13. Hukuk Dairesi 2016/29570 E. , 2018/10689 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün davalı avukatınca duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davalı vekili avukat ...ile davacı vekili avukat ..."nin gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanılmış ve hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra karar için başka güne bırakılmıştı. Bu kez temyiz dilekçesinin süresinde olduğu saptanarak dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
K A R A R
Davacı, davalı ile 11.06.2010 tarihinde, dava dışı ... A.Ş. tarafından hazırlanan ve 2010 yılında ... ekranında gösterime giren Kanıt dizisinde rol almasını sağlamak için aracılık sözleşmesi imzalandığını, bu sözleşmeye göre oyuncu olan davalıya adı geçen dizide rol almasını sağladığını, oyuncunun borcunun ise sözleşmede kararlaştırılan ücreti ödemek olduğunu, davalının TV dizisinin 13 ile 36. bölümler arasında hak ettiği ve davalı tarafından ödenmeyen ücretlerin tahsili için başlattığı takibin iptali için ... 8. Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 2011/459 Esas sayılı dosyasında menfi tespit davası açtığını, bu davada arcılık sözleşmesi geçerli kabul edilerek 23 bölüm için toplam ücret alacağı 11.500,00TL kabul edilerek davalının bu miktar yönünden borçlu olduğuna karar verildiğini, bu kararın kesinleştiğini, sözleşme gereği ödenen 36. bölümden sonraki bölümler nedeniyle de hizmet bedeli ödenmediğinden davalı hakkında icra takibi başlattığını, davalının haksız yere takibe itiraz ettiğini ileri sürerek; itirazın iptaline ve %40 icra inkar tazminatına hükmedilmesini istemiştir.
Davalı, davacının dizinin 9. bölümünden sonra diziden ayrıldığını, sonrasında da bir hizmet sunmadığını, takibe dayanak faturaların da usulsüz olduğunu savunarak davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın kabulüne, davalının ... 32. İcra Dairesi"nin 2014/5489 Esas sayılı icra takibine yapmış olduğu itirazın iptali ile, 38.581,00TL asıl alacağa takip tarihinden itibaren yasal faizi işletilmek suretiyle takibin devamına, asıl alacak üzerinden %40 icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dava, taraflar arasında imzalanan 11.6.2010 tarihli aracılık sözleşmesinden kaynaklı davalı oyuncunun yer aldığı dizinin 37-91 bölümlerine ilişkin ödenmeyen ücretin tahsili amacıyla başlatılan takibe vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Taraflar arasında imzalanan sözleşmenin 5. maddesinde oyuncunun belgesel dramadaki görevine devam ettiği sürece ... A.Ş. ile imzaladığı sözleşme uyarınca elde edeceği tüm gelirin %20"sini aracıya hiçbir ihtirazi kayıt ileri sürmeksizin ödeyeceği, ödemelerin anılan dizideki rolü devam ettiği sürece yapılacağı, 6.1. maddesinde ise sözleşmenin belgesel drama çekimlerinin devam ettiği sürece devam edeceği düzenlenmiştir. Davalı oyuncunun davaya konu edilen 37-91 bölümlere ilişkin dizideki oyunculuk görevinin devam ettiği hususunda taraflar arasında bir ihtilaf olmamakla birlikte, mahkemenin kabulü de bu yöndedir. Ancak mahkemece, dava dışı ... A.Ş."nin 6.4.2016 tarihli cevabi yazısında belirtilen bölüm ücretleri dikkate alınarak hesaplama yapılmış olup, davacının 44.690,20TL alacağı bulunduğu kabul edilerek taleple bağlı kalınarak davanın kabulüne karar verilmiştir. Dosyanın incelenmesinde davacı tarafından başlatılan icra takibine dayanak faturalarda davacı, bölüm ücretlerine ilişkin ne kadar ücret talep ettiğini belirtmiş olup, davacının talep ettiği miktarlar davacı açısından bağlayıcıdır. Bu kapsamda hesaplamada faturalarda belirtilen bölüm ücretleri ile bağlı kalınmalıdır. O halde, mahkemece, gerekli görülürse bilirkişiden de rapor alınarak, davacının faturalarda belirttiği bölüm ücretlerine ilişkin talebi aşılmadan bir hesaplama yapılıp, sonucuna uygun bir karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeye dayalı yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
2-Bozma nedenine göre davalının sair temyiz itirazlarının bu aşmada incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, 2 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalının sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, 1.630,00 TL duruşma avukatlık parasının davacıdan alınarak davalıya ödenmesine, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 14/11/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.