1. Hukuk Dairesi Esas No: 2019/1072 Karar No: 2020/4635 Karar Tarihi: 30.09.2020
Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2019/1072 Esas 2020/4635 Karar Sayılı İlamı
1. Hukuk Dairesi 2019/1072 E. , 2020/4635 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL
Taraflar arasında görülen davada; Davacı, davalıların murislerine ait bir kısım taşınmazların Mülga 1757 Sayılı Yasa uyarınca Tarım Reformu Genel Müdürlüğünce kamulaştırılarak Hazine adına tescil edildiğini, 3083 Sayılı Yasanın geçici 1. maddesi uyarınca muris Zekiye"ye 132 ve 133 nolu parsellerin iade edildiğini ancak sonradan, yapılan iade işleminin tahvil hatası nedeniyle yolsuz olduğunun tespiti ile tahvil ve hesap hatası sonucu norm fazlası olarak iade edilen 270.506 dekarlık kısmın Hazine adına tescili gerektiğini ileri sürerek, 132 ve 133 nolu parsellerde davalılara intikal eden payların iptali ile 270.506 dekarlık bölümün Hazine adına tesciline, olmazsa tazminata karar verilmesini istemiş, yargılamanın devamı sırasında Tarım Reformu Genel Müdürlüğü verilecek hükmün Tarım Reformu Genel Müdürlüğünün hukukuna da etkili olacağından bahisle davaya müdahil olmuştur. Davalı ..., muris ......’ın itiraz sonucunda fazladan arazi alınmış görünen yerlerin Viranşehir Yolbilen ve Siverek Turna Köyleri olduğunu, iadeye ilişkin raporda bu köylerde itiraz sonucu Yolbilen’de 186 ve Turna’da 41 nolu parsellerde tahvil hatası yapıldığının ortaya konulduğunu, ancak aynı raporda adı geçen parsellerin iadesinde itiraz öncesi ve itiraz sonrası yüzölçümlerinin değişmediğini, bu durumda tahvil hatasından bahsedilemeyeceğini, söz konusu raporun incelenmesine göre itirazların sonuç doğurduğu tek yerin Hilvan Arnık Köyü olduğunu, tahvil hatası varsa bunun Hilvan Arnık Köyündeki 27 adet parselin tahsisi sırasında oluştuğunu ve dava konusu 132 ve 133 nolu parsellerle bir ilgisinin bulunmadığını belirterek davanın reddini savunmuş, diğer davalılar savunma getirmemişlerdir. Mahkemece, davanın reddine ilişkin olarak verilen karar, Dairece; “Mahkemece, davanın ilgili parsel maliklerine yöneltilmediğinden bahisle sıfat yokluğundan reddine karar verilmiş ise de, davada münhasıran miras bırakan ..."nin payının iptali olmazsa tazminat istenilmiş olup, davaya konu taşınmazlardaki diğer paydaşların paylarının dava konusu edilmediği açıktır. Keza eldeki dava da paydaş Zekiye"nin tüm mirasçıları aleyhine açılmıştır.Bu durumda, miras bırakan ...dışındaki paydaşların dava edilmesine gerek olmadığı açıktır. Hal böyle olunca, tarafların toplanan ve toplanacak delilleri ile işin esasının incelenmesi hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu üzere hüküm kurulmuş olması doğru değildir. ” gerekçesi ile bozulması üzerine, bozmaya uyularak yapılan yargılama neticesinde davanın reddine karar verilmiştir. Karar, davacı Hazine vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla Tetkik Hâkimi ...’ın raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü. -KARAR- Hükmüne uyulan bozma kararında, gösterildiği şekilde işlem yapılarak karar verilmiştir. Davacı Hazinenin yerinde bulunmayan temyiz itirazının reddiyle, usul ve yasaya ve bozma kararının gerekçelerine uygun olan hükmün ONANMASINA, Harçlar Kanununun değişik 13. maddesinin j. Bendi gereğince Hazineden harç alınmasına yer olmadığına, 30/09/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.