20. Ceza Dairesi 2019/1427 E. , 2019/7319 K.
"İçtihat Metni"
Yüksek Adalet Bakanlığı"nın, kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan sanık ... hakkındaki Antalya 3. Ağır Ceza Mahkemesi"nin 17/07/2017 tarihli ve 2017/1016 değişik iş sayılı kararının kanun yararına bozulması istemi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nca 27/05/2019 tarihli ihbar yazısı ekinde dosyanın Dairemize gönderildiği anlaşıldı.
Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
A-)Konuyla İlgili Bilgiler:
1- Sanık ... hakkında, uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan Antalya Cumhuriyet Başsavcılığı"nın 18/06/2015 tarihli, 2015/16166 soruşturma, 2015/13812 esas ve 2015/974 sayılı iddianamesi ile sanığın TCK’nın 188/3-5, 53, 54 ve 58. maddeleri uyarınca cezalandırılması istemiyle kamu davası açıldığı,
2- Yapılan yargılama sonucunda Antalya 2. Ağır Ceza Mahkemesi"nin 23/05/2017 tarihli, 2015/288 esas ve 2017/125 sayılı kararı ile; sanığın eyleminin kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçunu oluşturduğu kabul edilerek sanığın TCK’nın 191/1 ve 62. maddeleri uyarınca 1 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ve TCK’nın 191/8. maddesi yollamasıyla CMK’nın 231/5. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği, sanık ... ve dosyanın diğer sanıkları olan Halit Şimşek ve Mehmet Cuya’nın müşterek müdafii Av. Hatice Can Balakan tarafından, üç sanığın da ismini belirtilmek suretiyle 26/05/2017 tarihinde istinaf süre tutum dilekçesi verildiği, sanık müdafiinin 11/07/2017 tarihinde verdiği gerekçeli istinaf dilekçesinde sadece Mehmet Cuya yönünden istinaf talebinde bulunduğu, Antalya 2. Ağır Ceza Mahkemesi"nce sanık müdafii tarafından sunulan istinaf süre tutum talebinin itiraz olarak kabul edildiği ve itirazın reddine karar verilerek dosyanın mercii Antalya 3. Ağır Ceza Mahkemesi"ne gönderildiği,
3- İtirazı inceleyen mercii Antalya 3. Ağır Ceza Mahkemesi"nin kanun yararına bozma istemine konu 17/07/2017 tarihli ve 2017/1016 Değişik iş sayılı kararı ile; “itirazın kabulüne ve Antalya 2. Ağır Ceza Mahkemesi"nce sanık ... hakkında 23/05/2017 tarih ve 2015/288 esas, 2017/125 karar sayılı ilamı ile verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kaldırılmasına” kesin olarak karar verildiği,
4- Sanık müdafiinin 19/11/2018 tarihli dilekçesi ile; sanık ... yönünden karara itiraz etmediklerini,sadece sanık Mehmet Cuya yönünden istinaf yoluna başvurduklarını belirterek kanun yararına bozma yoluna gidilmesinin talep edildiği, Antalya Cumhuriyet Başsavcılığı"nca kanun yararına bozma yoluna gidilmemesi görüşü ile fezleke düzenlendiği,
Anlaşılmıştır.
B-)Kanun Yararına Bozma İstemi:
Kanun yararına bozma istemi ve ihbar yazısında;
“Uyuşturucu madde bulundurmak suçundan sanık ..."ın, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 191/1 ve 62. maddeleri gereğince 1 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 231/5. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair Antalya 2. Ağır Ceza Mahkemesi"nin 23/05/2017 tarihli ve 2015/288 esas, 2017/125 sayılı kararına karşı yapılan itirazın kabulü ile hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kaldırılmasına ilişkin, Antalya 3. Ağır Ceza Mahkemesi"nin 17/07/2017 tarihli ve 2017/1016 değişik iş sayılı kararını kapsayan dosya sûreti incelendi.
Dosya aslı diğer sanıklar tarafından istinaf talebinde bulunulması üzerine Antalya Bölge Adliye Mahkemesi"ne gönderildiğinden, onaylı dosya sûreti üzerinden yapılan incelemede,
Dosya kapsamına göre merciinin itirazın kabul gerekçesine konu 26/05/2017 tarihli dilekçenin sanık hakkında hükmolunan mahkûmiyete ilişkin gerekçeli istinaf dilekçelerini sunmak üzere verilen süre tutum dilekçesi olup, gerek sanık gerekse sanık müdafii tarafından hükmolunan hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararına yönelik herhangi bir itiraz bulunmadığı gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmemiştir.” denilerek 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 309. maddesi uyarınca Antalya 3. Ağır Ceza Mahkemesi"nin 17/07/2017 tarihli ve 2017/1016 değişik iş sayılı kararının bozulması istenilmiştir.
C-) Konunun Değerlendirilmesi:
Sanık ... hakkında “uyuşturucu madde ticareti yapma” suçundan açılan kamu davasında yapılan yargılama sonucunda Antalya 2. Ağır Ceza Mahkemesi"nin 23/05/2017 tarihli ve 2015/288 esas, 2017/125 sayılı kararı ile sanığın eyleminin “kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma” suçunu oluşturduğu kabul edilerek , 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 191/1 ve 62. maddeleri gereğince 1 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 191/8. maddesi yollaması ile 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 231/5. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği, sanık müdafii tarafından verilen istinaf süre tutum talebinin hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına itiraz olarak kabul edilmesi üzerine Antalya 3. Ağır Ceza Mahkemesi"nin 17/07/2017 tarihli ve 2017/1016 değişik iş sayılı kararı ile itirazın kabulüne ve hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kaldırılmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
Dosya aslı,dosyanın diğer sanıkları tarafından istinaf talebinde bulunulması üzerine Antalya Bölge Adliye Mahkemesine gönderildiğinden, onaylı dosya sûreti üzerinden yapılan inceleme yapılmıştır.
Dosya kapsamına göre merciin itirazın kabul gerekçesine konu 26/05/2017 tarihli istinaf süre tutum dilekçesinde kararın tümüne yönelik sanıklar ..., Halit Şimşek ve Mehmet Cuya lehine istinaf talebinde bulunulduğu, sanık müdafiinin 11/07/2017 tarihli gerekçeli istinaf dilekçesinde sadece Mehmet Cuya yönünden istinaf sebeplerinin belirtildiği,ancak diğer sanıklar yönünden istinaf isteminden vazgeçildiğine yönelik bir ibarenin bulunmadığı, istinaf isteminden sanık ... yönünden vazgeçildiğine ilişkin başkaca bir beyan ve dilekçenin de bulunmadığı, bu nedenle sanık ... yönünden de hükmü istinaf etmiş sayılması gerektiği, sanık müdafiinin dilekçesinde kanun yolunu yanlış göstermesinin CMK’nın 264. maddesinde yer alan “(1) Kabul edilebilir bir başvuruda kanun yolunun veya merciin belirtilmesinde yanılma,başvuranın haklarını ortadan kaldırmaz (2) Bu halde başvurunun yapıldığı mercii,başvuruyu derhal görevli ve yetkili olan mercie gönderir” düzenlemesi karşısında;sanık müdafiinin sanık ... yönünden de kanun yoluna başvurduğunun kabulü gerekeceği,
Ancak;
Sanık hakkında, Antalya 2. Ağır Ceza Mahkemesi"nin 23/05/2017 tarihli ve 2015/288 esas, 2017/125 sayılı kararı ile, sanığın eyleminin “kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma”suçunu oluşturduğu gerekçesiyle 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/8.maddesindeki düzenleme uyarınca, 5271 sayılı Ceza Muhakemeleri Kanunu’nun 231.maddesindeki koşullar aranmaksızın hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği,
28/06/2014 tarihli ve 29044 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Türk Ceza Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 68. maddesi ile 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 191. maddesi yeniden düzenlenmiş olup, anılan maddenin 8. fıkrasında “Bu Kanunun; a) 188 inci maddesinde tanımlanan uyuşturucu veya uyarıcı madde imal ve ticareti, b) 190 ıncı maddesinde tanımlanan uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanılmasını kolaylaştırma, suçundan dolayı yapılan kovuşturma evresinde, suçun münhasıran bu madde kapsamına girdiğinin anlaşılması hâlinde, sanık hakkında bu madde hükümleri çerçevesinde hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilir.” şeklindeki düzenleme dikkate alındığında, 5271 sayılı Kanun’un 231/6. maddesinde belirtilen şartlar aranmaksızın sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesinin yasal bir zorunluluk olduğu, bu nedenle Antalya 2. Ağır Ceza Mahkemesi"nin 23/05/2017 tarihli ve 2015/288 esas, 2017/125 sayılı kararının kanuna uygun olduğu anlaşıldığından, mercii Antalya 3. Ağır Ceza Mahkemesince itirazın reddine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden 17/07/2017 tarihli ve 2017/1016 değişik iş sayılı kararı ile CMK’nın 231. maddesindeki hükmün açıklanmasının geri bırakılması şartlarının gerçekleşmediği gerekçesiyle itirazın kabulüne karar verilmesi kanuna aykırı olup kanun yararına bozma istemi değişik gerekçe ile yerinde görülmüştür.
D-)Karar:
Açıklanan nedenlere göre; Antalya 3. Ağır Ceza Mahkemesi"nin 17/07/2017 tarihli ve 2017/1016 değişik iş sayılı kararının 5271 sayılı CMK"nın 309. Maddesinin 3. fıkrası gereğince değişik gerekçe ile kanun yararına BOZULMASINA, aynı Kanun"un 309. maddesinin 4. fıkrasının (a) bendi uyarınca gerekli işlemin yapılması için, dosyanın Adalet Bakanlığı"na iletilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"na gönderilmesine,
18/12/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.