Abaküs Yazılım
Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi
Esas No: 2022/2014
Karar No: 2022/1704
Karar Tarihi: 21.12.2022

BAM Hukuk Mahkemeleri Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi 2022/2014 Esas 2022/1704 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Ankara 12. Asliye Ticaret Mahkemesi'nde başlatılan itirazın iptali davasında, mahkeme kararıyla davanın görevsizlik nedeniyle usulden reddine karar verilmiştir. Davacı sigorta şirketi, sigortalısına ödediği trafik kazası hasar bedelini davalıdan tahsil etmek amacıyla rücüen tazminat davası açmıştır. Ancak davacı gerçek kişi olduğu için davada ticari bir yön bulunmamaktadır. Bu nedenle Ankara 12. Asliye Ticaret Mahkemesi, davada görevsizlik kararı vermiştir. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı'nda da belirtildiği gibi, sigortacının rücu davasının aynen sigortalı kimsenin sorumlu kişiye karşı açmış olduğu bir dava gibidir. Ancak bu durum, davada ticari bir nitelik bulunmadığı için Asliye Hukuk Mahkemeleri'nin görevine girmektedir. Bu nedenle, davalının istinaf başvurusu esastan reddedilmiştir.
Kanun Maddeleri:
- 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 4. ve 5. maddeleri
- Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı (22.03.1944 tarih, 37 Esas, 9 Karar sayılı)

T.C. Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21.Hukuk Dairesi 2022/2014 Esas 2022/1704 Karar
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
21.HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2022/2014
KARAR NO : 2022/1704

TÜRK MİLLETİ ADINA
KARAR


İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ : ANKARA 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 26/09/2022
NUMARASI : 2022/639 Esas 2022/733 Karar
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 10/01/2022
KARAR TARİHİ : 21/12/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 21/12/2022

Taraflar arasındaki itirazın iptali istemine ilişkin davanın yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın görevsizlik nedeniyle usulden reddine yönelik olarak verilen hükme karşı davalı vekilince süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalıya ait ... plakalı aracın, sigortalısına ait ... plakalı araca 09/09/2020 günü hız yaparak kasıtlı çarpması neticesinde maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, kaza ile ilgili ifade tutanağı da yer aldığını, davalının KTK uyarınca işleten olarak kabul edildiği için madde 85/1 ve 85/5’te yer alan düzenleme nedeniyle sorumluluk altında girdiğini, kaza nedeniyle hasar gören davacı şirkette sigortalı olan ... plakalı araçta 34.414,32-TL’lik hasar tespit edildiğini, aracın tamir masraflarının davacı şirketçe karşılandığını, yapılan ödemelerin dava ekinde yer aldığını, davacı şirket ilgili mevzuatın halefiyet/temlik hükümlerine göre ödediği tazminat miktarınca sigortalısının talep ve dava haklarına sahip olduğunu, bu rücu hakkını kullanan davacı şirketin, %100 kusurlu olan davalıya karşı Ankara 20. İcra Müdürlüğü’nün 2021/1157 Esas sayılı dosyası ile 28.01.2021 tarihinde ilamsız icra takibi başlattığını, bunun sonucunda davalı takibe, borca ve ferilerine 08.02.2021 tarihinde itiraz ettiğini, davalının itirazlarının haksız ve dayanaksız olduğunu belirterek tüm bu nedenlerle 34.414,32-TL asıl alacağa, ödeme tarihinden, takip tarihine kadar işlemiş faize ve borcun ferilerine yapılan itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; açılan davayı kabul etmediklerini, dava konusu kaza nedeni ile davalı şirketin aracında yüksek bedelli hasarın meydana geldiğini, ... A.Ş tarafından kasko sigortası kapsamında karşılandığını, karşı tarafın kötü niyetli olduğunu, her ne kadar dava dilekçesinde davalının kusurlu olduğu belirtilmişse de bu kusur oranının neye göre belirlendiğini, hangi tutanağın tutulduğu ve hangi bilirkişi tarafından kusur oranın belirlendiğinin belirtilmediğini, ... plakalı aracın zorunlu trafik sigorta şirketi ... A.Ş ve ... A.Ş'ye davanın ihbar edilmesini ve davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece; davacı sigorta şirketinin, sigortalısına ödemiş olduğu trafik kazasından kaynaklı hasar bedelini davalıdan rücuen tahsilini talep ettiği, Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kurulunun 22.03.1944 Tarih E. 37, K. 9, RG. 3.7.1944 sayılı kararında "Sigortacının sorumlu kişi aleyhine açacağı dâva, sigorta poliçesinden doğan bir dâva değildir. Bu nedenle, halefiyet dâvası bir ticarî dâva sayılamaz. Bu dâva, aynen sigortalı kimsenin sorumlu kişiye karşı açmış olduğu bir dâva gibidir. Sigortalının muhtelif mahkemelerde dâva açma hakkı varsa, aynı hak sigortacının halefiyet hakkına dayanan rücu dâvası için de söz konusudur" denildiği, eldeki davanın mutlak ya da nisbi ticari dava olmadığı, davacının sigortalısı olan dava dışı ...adına kayıtlı araç için kasko sigortasına dayanarak ödediği bedeli rücuen istediği, ...gerçek kişi olup davalı ile aralarındaki hukuki ilişkinin de ticari nitelikte olmadığı, bu durum karşısında dava dışı sigortalı gibi davacının da Asliye Hukuk Mahkemelerine dava açması gerektiği, mahkemelerinin iş bu uyuşmazlıkta görevli olmadığı, davanın açıldığı Ankara 42. Asliye Hukuk Mahkemesinin davaya bakmakla görevli olduğu, mahkemece karşı görevsizlik karar verileceği anlaşıldığından mahkemenin görevsizliği nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; ilk derece mahkemesinin kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu,
Tarafların tacir olduğunu, bu nedenle asliye ticaret mahkemesi görevli olduğunu, bu nedenlerle ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesini istemiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ
Dava; 6102 sayılı TTK'nın 1472.maddesi uyarınca sigorta şirketi tarafından sigortalısına ödediği tazminatın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Görev kamu düzenine ilişkin olup yargılamanın her aşamasında mahkemece kendiliğinden nazara alınması gerekir.
6102 Sayılı TTK'nın 4. maddesinde mutlak ticari davalar belirtilmiş, aynı yasanın 5/(1) bendinde de aksine hüküm bulunmadıkça dava olunan şeyin değerine veya tutarına bakılmaksızın asliye ticaret mahkemesi tüm ticari davalar ile ticari nitelikteki çekişmesiz yargı işlerine bakmakla görevli olduğu, 5/(3) bendinde asliye ticaret mahkemesi ile asliye hukuk mahkemesi ve diğer hukuk mahkemeleri arasındaki ilişkinin görev ilişkisi olduğu ve bu durumda göreve ilişkin usul hükümlerinin uygulanacağı şeklinde düzenleme yapılmıştır.
22/03/1944 tarih, 37 Esas, 9 Karar sayılı (03.07.1944 tarihli Resmi Gazetede yayınlanan) Yargıtay İçtihadı Birleştirme kararında "sigortacının halefiyete dayalı açtığı davanın aynen sigortalı kimsenin sorumlu kişiye karşı açmış olduğu bir dava gibidir. Sigortalının muhtelif mahkemelerde dava açma hakkı varsa, aynı hak sigortacının halefiyet hakkına dayanan rücu davası için de söz konusudur", denilmiştir.
Somut olaya gelince, davacı sigorta şirketinin sigortalısının gerçek kişi olduğu, gerçek kişiye ait kazaya karışan aracın ticari araç olmadığı gibi, dava konusu olayın haksız fiil niteliğinde olduğu, bu hale göre dava konusu kazanın tacirler arası haksız fiil niteliğinde olmadığı, davacının halefiyete dayalı olarak açtğı rucüen tazminat davasının ticari dava olmamasından ötürü açılan işbu davada Ankara 42. Asliye Hukuk Mahkemesi görevli olduğundan Ankara 12.Asliye Ticaret Mahkemesince 26/09/2022 tarihinde söz konusu davanın TTK'nın 4 ve 5.maddeleri gereğince ticari dava olmadığından bahisle vermiş olduğu karşı görevsizlik kararı yerindedir. Bu nedenle mahkemece verilen görevsizlik kararı usul ve yasaya uygundur (emsal mahiyette Yargıtay 17. Hukuk Dairesi'nin 10/05/2017 tarih 2016/11693 esas 2017/5307 karar sayılı içtihatı)
Tüm bu nedenlerle ilk derece mahkemesinin davanın görevsizlik nedeniyle usulden reddi yönündeki kararında herhangi bir isabetsizlik görülmediğinden davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiş ve takdiren aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK'nın 353/(1)-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Davalıdan alınması gerekli olan 80,70 TL harç peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
3-Davalı tarafça yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından taraflar yararına vekalet ücreti taktirine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK'nın 362/c maddesi uyarınca uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.21/12/2022

Başkan- Üye - Üye Zabıt Katibi


Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine göre UYAP sistemi üzerinden elektronik imza ile imzalanmıştır.

Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi