23. Hukuk Dairesi 2017/667 E. , 2017/1163 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, turizm acentası olan müvekkilinin ticari ilişki içerisinde bulunduğu davalı şirketin kullanması ve müvekkil şirket müşterilerinin konaklamasının garanti altına alınması için 100.000 USD bedelli çekin sezon başında verildiğini, davalının konaklatma hizmetlerine ilişkin yükümlülüğünü yerine getirememesi nedeniyle verilen çek bedelinin bir kısmının fazla bedel olarak davalı uhdesinde kaldığını, 06.11.2012 tarihli mutabakat belgesi ile davalının borçlu olduğu bedeli bildirdiğini, alacağın tahsili için başlatılan icra takibine davalının itiraz ettikten sonra cari alacağın ana bedeli oranında 66.867 USD bedelli ve 30.07.2013 tarihli çeki müvekkiline teslim ettiğini, icra takibinin fer"ileri olan faiz alacağı ve avukatlık ücretini ise ödemediğini, davalının borca itirazının haksız ve kötüniyetli olduğunu ileri sürerek, itirazın iptali ile %20 oranında icra inkâr tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacı vekilince imzalanan 24.04.2013 tarihli teslim tesellüm belgesinde ihtirazı kayıt koymaksızın 66.867 USD bedelli çeki cari hesaptan kaynaklanan alacağa karşı alarak müvekkilini takip dosyasından zımmen ibra ettiğini, alacağın likit olmadığını savunarak, davanın reddi ile %20 kötüniyet tazminatını istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; asıl alacak açısından davalı borçlunun davacıya 66.867 $ tutarında ödeme yaptığını tarafların kabul ettiği, takip talebine konu edilen mutabakat belgesinde cari hesap bakiyesinin 66.867 $ olduğu ve belgede herhangi bir vade tarihi bulunmadığı, bu nedenle davalı borçlunun takip tarihinden önce temerrüde düşürülmediğinden davacının faiz talebinin yerinde olmadığı, itirazın iptali davasının konusunu takip talebinde yazılı bulunan asıl alacak, faiz ve fer"ileri oluşturduğu, davacı vekilinin vekalet ücretinin bu kalemler içerisinde yer almadığı, davalı vekilinin kötüniyet tazminatı talebi açısından, davacının takibinde haksız olmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin faize ilişkin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2-Davacı vekilinin icra vekalet ücretine yönelik temyiz itirazlarına gelince;İtirazın iptali davasının konusu asıl alacak, fer"ileri, icra harç ve masrafları ile icra vekalet ücretini kapsar. Mahkemece, icra masrafları ve icra vekalet ücreti yönünden takibinin devamında davacının hukuki yararı olduğu gözetilerek takibin anılan bu kalemler üzerinden devamına karar verilmesi gerekirken, yanılgılı gerekçeye dayalı olarak yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamıştır.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin faize ilişkin temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 18.04.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.