21. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/10039 Karar No: 2017/650 Karar Tarihi: 07.02.2017
Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2016/10039 Esas 2017/650 Karar Sayılı İlamı
21. Hukuk Dairesi 2016/10039 E. , 2017/650 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İş Mahkemesi
Davacı, teslim ettiği ürün bedellerinden kesilen ilk tevkifatın Kuruma yatırıldığı tarihi takip eden aybaşından itibaren Tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğunun tespitine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme bozmaya uyarak ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir. Hükmün, taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
K A R A R
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı kanuni gerektirici nedenlere göre davacının tüm, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddine, 2- Dava, davacının teslim ettiği ürün bedellerinden ilk kesintinin Kuruma intikal ettiği tarihi takip eden aybaşından itibaren Tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğunun tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece, davacının 01/09/1997-31/12/1997 ve 01/07/2005-31/12/2007 tarihleri arasında Tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğunun tespitine karar verilmiştir. Yargıtay"ın ve giderek Dairemizin yerleşmiş kararları; Kurumun prim alacaklarını Bakanlar Kurulu kararı ile ürün bedellerinden tevkifat suretiyle tahsil etmesi halinde, Bağ-Kur’un prim ödenmesine rağmen, sigortalıyı re’sen kayıt ve tescil etmemesi, yasanın kendisine yüklediği re’sen tescil yükümlülüğüne aykırılık teşkil ettiğinden, prim tevkifatının yapıldığı tarihi izleyen aybaşından itibaren sigortalı olarak kabulü gerektiği yönündedir. İlk prim kesintisini izleyen yıllarda prim kesintisi veya ürün tesliminin gerçekleştiğinin belirlendiği durumlarda, bu yıllar için de tespit kararı verilmesi gerekmektedir. Tarım Bağ-Kur sigortalılığının temel koşulu 2926 sayılı Yasanın 2/1 ve 3/b maddelerinde belirtildiği gibi, tarımsal faaliyette bulunmaktır. Prim tevkifatına dayalı tespit davasında, salt ziraat odası ve kooperatif kaydı gibi belgelerin bulunması, davanın kabulü için yeterli değildir. Tarımsal faaliyetin sürdüğünün, faaliyete ilişkin olarak hangi tarımsal ürünlerin üretildiği, nereye satıldığı veya teslim edildiği gibi hususlar da somutlaştırılarak belirlenmelidir. Prim tevkifatı ve ürün tesliminin, iki yıla kadar olan süre dışında süreklilik arzettiği hallerde de, tarımsal faaliyetin sürekli olduğu kabul edilebilir. Somut olayda, davacının teslim ettiği ürün bedellerinden 1996/8. ay ve bunu takip eden 1997 yılında, yine 2006/8. ayda ve bunu takip eden 2007 yılında prim kesintisi yapıldığı, başkaca prim kesintisi veya ürün teslimi bulunmadığı halde Mahkemece davacının 01/09/1996-31/12/1997 ve 01/09/2006-31/12/2007 tarihleri arasında Tarım bağ-Kur sigortalısı olduğunun tespitine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olmuştur. Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı HMK"nın 370/2. maddesine uyarınca hüküm bozulmamalı düzeltilerek onanmalıdır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hüküm fıkrasında yer alan "01/07/2005" tarihinin silinerek yerine "01/09/2006" tarihinin yazılmasına ve hükmün bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, aşağıda yazılı temyiz harcının temyiz eden taraflardan davacıya yükletilmesine, 07/02/2017 gününde oybirliğiyle ile karar verildi.