Abaküs Yazılım
21. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/10699
Karar No: 2017/632
Karar Tarihi: 06.02.2017

Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2016/10699 Esas 2017/632 Karar Sayılı İlamı

21. Hukuk Dairesi         2016/10699 E.  ,  2017/632 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İş Mahkemesi




    Davacı, kendisinden yapılan Bağ-Kur prim kesintilerine ilişkin belgelerin davalı Kurum arşivlerinde olduğundan bu belgelerin istenilmesine, Tarım Bağ-Kur sigortalılık sürelerinin belirlenmesine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
    Hükmün taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.

    K A R A R

    Davacı, 2926 sayılı Kanun’a göre Tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğunun tespitini istemiştir.
    Mahkemece; davacının sigortalı hizmet görülen günleri dışında 01.04.1994 – 31.12.1994 tarihleri arasında Tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğunun tespitine, davacının fazlaya ilişkin talebinin reddine karar verilmiştir.
    Dosyadaki kayıt ve belgelerden; davacının 21.04.2011 tarihinde davalı Kurum"dan, 1994 yılındaki kesintisine istinaden Tarım Bağ-Kur sigortalısı olarak tescilini talep ettiği, davalı Kurum tarafından 1994/Ekim ayındaki prim kesintisine istinaden 01.11.1994 tarihi itibari ile tescil edildiği, ancak beş yılı aşan prim borcu nedeni ile sigortalılığının aynı tarih itibari ile durdurulduğu, ayrıca dilekçesi gereği sigortalılığının 21.04.2011 tarihinden yeniden başlatıldığı, davacının 31.03.1994 tarihinden beri devam eden kooperatif kaydı ile 07.10.1994 tarihinden beri devam eden ziraat odası kaydı bulunduğu, aralarında muhtarlarında bulunduğu tanıklar tarafından davacının önceden beri tarım ile uğraştığının beyan edildiği, mahkemece; davacının kooperatif kaydı başlangıç kabul edilerek sadece 1994/Ekim ayında kesinti bulunduğunun kabulü ile sonuca gidildiği, ancak ... Gayrimenkul AŞ"dan davacının prim kesintisinin bulunup bulunmadığının sorulmadığı, davacının sicil dosyasından, davalı Kurum tarafından, davacının prim kesintilerinin tespiti için... Alkollü İçkiler San. ve Tic. AŞ"den davacının 1994 – 2003 yılları arasındaki prim kesintilerine ilişkin listenin tam olarak okunamadığı bildirilerek, davacının ürün satıp satmadığı, satmışsa kesintisi listesinin bildirilmesi istenildiği ve şirket cevabı da dosyada bulunmadığı halde, mahkemece... Alkollü İçkiler San. ve Tic. AŞ"den de davacının prim kesintisinin bulunup bulunmadığının sorulmadığı anlaşılmaktadır.
    Davanın yasal dayanağını oluşturan 2926 sayılı Kanun’da, 506 sayılı Kanun’un 79. maddesindeki gibi, geçmiş Tarım Bağ-Kur hizmetlerinin tespitine ilişkin bir düzenleme mevcut değildir. Anılan kanunun 5. maddesinde, 7. maddede belirtilen süre içinde kayıt ve tescillerini yaptırmayan sigortalıların hak ve yükümlülüklerinin, kayıt ve tescil edildikleri tarihi takip eden aybaşından itibaren başlayacağı belirtilmiştir. Kanunun 10. maddesindeki kayıtlar Kurum tarafından yapılacak olan tescil işlemleri için uygulama alanı bulmaktadır.
    Yargıtay"ın ve giderek Dairemizin yerleşmiş kararları; Kurumun prim alacaklarını Bakanlar Kurulu kararı ile ürün bedellerinden tevkifat suretiyle tahsil etmesi halinde, Bağ-Kur’un prim ödenmesine rağmen, sigortalıyı re’sen kayıt ve tescil etmemesi, yasanın kendisine yüklediği re’sen tescil yükümlülüğüne aykırılık teşkil ettiğinden, prim tevkifatının yapıldığı tarihi izleyen aybaşından itibaren sigortalı olarak kabulü gerektiği yönündedir.
    İlk prim kesintisini izleyen yıllarda prim kesintisi veya ürün tesliminin gerçekleştiğinin belirlendiği durumlarda, bu yıllar için de tespit kararı verilmesi gerekmektedir.
    Tarım Bağ-Kur sigortalılığının temel koşulu 2926 sayılı Kanun’un 2/1 ve 3/b maddelerinde belirtildiği gibi, tarımsal faaliyette bulunmaktır. Prim tevkifatına dayalı tespit davasında, salt ziraat odası ve kooperatif kaydı gibi belgelerin bulunması, davanın kabulü için yeterli değildir. Tarımsal faaliyetin sürdüğünün, faaliyete ilişkin olarak hangi tarımsal ürünlerin üretildiği, nereye satıldığı veya teslim edildiği gibi hususlar da somutlaştırılarak belirlenmelidir. Prim tevkifatı ve ürün tesliminin, iki yıla kadar süreklilik arz ettiği hallerde de tarımsal faaliyetin sürekli olduğu kabul edilebilir.
    Prim kesintisinin bulunmadığı yıllarda, tarımsal faaliyetin saptanması bakımından, ürünlerin ne şekilde değerlendirdiğini ortaya koymak, davacının tarımsal faaliyete elverişli taşınmazlarının bulunup bulunmadığını araştırmak, tarımsal faaliyetin taşınmazların kiralanması suretiyle yürütüldüğü iddia ediliyor ise, bu konuda taşınmazların kimden, hangi yıllar için kiralandığı, hangi tarımsal ürünlerin üretimi için faaliyette bulunulduğu, kiralayan kişinin Tarım Bağ-Kur sigortalılığının bulunup bulunmadığı, kiracının kiralama yoluyla tarımsal faaliyetini yürütmeye elverişli tarımsal alet edevatının bulunup bulunmadığı gibi ayrıntılı araştırma yapmak, gerektiğinde tarımsal faaliyetin yapıldığı iddia edilen dönemdeki muhtar ve azaların bilgilerine başvurmak, özetle, tarım faaliyetinin devam edip etmediğini hiçbir kuşku ve duraksamaya yer vermeyecek şekilde ortaya koymak ve sonucuna göre hüküm kurmak gerekir.
    Somut olayda; davacının başkaca prim kesintisinin bulunup bulunmadığı yeterince araştırılmadan sonuca gidilmesi, sigortalılık başlangıç tarihinin de ilk prim kesintisinin bulunduğu tarihi takip eden aybaşından itibaren başlatılması gerekirken, davacının kooperatif kaydının başladığı tarih esas alınarak belirlenmesi isabetsiz olmuştur.
    Mahkemece yapılacak iş; davacı tarafından, 1994 yılından itibaren, Şanlıurfa Tekel Suma Fabrikası"na, kapandığı 2003 yılına kadar ürün satıldığı beyan edildiğinden; davacının söz konusu tarihler arasında prim kesintisi bulunup bulunmadığı hususunda araştırma yaparak, davalı Kurum"dan ve özellikle ... Gayrimenkul AŞ"den ve... Alkollü İçkiler San. ve Tic. AŞ."den, davacının başkaca prim kesintisi bulunup bulunmadığını sorarak toplanan delliler değerlendirilmek sureti ile varılacak sonuca göre karar vermekten ibarettir.
    Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
    O halde, tarafların bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine
    06.02.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi