Abaküs Yazılım
5. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/8308
Karar No: 2021/13293
Karar Tarihi: 17.11.2021

Yargıtay 5. Hukuk Dairesi 2020/8308 Esas 2021/13293 Karar Sayılı İlamı

5. Hukuk Dairesi         2020/8308 E.  ,  2021/13293 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki mülkiyeti davacılara ait taşınmazın kesinleşen kıyı kenar çizgisi sınırları içinde kalması nedeniyle uğranılan zararın 4721 sayılı TMK"nın 1007. maddesi uyarınca tazmini davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın yargı yolu nedeniyle reddine dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi, davacılar vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:

    - K A R A R -

    Dava mülkiyeti davacılara ait taşınmazın kesinleşen kıyı kenar çizgisi sınırları içinde kalması nedeniyle uğranılan zararın 4721 sayılı TMK"nın 1007. maddesi uyarınca tazmini istemine ilişkindir.
    Mahkemece davanın yargı yolu nedeniyle reddine karar verilmiş, hüküm davacılar vekilince temyiz edilmiştir.
    Dosya kapsamından dava konusu 599 parsel sayılı taşınmazın 5760 m² olarak davacılar adına toplam 2/20 pay ile 2009 yılında intikalen tapuya tescil edildiği, taşınmazın 4660 m2"lik kısmı imar uygulamasına alınarak 1862m2 düzenleme ortaklık payı kesildikten sonra 2798 m2"si 106 ada 1 ve 2 parsel sayılı taşınmazlara şuyuulandırıldığı, imar uygulamasına alınmayan 1143,50 m2"lik kısmının yenileme sonucu 106 ada 4 parsel sayılı taşınmaz olarak davacılar ve diğer paydaşlar adına tapuya kayıt edildiği, 106 ada 4 parsel sayılı taşınmazın 480 m2"lik kısmının Bayındırlık ve İskan Bakanlığınca 02/12/1986 tarihinde onanarak kesinleşen kıyı kenar çizgisi içerisinde kaldığı anlaşılmıştır.
    Tapu sicilinin önemi ve kişilerin bu sicile olan ... duygularını sağlamak bakımından Medeni Kanunun 1007. maddesi ile tapu sicilinin tutulmasından doğan bütün zararlardan Devletin sorumlu olacağı ilkesi benimsenmiştir. Bu sorumluluk asıl ve nesnel (objektif) bir sorumluluk olduğundan zarara uğrayan, zararının ödetilmesini doğrudan Devletten isteyebilir. Sicil tutma işleminden ya da bir işlemin yerine getirilmemiş olmasından kaynaklanan uyuşmazlıklarda Borçlar Kanununun haksız eylemden doğan sorumluluğa ilişkin kurallarının uygulanacağı da kuşkusuzdur.
    Tapu işlemleri, kadastro tespiti işlemlerinden başlayarak birbirini izleyen işlemler olup tapu kütüğünün oluşumu aşamasındaki kadastro işlemleri ile tapu işlemleri bir bütün oluşturduğundan, bu kayıtlarda oluşan hatalardan da Devlet, Medeni Kanunun 1007. maddesi gereğince kusursuz olarak sorumludur. Kusursuz sorumluluk, tapu siciline bağlı çıkarların ve mal varlığına ilişkin (ayni) hakların, yanlış tescil sonucu sicile ... ilkesi yönünden değişmesi ya da yitirilmesi, bu haklardan yoksun kalınması temeline dayanır. Çünkü sicillerin doğru tutulmasını üstlenen Devlet, sicillerdeki yanlış kayıtlardan doğan zararları ödemeyi de üstlenmektedir. Dayanaksız ya da hukuki duruma uymayan kayıtlar düzenlemek, taşınmazın niteliğinde yanlışlıklar yapmak da aynı kapsamda düşünülmüştür. Devletin kadastro işlemlerinden sorumluluğunun kapsamı Medeni Kanunun 1007. maddesi kapsamında düşünüldüğünde, eldeki davaya adli yargıda bakılması gerekir. Bu biçimde açılan davaların adli yargı yerinde görülmesi ve devletin zarar ile sorumlu olması gerektiğine ilişkin Yargıtay Hukuk Genel Kurulu"nun 18.11.2009 gün ve 2009/4-383-2009/517 sayılı kararı da gözönünde tutulduğunda mahkemece, işin esasına girilip taşınmazın niteliği ve zararın kapsamı belirlenerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yargı yolu nedeniyle davanın reddine karar verilmesi,
    Doğru görülmemiştir.
    Davacılar vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle HUMK"un 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 17/11/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.














    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi