Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2011/17432
Karar No: 2013/1953

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2011/17432 Esas 2013/1953 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı, yaşlılık aylığına konulan haczin kaldırılması ve kesintilerin faiziyle iadesi talebiyle dava açmıştır. Ancak mahkeme, davayı reddetmiştir. Davacı vekili tarafından yapılan temyiz başvurusu üzerine, Yargıtay 10. Hukuk Dairesi, davacının yaşlılık aylığına konulan haczin kanuna aykırı olduğunu belirterek mahkeme kararını bozmuştur. Kararda, süresinde ödenmeyen amme alacağının cebren tahsil edilebileceği, ancak bu tahsilatın önce ödeme emri ile duyurulması gerektiği belirtilmiştir. Ayrıca, davacının sorumluluğunun belirlenmesi için şirketteki sıfatı ve borç tahakkuk dönemleri itibariyle araştırılması gerektiği vurgulanmıştır.
Kanun maddeleri:
- 6183 Sayılı Kanunun 54. maddesi: Süresinde ödenmeyen amme alacağı tahsil dairesince cebren tahsil olunur.
- 6183 Sayılı Kanunun 55. maddesi: Kamu alacağı için ödeme emri çıkarılmadan haciz uygulanması ve diğer cebren tahsil yollarına başvurulması kanuna aykırıdır.
- 5510 sayılı Kanunun 88. maddesi: Kurumun sigorta primleri ve diğer alacakları haklı bir sebep olmaksızın belirtilen sürelerde ödenmez ise, işverenlerin üst düzeydeki yönetici veya yetkilileri ile kanuni temsilcileri Kuruma karşı müştereken ve müteselsilen sorumludur.
10. Hukuk Dairesi         2011/17432 E.  ,  2013/1953 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :İş Mahkemesi


    Dava, davacının yaşlılık aylığına konulan haczin kaldırılması, kesintilerin faiziyle iadesi istemine ilişkindir.
    Mahkemece, ilamında belirtildiği şekilde davanın reddine karar verilmiştir.
    Hükmün, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
    Dava dışı .....A.Ş.’nin ödenmeyen prim borçlarından kaynaklanan Kurum alacaklarının tahsili amacıyla yapılan takip nedeniyle, ilgili ticaret mahkemesi kararı ile şirket hakkındaki tüm takip işlemlerinin durdurulduğundan, şirketin ortağı ve üst düzey yöneticisi olduğundan bahisle, 22.5.2009 tarihli haciz bildirisi üzerine davacının yaşlılık aylığına haciz konulduğu anlaşılmaktadır.
    6183 Sayılı Kanunun 54. maddesi hükmü uyarınca süresinde ödenmeyen amme alacağı tahsil dairesince cebren tahsil olunur. Amme borçlusunun borcuna yetecek miktarda mallarının haczedilerek paraya çevrilmesi de maddede belirtilen cebren tahsil şekillerinden birisidir. Bu bağlamda borçtan dolayı cebren tahsile geçmeden önce anılan Kanunun 55. maddesi hükmünde öngörülen bilgilerin tümünü içeren bir ödemeye çağrı yazısının “ödeme emri” nin tebliğ edilmesi yasal zorunluluktur. Bir başka ifade ile kamu alacağı için “ödeme emri” çıkarılmadan haciz uygulanması ve diğer cebren tahsil yollarına başvurulması kanuna aykırıdır.
    Somut olayda da; öncelikle anılan haciz yazısında belirtilen takip /takipler nedeniyle davacıya ödeme emri tebliğ edilip edilmediği, böylece şirketin borçları nedeniyle davacı hakkında kesinleşen bir icra takibinin bulunup bulunmadığı irdelenmelidir.
    Davacı hakkında kesinleşen bir icra takibinin bulunması halinde, "Kurumun sigorta primleri ve diğer alacakları haklı bir sebep olmaksızın bu Kanunda belirtilen sürelerde ödenmez ise kamu idarelerinin tahakkuk ve tediye ile görevli kamu görevlileri, tüzel kişiliği haiz diğer işverenlerin şirket yönetim kurulu üyeleri de dahil olmak üzere üst düzeydeki yönetici veya yetkilileri ile kanuni temsilcileri Kuruma karşı işverenleri ile birlikte müştereken ve müteselsilen sorumludur. " şeklindeki 5510 sayılı Kanunun 88. maddesi kapsamında, davacının sorumluluğuna gidilebilmesi için, şirketteki sıfatı, borç tahakkuk dönemleri itibariyle araştırılmalıdır.
    Mahkemece, belirtilen hukuki ve fiili durumlar gözetilmeksizin, eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmiş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
    O halde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 12.02.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.







    S.A.
    T.H. : Selin KAN

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi