
Esas No: 2022/1120
Karar No: 2022/8910
Karar Tarihi: 30.03.2022
Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2022/1120 Esas 2022/8910 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık, tehdit suçu sebebiyle 360 TL para cezasına çarptırılmıştır. Ancak, mükerrir kabul edildiği için cezanın hapis cezası şeklinde verilmesi gerektiği vurgulanmıştır. TCK'nın 58. maddesi, mükerrirlere özgü infaz rejimini ve denetimli serbestlik tedbirini düzenlemektedir. Sanığın adli para cezasına çarptırılması nedeniyle mükerrirlik hükümlerinin uygulanamayacağına yönelik sav, kanunsuz olarak nitelendirilmiştir.
"İçtihat Metni"
KARAR
Tehdit suçundan sanık ... hakkında basit yargılama usulü uygulanmak suretiyle yapılan yargılama sonunda, sanığın 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 106/1-2. cümle, 62/1, 52/2 ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 251/3. maddeleri gereğince 360,00 Türk lirası adli para cezası ile cezalandırılmasına, cezasının aynı Kanun'un 58. maddesine göre mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine ve cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına dair ... Asliye Ceza Mahkemesinin ... tarihli ve ... sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.
İstem yazısında; "Dosya kapsamına göre,
1-Benzer bir olaya ilişkin Yargıtay ...Ceza Dairesinin ... tarihli ve ...karar sayılı ilâmında belirtildiği üzere, anılan Mahkemesince sanık hakkındaki adlî para cezasının 5237 sayılı Kanun'un 58. maddesi uyarınca mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine ve cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına karar verilmiş ise de, sanık hakkında neticeten adlî para cezasına hükmedilmesi karşısında, tekerrür hükümlerinin uygulanmasına karar verilemeyeceğinin gözetilmemesinde,
Kabule göre de;
2- 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 58/1. maddesindeki "Önceden işlenen suçtan dolayı verilen hüküm kesinleştikten sonra yeni bir suçun işlenmesi halinde, tekerrür hükümleri uygulanır. Bunun için cezanın infaz edilmiş olması gerekmez." şeklindeki düzenleme ile aynı Kanun'un 58/3. maddesindeki "Tekerrür halinde, sonraki suça ilişkin kanun maddesinde seçimlik olarak hapis cezası ile adlî para cezası öngörülmüşse, hapis cezasına hükmolunur" şeklindeki düzenleme nazara alındığında, mahkemece mükerrir kabul edilen sanık hakkında anılan Kanun'un 106/1-2. cümle uyarınca hüküm kurulurken hapis cezasının seçilmesi gerektiğinin dikkate alınmamasında,
İsabet görülmemiştir." denilmektedir.
Hukuksal Değerlendirme:
5237 sayılı TCK'nın 106. maddesinde; "Bir başkasını, kendisinin veya yakınının hayatına, vücut veya cinsel dokunulmazlığına yönelik bir saldırı gerçekleştireceğinden bahisle tehdit eden kişi, altı aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Malvarlığı itibarıyla büyük bir zarara uğratacağından veya sair bir kötülük edeceğinden bahisle tehditte ise, mağdurun şikayeti üzerine, altı aya kadar hapis veya adlî para cezasına hükmolunur." hükmü bulunmaktadır.
Aynı Kanunun 58. maddesinin 6. fıkrasında "Tekerrür halinde hükmolunan ceza, mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilir. Ayrıca, mükerrir hakkında cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbiri uygulanır." 7. fıkrasında "Mahkûmiyet kararında, hükümlü hakkında mükerrirlere özgü infaz rejiminin ve cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbirinin uygulanacağı belirtilir." 8. fıkrasında "Mükerrirlerin mahkûm olduğu cezanın infazı ile denetimli serbestlik tedbirinin uygulanması, kanunda gösterilen şekilde yapılır." hükümleri yer almakta, aynı Kanunun 50. maddesinin 5. fıkrasında ise "Uygulamada asıl mahkumiyet, bu madde hükümlerine göre çevrilen para cezası veya tedbirdir." hükümlerine yer verilmektedir.
5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun’un 108. maddesinde düzenlenen mükerrirlere özgü infaz rejiminin, yalnızca hapis cezalarına ilişkin olduğu ve aynı Kanunun adli para cezalarının infaz yöntemini gösteren 106. maddesinde de mükerrirlikle ilgili bir düzenlemeye yer verilmediği görülmektedir.
TCK'nın “Suçta tekerrür ve özel tehlikeli suçlular” başlıklı 58. maddesinin 3. fıkrasında; “Tekerrür hâlinde, sonraki suça ilişkin kanun maddesinde seçimlik olarak hapis cezası ile adlî para cezası öngörülmüşse, hapis cezasına hükmolunur” düzenlemesine yer verilmiştir.
Buna göre, hapis ve adli para cezasının seçenek yaptırım olarak düzenlendiği suçlarda, hakimin takdir hakkı olmasına rağmen, sanığın mükerrir olması durumunda kanun koyucu hakime takdir hakkı bırakmamış, temel cezanın türünü bizzat kendisi belirlemiştir.
İnceleme konusu somut olayda; Yerel Mahkemece, sanığın mükerrir olması nedeniyle TCK'nın 58/3. maddesi gereği tehdit (TCK 106/1-2. cümle) suçundan düzenlenen seçenek yaptırımlardan hapis cezası tercih edilerek hüküm kurulması gerekirken, adli para cezası seçilerek hüküm kurulması ile adli para cezası tercih edilmesine rağmen mükerrirlere özgü infaz rejimi ve cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbirinin uygulanmasına karar verilmesi hukuka aykırıdır.
Sonuç ve Karar:
Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın kanun yararına bozma isteği doğrultusunda düzenlediği tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden,
1- Tehdit suçundan sanık ... hakkında, ... Asliye Ceza Mahkemesi'nin ... tarihli ve ... sayılı kararının, 5271 sayılı CMK'nın 309. maddesi uyarınca aleyhe sonuç doğurmamak üzere BOZULMASINA, dosyanın Adalet Bakanlığına gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, ... tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.