10. Hukuk Dairesi 2013/583 E. , 2013/2275 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi
Dava, hizmet tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, ilamında belirtildiği şekilde davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Davacı, davalı işverene ait spor merkezinde spor eğitmeni olarak, 01.04.2000 – 01.11.2002 tarihleri arasında kesintisiz çalıştığının tespitine karar verilmesini istemiş, Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Davanın yasal dayanağı 5510 sayılı Kanunun geçici 7/1. maddesi uyarınca uygulama alanı bulan mülga 506 sayılı Kanunun 79. maddesidir. Bu tür sigortalı hizmetlerin saptanmasına ilişkin davaların, kamu düzeniyle ilgili olduğu ve bu nedenle de özel bir duyarlılıkla ve özenle yürütülmesinin zorunlu ve gerekli bulunduğu açıktır.
Somut olayda, davacının, davalı işveren tarafından bildirilmiş çalışması bulunmamaktadır. Dosya kapsamından; davacının, kabule konu süre ile çakışır şekilde 06.11.2000 – 01.03.2001 ve 06.04.2001 – 16.07.2001 tarihleri arasında bir başka işyerinden kısmi bildirimlerinin bulunduğu anlaşılmaktadır. Yargılama aşamasında dinlenen bordro tanıklarının işyerinde vardiya usulü çalışıldığını beyan etmeleri üzerine, bilirkişinin davacının işyerinde kısmi zamanlı (part-time) çalıştığı ve çakışan başka işyerlerinde çalışmasına engel olmadığı görüşü hükme esas alınmış, ancak davacının tam gün esasına göre çalıştığı kabulü ile hüküm kurulmuştur. Bu nedenle; davacının işyerindeki çalışmasının kısmi zamanlı olup olmadığı, çakışan işyeri çalışmalarının niteliği de nazara alınarak belirlenmelidir. Bu kapsamda; işyerinin kapasitesi, niteliği, çalışanların çalışma düzenleri, davacının çakışan sigortalı hizmetlerinin geçtiği işyerleri ile bu işyerlerinde yaptığı işin niteliği araştırılmalı; çalışmanın kısmi zamanlı olduğunun anlaşılması halinde gerektiğinde uzman bilirkişi görüşü de alınmak suretiyle, hükme konu dönem içinde bir günde kaç saat çalışmış olabileceği, giderek haftalık ve aylık çalışma süreleri belirlenmeli ve yedibuçuk saat çalışma bir günlük çalışma hesabı ile kaç iş gününe karşılık olduğu hususu saptanarak, sigortalılık süresinin tespitine karar verilmelidir.
Öte yandan; 5502 sayılı Sosyal Güvenlik Kurumu Kanunu’nun 36’ncı maddesinde “İlgili kanunlarda yer verilmemiş olsa dahi, Kuruma ait taşınır ve taşınmazlar, bunların alım ve satım işlemleri ile Kuruma yapılacak bağış ve yardımlar, Kurumun taraf olduğu davalar, icra kovuşturmaları ile ilâmlar, Kurum tarafından satın alınan taşınmazlar ile ilgili tüm tapu işlemleri, Kurum tarafından yapılan bütün işlemler ve bu işlemler için ilgililere verilmesi veya bunlardan alınması gereken yazı ve belgeler ve bunların suretleri; damga vergisi ve harçlar ile belediyelerde yürütülecek her türlü hizmet karşılığı alınan ücret ve katılma payından müstesnadır.” hükmünün öngörülmesi karşısında davalı Kurumun karar ve ilam harcı ile sorumlu olamayacağı gözetilmelidir.
Açıklanan maddi ve hukuki olgular gözetilmeksizin eksik araştırma, inceleme ve yanılgılı değerlendirme ile yazılı gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir
O hâlde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
S O N U Ç: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 15.02.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.