2. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/20359 Karar No: 2017/1495
Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2016/20359 Esas 2017/1495 Karar Sayılı İlamı
2. Hukuk Dairesi 2016/20359 E. , 2017/1495 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Kaldırılması
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilerek; temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmekle; duruşma için belirlenen 14.02.2017 günü temyiz eden davacı ... geldi. Vekili gelmedi. Karşı taraf davalı ... ve vekili gelmedi. Gelenin konuşması dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü. Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı, kendi çocuğu olduğunu iddia ettiği, evlilik dışında doğan ve velayeti davalı annede bulunan (TMK m. 337/1) 25.03.2005 doğumlu Cengizhan"ın velayetinin kaldırılarak kendisine verilmesini talep etmiş, mahkemece " evlilik dışı dünyaya gelen çocuk ile baba olduğunu iddia eden davacı arasında soy bağı kurulmadığı" gerekçesiyle dava şartı ve hukuki yarar yokluğundan davanın reddine karar verilmiştir. Anne ve babanın, deneyimsizliği, hastalığı, başka bir yerde bulunması veya benzeri sebeplerle velayet görevini gereği gibi yerine getirememesi; ana ve babanın çocuğa yeterli ilgiyi göstermemesi veya ona karşı yükümlülüklerini ağır biçimde savsaklamaları halinde hakim velayet hakkını kaldırabilir (TMK m. 348). Davacının talebi velayetin kaldırılmasını da içermektedir. Velayetin kaldırılmasına ilişkin dava ilgisi olan her kişi tarafından açılabilir. Velayetin kaldırılması davasında davalı anne ve küçük çocuk arasında menfaat çatışması vardır. Çocuk Haklarının Kullanılmasına İlişkin Avrupa Sözleşmesinin 4. ve 9. maddeleri ve Türk Medeni Kanununun 426/2. maddesi gereğince çocuğu bu davada temsil etmek üzere temsil kayyımı atanması için vesayet makamına ihbarda bulunulması, açılan davanın sonucunun beklenilmesi, çocuğu temsilen kayyımın davaya katılımının sağlanarak, gösterdiği takdirde tarafların ve kayyımın delillerinin toplanıp sonucu uyarınca bir karar verilmesi gerekirken, bu yön üzerinde durulmadan, davanın velayetin değiştirilmesine ilişkin olduğu kabul edilerek yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, bozma sebebine göre sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 14.02.2017 (Salı)