Resmi Belgede Sahtecilik - özel belgede sahtecilik - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2017/12807 Esas 2019/8709 Karar Sayılı İlamı

11. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/12807
Karar No: 2019/8709
Karar Tarihi: 03.12.2019

Resmi Belgede Sahtecilik - özel belgede sahtecilik - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2017/12807 Esas 2019/8709 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanık, resmi belgede sahtecilik ve özel belgede sahtecilik suçlarından mahkum edilmiştir. Ancak, aslı ele geçirilemeyen suça konu nüfus cüzdanının aldatıcılık niteliğinin bulunup bulunmadığının tespit edilememesi sebebiyle, resmi belgede sahtecilik suçunun unsurları itibarıyla oluşmayacağı ve sanığın beraatine karar verilmesi gerektiği hükmedilmiştir. Özel belgede sahtecilik suçuyla ilgili olarak ise, sanığın eylemi, banka kartları ve kredi kartları kanununda belirtilen suçu oluşturduğu için sanık mahkum edilmiştir. Mahkemede atılan her iki suçla ilgili maddeler şu şekildedir:
- Resmi belgede sahtecilik: Türk Ceza Kanunu’nun 204. maddesi
- Özel belgede sahtecilik: Türk Ceza Kanunu’nun 206. maddesi, Banka Kartları ve Kredi Kartları Kanunu’nun 37/2 maddesi.

11. Ceza Dairesi 2017/12807 E. , 2019/8709 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Resmi Belgede Sahtecilik, özel belgede sahtecilik
HÜKÜM : Mahkumiyet

A) Resmi belgede sahtecilik suçundan kurulan hükme yönelik temyiz taleplerinin incelenmesinde;
Sanığın suça konu aslı ele geçirilemeyen üzerinde kendi fotoğrafı bulunan katılan ...’na ait nüfus cüzdanı ile 23/12/2010 tarihinde Denizbank’a gittiği ve sahte kimlikle Temel Bankacılık Hizmet Sözleşmesini imzalayarak hesap açtırdığı ve kredi başvurusunda bulunduğu, ancak krediyi alamadan Bankanın şikayeti üzerine yakalandığı somut olayda; ayrıntıları Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 14.10.2003 tarih, 232-250 sayılı ve 09.10.2012 tarihli 2011/8-335 Esas ve 2012/1804 Karar sayılı kararlarında da açıklandığı üzere belgenin nesnel olarak aldatıcılık niteliğinin bulunması ve aldatma keyfiyetinin belgeden objektif olarak anlaşılması gerektiği, muhatabın hatasından, dikkatsizlik veya özensizliğinden kaynaklanan fiili iğfalin, aldatıcılık niteliğinin varlığını göstermeyeceği anlaşılmakla; aslı ele geçirilemeyen suça konu nüfus cüzdanının aldatıcılık niteliğinin bulunup bulunmadığının tespitinin mümkün olmaması karşısında, resmi belgede sahtecilik suçunun unsurları itibarıyla oluşmayacağı, atılı suçtan sanığın beraati yerine mahkumiyetine hükmolunması,
B) Özel belgede sahtecilik suçundan kurulan hükme yönelik temyiz taleplerinin incelenmesinde;
Denizbank Genel Müdürlüğü’nün 19/01/2011 tarihli şikayet dilekçesine göre katılanın kimlik bilgilerine göre hesap açılmış olduğu ancak verilmiş bir kredi ve düzenlenmiş bir kredi kartının mevcut olmadığının anlaşılmasına göre, sanığın eyleminin 5464 sayılı Banka Kartları ve Kredi Kartları Kanunu"nun 37/2 maddesinde belirtilen suçu oluşturduğu gözetilmeden yazılı şekilde özel belgede sahtecilik suçlarından hüküm kurulması;
Yasaya aykırı, sanığın temyiz talepleri bu nedenlerle yerinde görülmüş olduğundan, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, 03/12/2019 tarihinde oy birliği ile karar verildi.