veya başka bir suretle bir suçun işlendiği izlenimini veren bir hali öğrenir öğrenmez kamu davasını açmaya yer olup olmadığına karar vermek üzere hemen işin gerçeğini araştırmaya haşlar.", 160/2. maddesinde "Cumhuriyet Savcısı, maddi gerçeğin araştırılması ve adil bir yargılamanın yapılabilmesi için. emrindeki adli kolluk görevlileri marifetiyle, şüphelinin lehine ve aleyhine olan delilleri toplayarak muhafaza altına almakla ve şüphelinin haklarını korumakla yükümlüdür.'' 170. maddesinin 2. fıkrasında, "Soruşturma evresi sonunda toplanan deliller, suçun işlendiği hususunda yeterli şüphe oluşturuyorsa; Cumhuriyet Savcısı, bir iddianame düzenler. 172. maddesinin 1. fıkrasında, "Cumhuriyet savcısı, soruşturma evresi sonunda, kamu davasının açılması için yeterli şüphe oluşturacak delil elde edilememesi veya kovuşturma olanağının bulunmaması hâllerinde kovuşturmaya yer olmadığına karar verir." hükümleri düzenlenmiştir.
Ceza Muhakemesi Kanununun “soruşturma” başlıklı 2. kitabında, Cumhuriyet savcısının suç soruşturmasına ilişkin süreci nasıl yürüteceği ve kovuşturmaya yer olmadığına karar verilmesi durumunda, itirazı incelemekle görevli hakimliğin görevleri açık bir şekilde düzenlenmiş bulunmaktadır. Bu çerçevede, kovuşturmaya yer olmadığına dair kararı itiraz üzerine inceleyen hakimlik, kamu davası açılması için yeterli delil bulunmaması durumunda itirazın reddine, yeterli delil bulunması durumunda itirazın kabulüne veya dosyada yer alan delillerin itirazla ilgili olumlu veya olumsuz bir karar verilmesi için yeterli olmadığı durumlarda soruşturmanın genişletilmesine karar verebilecektir.
CMK'nın 170/2. maddesine göre kamu davası açılabilmesi için soruşturma aşamasında toplanan delillere göre suçun işlendiğine dair yeterli şüphe bulunması gerekir. Suç ihbar veya şikayeti yoluyla soruşturma yaparak maddi gerçeğe ulaşma yükümlülüğü ve yetkisi bulunan Cumhuriyet savcısı, soruşturma sonucunda elde edilen delilleri değerlendirerek kamu davası açmayı gerektirir nitelikte yeterli şüphe olup olmadığını takdir edecektir. Ancak soruşturma aşamasında Cumhuriyet savcısının delil değerlendirmesiyle, kovuşturma aşamasında hakimin delilleri değerlendirmesi birbirinden farklı özelliklere sahiptir. CMK'nın 170/2. maddesine göre soruşturma aşamasında toplanan deliller kamu davası açılması için yeterli şüphe oluşturup oluşturmadıkları çerçevesinde incelemeye tabi tutulurken, kovuşturma aşamasında, isnad edilen suçun işlenip işlenmediği hususunda mahkumiyete yeter olup olmadığı ve tam bir vicdani kanaat oluşturup oluşturmadığı çerçevesinde değerlendirilmektedir.
CMK’nın 172/3. maddesinde ise; “Kovuşturmaya yer olmadığına dair kararın etkin soruşturma yapılmadan verildiğinin Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin kesinleşmiş kararıyla tespit edilmesi veya bu karar aleyhine Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine yapılan başvuru hakkında dostane çözüm ya da tek taraflı deklarasyon sonucunda düşme kararı verilmesi üzerine, kararın kesinleşmesinden itibaren üç ay içinde talep edilmesi hâlinde yeniden soruşturma açılır.” denilmek suretiyle etkin soruşturma yapılması zorunluluğu vurgulanmıştır.
İncelenen dosyada; müşteki ...'ın ... Cumhuriyet Başsavcılığı'na yapmış olduğu şikayeti üzerine alınan ... tarihli ifadesinde kendisine ... numaralı telefondan whatsapp üzerinden " ilk tetiği bana çektirme" biçiminde mesaj gönderildiğini belirterek buna ilişkin ekran görüntüsü ibraz ettiği, ardından ...tarihli şikayet dilekçesinde de şüpheli ...'nin azmettirmesi üzerine... isimli kişi tarafından tehdit edildiğini beyan ettiği, ... Cumhuriyet Başsavcılığı'na müştekinin iki ayrı tarihte müracaatının bulunduğu ve iki ayrı kişi hakkında şikayette bulunduğu, ... tarihli şikayet dilekçesinde belirtilen... ile ilgili herhangi bir işlem yapılmadığı, şüpheli ... hakkında yapılan şikayetle ilgili olarak ise kamu davasını açmayı gerektirir delil elde edilemediği gerekçesiyle kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiği anlaşılmıştır. Şüpheli ...'nun kullanmakta olduğu cep telefonu hattından müştekiye " ilk tetiği bana çektirme" biçiminde mesaj gönderildiği şüphelinin ikrarı ile sabittir. Ayrıca müştekinin ... tarihli dilekçesinde belirtilen ... ile ilgili ise herhangi bir soruşturma işlemi yapılmamıştır. Bu açıklamalar karşısında; ... Cumhuriyet Başsavcılığının ... tarihli .... soruşturma sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair kararına yapılan itirazın reddine ilişkin, ... Sulh Ceza Hâkimliğinin ... tarihli ve ... değişik iş sayılı kararında isabet bulunmadığı anlaşılmıştır.
Sonuç ve Karar:
Yukarıda açıklanan nedenlerle,
Kanun yararına bozma istemi yerinde görüldüğünden, mercii ... Sulh Ceza Hâkimliğinin ... tarihli ve ... değişik iş sayılı kesin kararının, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA, bozma nedenine göre sonraki işlemlerin, CMK'nın 309/4-a maddesi gereğince mahallinde merci mahkemesince yerine getirilmesine, ... tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.