5. Hukuk Dairesi Esas No: 2012/1185 Karar No: 2012/7202 Karar Tarihi: 09.04.2012
Yargıtay 5. Hukuk Dairesi 2012/1185 Esas 2012/7202 Karar Sayılı İlamı
5. Hukuk Dairesi 2012/1185 E. , 2012/7202 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın yol olarak tapudan terkini davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi davacı idare vekili yönünden verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup iş anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R – Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın yol olarak tapudan terkini istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davacı idare vekilince temyiz edilmiştir. Bilirkişi incelemesi sonucu taşınmaz üzerindeki yapının bedelinin resmi birim fiyatları uygulanıp yıpranma payı da indirilmek suretiyle tespiti doğru ise de, arsa niteliğindeki taşınmaza emsal karşılaştırması yaparak değer belirleyen rapor zemin bedeli yönünden geçersizdir. Şöyle ki; Bilirkişi kurulunca emsal olarak alınan satış, üzerinde yapı bulunan taşınmazın bağımsız bölüm satışı olduğu gibi, satış değeri değerlendirme tarihine endekslendikten sonra emsal taşınmazın dava konusu taşınmazdan 14 kat daha değerli olduğu belirtilerek taşınmaza değer biçilmiştir. Dava konusu taşınmaz ile emsal alınan taşınmazın nitelikleri farklı olduğu gibi dava konusu taşınmazdan 14 kat daha değerli olan bir taşınmazın emsal olarak kabul edilmesi de mümkün değildir. Bu nedenle taraflara, dava konusu taşınmaza yakın bölgelerden ve yakın zaman içinde satışı yapılan benzer yüzölçümlü emsalleri bildirmeleri için imkan tanınması, lüzumu halinde resen emsal celbi yoluna gidilmesi ve bu emsallere göre değer biçilmesi için yeniden oluşturulacak bilirkişi kurulu eşliğinde keşif yapılarak alınacak rapor sonucuna göre karar verilmesi gerektiği düşünülmeden, geçersiz rapora göre hüküm kurulması, Doğru görülmemiştir. Davacı idare vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde ödeyene iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 09.04.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.