11. Ceza Dairesi Esas No: 2016/12173 Karar No: 2019/8647 Karar Tarihi: 03.12.2019
Sahte fatura kullanma - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2016/12173 Esas 2019/8647 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık hakkında sahte fatura kullanma suçuyla açılan dava sonucunda mahkumiyet kararı verildi. Ancak suç konusu faturaların gerçekliğinin tespiti için gerekli vergi raporları ve ilgili şirketler/mükellefler hakkında açılan davaların dosyaları eksik incelenmeden hüküm kurulduğundan mahkemenin kararı bozuldu. Ayrıca, avukatlık ücreti ve TCK'nın 53. maddesi ile ilgili Anayasa Mahkemesi iptali sonrası uygulamada yeniden değerlendirilmesi gerektiği belirtildi. Kanun maddeleri: 5237 sayılı TCK'nın 53. ve 1412 sayılı CMUK'nin 321. maddeleri.
11. Ceza Dairesi 2016/12173 E. , 2019/8647 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Sahte fatura kullanma HÜKÜM : Mahkumiyet
1-Sanık hakkında 2010 takvim yılında sahte fatura kullanma suçunu işlediği iddiasıyla açılan kamu davasında; sanığın, alımların gerçek olduğunu savunması karşısında, maddi gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde tespit edilmesi bakımından; suç konusu faturaları düzenleyen şirketler veya mükellefler hakkında hazırlanmış vergi tekniği raporlarının tamamının ilgili vergi dairesinden getirtilmesi; adı geçen şirket yetkilileri veya mükellefler hakkında sahte fatura düzenleme suçundan dava açılıp açılmadığının araştırılması; açılmış ise dava dosyalarının getirtilerek incelenmesi, özetinin duruşma tutanağına geçirilip, bu davayı ilgilendiren ve sahteliği belirleyen delillerin onaylı örneklerinin dava dosyasına intikal ettirilmesi; gerektiğinde faturaları düzenleyenler ile sanığa ait defter ve belgeler üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılarak, faturaların gerçek alım satım karşılığı olup olmadığının, mal ve para akışını gösteren sevk ve taşıma irsaliyeleri, teslim tesellüm belgeleri, bedellerinin ödendiğine ilişkin ticari teamüle uygun kanıtlama yeteneği olan geçerli ödeme belgeleri ve satıcının kasasına ya da banka hesabına girip girmediğinin tespiti ile faturaları düzenleyen şirketin yeterli üretimi, mal girişi ya da stoğu olup olmadığı da araştırılarak toplanan tüm delillerin sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerektiği gözetilmeden, eksik inceleme ile hüküm kurulması, 2- Kabule göre de; a)Sanığın mahkûmiyetine karar verildiği halde, kendisini vekil ile temsil ettiren katılan lehine, hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca maktu avukatlık ücretine hükmolunmaması, b)5237 sayılı TCK’nin 53. maddesine ilişkin uygulamanın, Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli, 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafii ve katılan vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 03.12.2019 tarihinde oy birliği ile karar verildi.