Abaküs Yazılım
13. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/29566
Karar No: 2018/10754
Karar Tarihi: 15.11.2018

Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2016/29566 Esas 2018/10754 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı avukat, davalı şirketin diğer davalı bankadaki hesabındaki bakiyeye konulan blokenin kaldırılması için vekil olarak görevlendirilmiştir. Blokenin kaldırılmaması nedeniyle takip başlatmış, itiraz üzerine duran takibin devamı için itirazın iptali davası açmıştır. Davacı, davalıların sulh olmaları nedeniyle vekalet ücretinin müteselsilen tahsilini istemiştir. Mahkeme, davanın kısmen kabulü ile davacıya 33.330,96 TL ödenmesine karar vermiştir. Ancak bilirkişi raporunun güvenilirliği ortadan kalktığı için hükme esas alınamayacağı belirtilerek karar bozulmuştur. HMK'nun 266. maddesi uyarınca mahkeme, özel veya teknik bilgiyi gerektiren hallerde bilirkişi incelemesi yapabilir. 282. maddesi uyarınca hakim, bilirkişi raporunu diğer delillerle birlikte serbestçe değerlendirebilir. HUMK'nun 440/I maddesi uyarınca karar düzeltme yolu açıktır.
13. Hukuk Dairesi         2016/29566 E.  ,  2018/10754 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün davalı ...Ş. avukatınca duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davalı ...Ş. vekili avukat ... ile davacı vekili avukat ..."nın gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanılmış ve hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra karar için başka güne bırakılmıştı. Bu kez temyiz dilekçesinin süresinde olduğu saptanarak dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

    K A R A R

    Davacı, avukat olduğunu, davalı şirketin diğer davalı bankada bulunan hesabındaki 78.690,53 TL bakiyesine 26.07.2013 tarihinde hukuka aykırı olarak konulan blokenin kaldırılması için davalı şirket tarafından 06.08.2013 tarihli vekaletname ile vekil olarak görevlendirildiğini, öncelikle davalı bankaya blokenin kaldırılması konusunda ihtarname gönderdiğini, blokenin kaldırılmaması nedeni ile takip başlattığını, itiraz üzerine duran takibin devamı için de itirazın iptali davası açtığını, dava devam ederken davalı şirketin 29.01.2014 tarihli azilname ile kendisini azlettiğini, icra takibi ve dava dosyasının feragat ile sonuçlandığını, davalıların sulh olmaları nedeni ile Avukatlık Kanunun 165. maddesi uyarınca vekalet ücretinden müteselsilen sorumlu olduklarını ileri sürerek ve fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 38.646,17 TL akdi ve karşı yan vekalet ücretinin 28.01.2014 tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile davalılardan müteselsilen tahsilini istemiştir.
    Davalı Banka davanın reddini istemiş; diğer davalı şirket davaya cevap vermemiştir.
    Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile 33.330,96 TL"nin dava tarihinden itibaren davalılardan müteselsilen alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı Banka tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Davacı, eldeki dava ile davalıların sulh olmalarına karşın vekalet ücretini ödemedikleri gerekçesi ile Avukatlık Kanunun 165. maddesi uyarınca akdi ve karşı yan vekalet ücretinin davalılardan müteselsilen tahsilini istemiştir. Davalı Banka davanın reddini istemiş; mahkemece, alınan bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. HMK"nun 266. maddesi uyarınca mahkeme, çözümü hukuk dışında, özel veya teknik bilgiyi gerektiren hâllerde, taraflardan birinin talebi üzerine yahut kendiliğinden, bilirkişinin oy ve görüşünün alınmasına karar verir. 267. madde uyarınca mahkemece bilirkişi olarak yalnızca bir kişi görevlendirilebilir. Ancak, gerekçesi açıkça gösterilmek sureti ile tek sayıda birden fazla kişiden oluşacak bir kurul da görevlendirilebileceği öngörülmüştür. Yine aynı Kanunun 282. maddesi uyarınca hakim, bilirkişinin oy ve görüşünü diğer deliller ile birlikte serbestçe değerlendirir.
    Somut uyuşmazlıkta, mahkemece 01.07.2015 tarihli celse mahkemece bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş, 12.08.2015 tarihli bilirkişi yemin ve teslim tutanağı ile dosya bilirkişiler ... ve ..."a teslim edilmiş, 13.08.2015 tarihli bilirkişi incelemesinden vazgeçilmesi kararı başlıklı kararda aynen “Her ne kadar ... 12/08/2015 tarihli karar gereğince dosyamıza bilirkişi olarak atanmış ise de iş bu karar ile bilirkişi incelemesinden vazgeçilmesine” karar verilmiş, ancak bilahare sunulan bilirkişi raporu, bilirkişiler ...imzalı olarak sunulmuştur. Bunun üzerine, dosyanın sehven iki bilirkişiye tevdi edildiği, raporun sadece ... tarafından hazırlandığına dair mahkeme kalemi tarafından hazırlanan 02.02.2016 tarihli tutanak imza altına alınmış; bilirkişi ... tarafından bilirkişi kurulu raporunda herhangi bir görüşü bulunmadığına ilişkin mahkeme kaleminin talebi ile hazırlandığını bildirdiği 08.02.2016 tarihli yazı sunulmuştur. Açıklanan bu süreç ve özellikle bilirkişi raporunun iki bilirkişi tarafından imzalanmasına karşın bilirkişilerden birinin söz konusu raporda görüşünün olmadığını beyan etmesi karşısında söz konusu raporun güvenilirliği ortadan kalkmış olup, bu hali ile hükme esas alınamaz. Mahkemece, açıklanan nedenlerle güvenilirliğini yitiren bilirkişi raporuna dayanılarak karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
    2-Bozma nedenine göre davalı Bankanın sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine gerek görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda 1.bentte açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, 2.bentte açıklanan nedenlerle davalı Bankanın sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, 1.630,00 TL duruşma avukatlık parasının davacıdan alınarak davalı ...Ş."ye ödenmesine, peşin alınan 569,30 TL harcın istek halinde davalı ...Ş."ye iadesine, HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 15/11/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi