22. Hukuk Dairesi 2017/27801 E. , 2020/2791 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
AVUKAT ...
DAVALILAR : 1-DENETİM GÜVENLİK VE KORUMA HİZMETLERİ LTD. ŞTİ. ADINA VEKİLİ AVUKAT ...
2- KYC TAŞIT MUAYENE İSTASYONLARI YAP. İŞL. A.Ş. ADINA VEKİLİ AVUKAT ...
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davacı vekili ile davalılardan Denetim Güvenlik ve Koruma Hizmetleri Ltd. Şti. vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin iş sözleşmesinin haksız olarak feshedildiğini belirterek kıdem ve ihbar tazminatları ile ödenmediğini iddia ettiği bir kısım işçilik alacaklarının davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı KYC Taşıt Muayene İst. Yap. ve İşl. A.Ş. vekili; husumet itirazında bulunmuş, davacının iddialarının yerinde olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Davalı Denetim Güvenlik ve Koruma Hizm. Ltd. Şti. vekili; davacının müvekkili şirket bünyesinde belirli süreli iş sözleşmesi kapsamında 20.05.2010-31.01.2011 tarihleri arasında çalıştığını, çalışma süresi dikkate alındığında müvekkili şirket yönünden kıdem tazminatı ile yıllık izin ücreti alacakları için kanunun aradığı şartların oluşmadığını, diğer talep edilen ücretlerin de ödendiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı davacı vekili ile davalı Denetim Güvenlik Ltd. Şti. vekili temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının tüm, davacının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışındaki tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Davacının fazla mesai yapıp yapmadığı konularında taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. Ücret bordrolarına ilişkin kurallar burada da geçerlidir. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp kanıtlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
Fazla çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda tarafların, tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
Yine işçilerin gece çalışmaları günde yedibuçuk saati geçemez (İş Kanunu, Md. 69/3). Bu durum günlük çalışmanın, dolayısıyla fazla çalışmanın sınırını oluşturur. Gece çalışmaları yönünden, haftalık kırkbeş saat olan yasal çalışma sınırı aşılmamış olsa da günde yedibuçuk saati aşan çalışmalar için fazla çalışma ücreti ödenmelidir. Dairemizin kararları da bu yöndedir. Ayrıca Postalar Halinde İşçi Çalıştırılarak Yürütülen İşlerde Çalışmalara İlişkin Özel Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik’in gece çalışma süresini düzenleyen 7/son maddesine göre postalar halinde işçi çalıştırılarak yürütülen işlerde, çalışma süresinin yarısından çoğu gece dönemine rastlayan bir postanın çalışması, gece çalışması sayılır.
Somut olayda, davacı özel güvenlik görevlisi olup çalışma sisteminin 12 saat çalışıp 24 saat dinlenme şeklinde olduğu tanıklarca beyan edilmiştir. Davalı yanca nöbet ve vardiya listeleri sunulmamış olup davacı tanıklarınca davacının bir gün gündüz vardiyasında bir gün gece vardiyasında çalıştığı belirtilmiştir. Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda davacının 08.00-20.00 saatleri ile 20.00-08.00 saatleri olmak üzere ikili vardiya sisteminde bir hafta 4 gün diğer hafta 3 gün çalıştığı ve ve 12 saatlik çalışma süresinden 1 saat ara dinlenmesi düşülerek bir hafta 44 saat diğer hafta 33 saat çalışıldığı ve haftalık yasal 45 saatlik çalışma süresinin aşılmadığı gerekçesiyle hesaplama yapılmamıştır. Bahsi geçen raporda, davacının çalışmasının gece saatlerine denk geldiği dönemler yönünden, gece çalışmaları dikkate alınarak hesaplama yapılması gereği de gözden kaçırılmış olup, rapor bu haliyle hükme esas almaya yeterli değildir.
Emsal dosyalarda aynı çalışma düzenine tabi işçilerden ... dosyasında verilen karar Dairemizin 2017/11835 esas sayılı bozma ilamıyla bir hafta 3 gece, diğer hafta 2 gece çalıştığı kabul edilerek, 2 saat ara dinlenme süresinin mahsubu ile günde 10 saat çalıştığı, 7,5 saatin üzerindeki gece çalışmalarının fazla mesai olarak değerlendirilmesi ile davacının 3 gece çalıştığı dönemde ( 3 gece*2,5 saat=7,5) saat fazla çalışma yaptığı, 2 gece çalıştığı dönemde ( 2 gece* 2,5 saat=5 saat) fazla çalışma ile 2 haftada toplam 12,5 saat fazla mesai yaptığı, buna göre ayda 25 saat fazla çalışma yaptığının kabulü ile hesaplamaya gidilmesi gerektiği yönünde bozulmuştur. Bu dosyada da aynı şekilde gece mesaileri nedeniyle fazla mesai yapıldığı açık olmakla hatalı rapora itibar edilerek talebin reddi isabetsiz olmuştur.
3-Öte yandan, tanık anlatımında da geçtiği üzere ulusal bayram ve genel tatillerde davacının vardiyası dahilinde çalıştığı sabit olmakla, ulusal bayram ve genel tatillerin yarısında çalıştığının kabulü ile hesaplama yapılarak sonuca gidilmesi dosya içeriğine uygun olacaktır.
O halde davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve karar bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine, 18.02.2020 tarihinde oybirliği ile karar verildi.