Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/11759
Karar No: 2019/885
Karar Tarihi: 07.02.2019

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2017/11759 Esas 2019/885 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davanın konusu kaçak su kullanımı nedeniyle tahakkuk ettirilen bedelin tahsili için yapılan takipte davalının haksız itirazı ve icra inkar tazminatı talebi üzerine açılan itirazın iptali davasıdır. Mahkeme, kaçak su bedelinin itirazların iptali ve takibin devamına hükmederken, davacı tarafın tazminat talebini reddetmiştir. Ancak Yargıtay kararı, davanın her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili olduğunu ve Asliye Ticaret Mahkemesi'nin görev alanına girdiğini belirterek, hükümdeki yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde Asliye Hukuk Mahkemesi olarak işin esasına girilerek hüküm kurulmasının usul ve yasaya aykırı olduğunu ifade etmiştir. Bu nedenle kararın bozulmasına hükmedilmiştir. Yargıtay kararında, TTK’nun 4. maddesinde ticari davaların tanımlandığı, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 12. maddesinde ise ticari işletmeyi kısmen de olsa işleten kişilere tacir denildiği belirtilerek, ticari işletmelere yönelik hukuk davalarının ticari dava olduğu vurgulanmıştır. Ayrıca 6335 sayılı yasanın 2. maddesinde 6102 sayılı Kanun'un 5. maddesinin, ticari davalar ve çekişmesiz yargı işlerinin görüleceği mahkemeleri düzenlendiği belirtilmiştir.
3. Hukuk Dairesi         2017/11759 E.  ,  2019/885 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ


    Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
    Y A R G I T A Y K A R A R I
    Davacı; davalının kaçak su kullanımı nedeniyle tahakkuk ettirilen bedelin tahsili için ... 7. İcra Müdürlüğünün 2012/19912 sayılı dosyası üzerinden başlatılan takibe, davalının itiraz ettiğini belirterek, haksız itirazın iptaline ve davalı aleyhine icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı; zamanaşımı def"inde bulunarak, tutanak düzenlenen binanın dört katlı olup, her katında ayrı firmanın faaliyet gösterdiğini, sayacın giriş katta olduğunu ve kullanan işyerlerinin payına düşen bedeli giriş kattaki lokanta sahibine ödediğini, herhangi bir şekilde kaçak su kullanmadığını, kaçak suyun ne zaman kullanılmaya başladığının tespiti yapılmadan vergi kaydı tarihi dikkate alınarak tahakkuk yapılmasının hukuka aykırı olduğunu, tutanaktan sonra su aboneliği yaptırdığını ve 1,5 aylık süre zarfında 1m3 su tüketimi gerçekleştirdiğini ileri sürerek, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkemece; kaçak su bedelinin 4.712,40 TL, işlemiş faizin 119,68 TL olup, bu miktarlara ilişkin itirazların iptaline, takibin devamına, davacı tarafın tazminat talebinin reddine karar verilmiş, hüküm taraflarca temyiz edilmiştir.
    1-) TTK"nun 4.maddesinde ticari davalar tanımlanmıştır. Anılan maddenin 1. fıkrasında "her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ile tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın; bu Kanunda..." sayılan davaların ticari dava olduğu öngörülmüştür.
    6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu"nun 12.maddesinde "Bir ticari işletmeyi, kısmen de olsa, kendi adına işleten kişiye tacir denir" hükmünü içermektedir.
    26/06/2012 tarihinde kabul edilen ve 30 Haziran 2012 tarihli Resmi Gazete"de yayınlanan 6335 sayılı yasanın 2.maddesinde, "6102 sayılı Kanun"un 5.maddesinin başlığı" 2. ticari davalar ve çekişmesiz yargı işlerinin görüleceği mahkemeler" şeklinde, 1.fıkrasında yer alan "davalara" ibaresi ise "davalar ve ticari nitelikteki çekişmesiz yargı işlerine" şeklinde 3.ve 4. fıkraları aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
    Asliye Ticaret Mahkemesi ile Asliye Hukuk Mahkemesi ve diğer hukuk mahkemeleri arasındaki ilişki görev ilişkisi olup, bu durumda göreve ilişkin usul hükümleri uygulanır". şeklinde düzenlenmiştir.
    Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında re"sen gözetilir. Görevle ilgili hususlarda kazanılmış hak söz konusu olmaz. Mahkeme duruşma yapmadan, yani taraflara tebligat yapıp onları dinlemeden dosya üzerinden de görevsizlik kararı verebilir. Taraflar da yargılama bitinceye kadar görev itirazında bulunabilirler. Görev itirazı yapılmış ise veya yapılmamış olsa bile re"sen mahkeme, ilk önce görevli olup olmadığını inceleyip, karara bağlamalıdır.
    Bu açıklamalar ışığında somut olaya bakıldığında ise; dosyadaki bilgi ve belgelerden, eldeki davanın, 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun yürürlüğe girdiği 01.07.2012 tarihinden sonra, 16.01.2014 tarihinde açıldığı, her iki tarafın da ticari işletmesine ilişkin olduğu anlaşılmaktadır. Bu doğrultuda, davanın çözümü Asliye Ticaret Mahkemesinin görevi içerisindedir.
    Hal böyle olunca, mahkemece; uyuşmazlığın çözümünde Ticaret Mahkemesinin görevli olduğu gözetilerek, o yerde ayrı bir Ticaret Mahkemesi varsa görevsizlik kararı verilmesi, yok ise davaya Ticaret Mahkemesi sıfatıyla bakılacağına karar verilerek, Ticaret Mahkemesi sıfatıyla davaya bakılması gerekirken, yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde Asliye Hukuk Mahkemesi olarak işin esasına girilerek hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.
    2) Bozma nedenine göre tarafların diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince taraflar yararına BOZULMASINA, ikinci bentte açıklanan nedenle tarafların diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 07.02.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.











    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi