Abaküs Yazılım
6. Daire
Esas No: 2021/10303
Karar No: 2022/357
Karar Tarihi: 18.01.2022

Danıştay 6. Daire 2021/10303 Esas 2022/357 Karar Sayılı İlamı

Danıştay 6. Daire Başkanlığı         2021/10303 E.  ,  2022/357 K.

    "İçtihat Metni"

    T.C.
    D A N I Ş T A Y
    ALTINCI DAİRE
    Esas No : 2021/10303
    Karar No : 2022/357

    TEMYİZ EDEN (DAVALI) : ...Bakanlığı - ...
    VEKİLİ : ..., Hukuk Müşaviri (E-Tebligat)

    KARŞI TARAF (DAVACI) : ...Madencilik İnşaat Nakliyat Petrol Tekstil Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti.
    VEKİLİ : Av. ...

    İSTEMİN KONUSU : .... İdare Mahkemesinin ...tarih ve E:..., K:...sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

    YARGILAMA SÜRECİ :
    Dava konusu istem: Mersin İli, Toroslar İlçesi, ...Mahallesi'nde yer alan (dava konusu işlemde ve İdare Mahkemesi kararında "Çelebi Köyü" şeklinde yazılmıştır.) İR:...ruhsat numaralı sahada davacı şirket tarafından yapılması planlanan "II-A Grubu Kalker Ocağı Kapasite Artışı" projesi ile ilgili olarak Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Çevresel Etki Değerlendirmesi, İzin ve Denetim Genel Müdürlüğünce verilen ...tarih ve ...sayılı "ÇED Olumsuz" kararının iptali istenilmiştir.

    İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Temyize konu kararda; mahallinde yaptırılan keşif ve bilirkişi incelemesi neticesinde düzenlenen bilirkişi raporu ile dosyada yer alan bilgi ve belgelerin birlikte değerlendirilmesinden; dava konusu projeye ilişkin ÇED sürecinin mevzuata uygun şekilde yürütüldüğü, kapasite artışı yapılması teklif edilen alanda önemli flora ve fauna elemanlarının olmadığı, alanın tarım ve ormancılık faaliyetleri yapmaya müsait olmadığı, proje alanı ve çevresinin jeolojik formasyonlar açısından riskli bir bölge olmadığı, projede belirtilen önlemlerin alınması ile proje alanı ve çevresi için heyelan, sel açısından riskli bir durumun söz konusu olmayacağı, Mersin Büyükşehir Belediye Başkanlığına ait hafriyat toprağı, inşaat ve yıkıntı atıkları depolama ve dolgu alanı ile proje alanının çakışan kısımlarının bulunmadığı, ilk yapılan başvuruda Nihai ÇED Alanı-1 sınırlarının 0,53 ha azaltıldığı, Büyükşehir Belediyesince yapılması planlanan hafriyat alanının dava konusu alanın dışında kaldığı, keşif esnasında yapılan incelemede de anılan hafriyat alanında herhangi bir faaliyetinin bulunmadığı, kaldı ki ÇED raporunda, bu konuya ilişkin gerekli önlemlerin alınacağının ifade edildiği, dolayısıyla bu durumun dava konusu faaliyet için herhangi bir engel teşkil etmeyeceği, nihai ÇED raporunda, dava konusu projenin faaliyete geçmesi ile oluşabilecek çevresel etkiler (toz, hava, gürültü, titreşim vb.) açısından yapılan tespitler ve alınan tedbirlerin proje için yeterli özellik taşıdığı, ÇED raporunda belirtilen etkilerin yasal sınırlar içerisinde kaldığı, ÇED raporunda yazılı olan tedbirlerin uygulanabilir nitelikte olduğu, dolayısıyla alınacak tedbirlerle projenin çevresindeki tesislere (yörük çadırı ve ağılı, yörükler tarafından kullanılan hayvancılık çadırları, tarımsal faaliyet için kullanılan kulübe, sera, termal otel inşaatı, bağ evleri) herhangi bir olumsuz etkisinin olmayacağı; öte yandan 16.08.2018 tarihli "İl Kültür Turizm Müdürlüğü Arazi İnceleme Raporu"nda, ...ada, ...nolu parsele 626,79 metre mesafede ruhsatlı termal su kuyusunun mevcut olduğu, termal su kuyusunun ocak sahasına yaklaşık 800 metre mesafede olduğu belirtilmişse de, anılan raporda dava konusu ocak alanlarının söz konusu otel ve termal su kuyusuna herhangi bir olumsuz etkisinin olduğuna dair bir belirleme yapılmadığı gibi, yapılan incelemede aradaki mesafe gözetildiğinde, dava konusu ocak alanlarının termal otele herhangi bir olumsuz etkisinin olmayacağı; projenin gerçekleştirileceği bölgede bulunan tüm ocakların bir arada çalışmaya başlamaları halinde çevre üzerindeki etkilerinin yasal sınırlar içinde kaldığı, tüm bu projelerin birbiriyle etkileşim içinde olmadıkları, ÇED raporunda bu hususa ilişkin değerlendirme yapıldığı, bu hususta verilen taahhütlerin yeterli olduğu görülmüş olup, nihai ÇED raporunun bilimsel ve teknik açıdan uygun olduğu ve bahse konu nihai ÇED raporunda belirlenen olası çevresel etkilerin yine aynı rapor kapsamında belirlenen ve taahhüt edilen koruma ve önleme tedbirleri alınarak ortadan kaldırılabileceği, kaldı ki, sonraki süreçte yapılacak izleme ve kontrol faaliyetlerinin sonucunda da nihai ÇED raporu sürecinde verilen taahhütlere uyulmadığının tespit edilmesi halinde ilgili mevzuat uyarınca gerekli cezai müeyyidelerin uygulanabileceğinin de açık olduğu hususları birlikte dikkate alındığında, dava konusu "ÇED Olumsuz" kararında hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
    Belirtilen gerekçelerle hukuka aykırı bulunan dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.

    TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : ÇED sürecinde İnceleme Değerlendirme Komisyonu üyelerinden Mersin Büyükşehir Belediyesi Başkanlığının ...tarih ve ...sayılı yazısı ile proje hakkında olumsuz görüş bildirdiği, sonrasında anılan Belediye Başkanlığının ...tarih ve ...sayılı yazısı ile proje alanının davacı şirket tarafından revize edildiğinden bahisle söz konusu olumsuz görüşün değiştiği belirtilmekte ise de, bölgedeki hafriyat alanının halen o bölgede bulunduğu ve koordinatlarının Mersin İl Çevre Düzeni Planına işli olduğu, bu nedenle ilk olumsuz görüşe esas etkilerin halen devam ettiği; proje alanına yakın mesafede yer alan otel inşaatı, yörüklerin geleneksel çadır ve ağıllarının projeden olumsuz etkileneceği; ayrıca proje alanına yakın mesafede bulunan diğer taş ocakları ile projenin birlikte çalışması durumunda çevresel ve sosyolojik sorunlara yol açacağı; dolayısıyla dava konusu işlemin iptali yolunda verilen İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

    KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Dava konusu işlemin iptali yolunda verilen İdare Mahkemesi kararında hukuka aykırılık bulunmadığı belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmuştur.

    DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ ...DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile İdare Mahkemesi kararının Dairemiz kararında belirtilen gerekçe ile onanması gerektiği düşünülmektedir.

    TÜRK MİLLETİ ADINA
    Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince, dosyanın tekemmül ettiği görüldüğünden, yürütmenin durdurulması istemi hakkında karar verilmeksizin, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

    İNCELEME VE GEREKÇE:
    MADDİ OLAY:
    Mersin İli, Toroslar İlçesi, Çelebi Mahallesi'nde yer alan İR:...ruhsat numaralı sahada davacı şirket tarafından yapılması planlanan "II-A Grubu Kalker Ocağı Kapasite Artışı" projesi ile ilgili olarak davacı şirket tarafından başlatılan ÇED süreci, Çevresel Etki Değerlendirmesi Yönetmeliği'nin 6. maddesinin 4. fıkrası uyarınca, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Çevresel Etki Değerlendirmesi, İzin ve Denetim Genel Müdürlüğünün ...tarih ve ...sayılı işlemi ile sonlandırılmıştır.
    Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Çevresel Etki Değerlendirmesi, İzin ve Denetim Genel Müdürlüğünün ...tarih ve ...sayılı işleminin iptali istemiyle davacı şirket tarafından açılan davada, dava konusu işlemin iptali yolunda .... İdare Mahkemesince verilen ...tarih ve E:..., K:...sayılı karar, Danıştay Altıncı Dairesinin 20/01/2021 tarih ve E:2020/10230, K:2021/227 sayılı kararı ile onanmıştır.
    Anılan proje ile ilgili olarak sunulan nihai ÇED raporu, İnceleme Değerlendirme Komisyonu tarafından incelenmiş, ÇED sürecinde komisyon üyesi olan Mersin Valiliği (Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğünün) ...tarih ve E....sayılı yazısı ile bildirilen görüşü doğrultusunda, söz konusu proje için Çevresel Etki Değerlendirmesi Yönetmeliği'nin 14. maddesi uyarınca, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Çevresel Etki Değerlendirmesi, İzin ve Denetim Genel Müdürlüğünce ...tarih ve ...sayılı "ÇED Olumsuz" kararı verilmiştir.
    Bunun üzerine, anılan "ÇED Olumsuz" kararının iptali istemiyle bakılan dava açılmıştır.

    İLGİLİ MEVZUAT:
    2872 sayılı Çevre Kanunu'nun "Çevresel etki değerlendirmesi" başlıklı 10. maddesinde, "Gerçekleştirmeyi plânladıkları faaliyetleri sonucu çevre sorunlarına yol açabilecek kurum, kuruluş ve işletmeler, Çevresel Etki Değerlendirmesi Raporu veya proje tanıtım dosyası hazırlamakla yükümlüdürler. Çevresel Etki Değerlendirmesi Olumlu Kararı veya Çevresel Etki Değerlendirmesi Gerekli Değildir Kararı alınmadıkça bu projelerle ilgili onay, izin, teşvik, yapı ve kullanım ruhsatı verilemez; proje için yatırıma başlanamaz ve ihale edilemez. Çevresel Etki Değerlendirmesine tâbi projeler ve Stratejik Çevresel Değerlendirmeye tâbi plân ve programlar ve konuya ilişkin usûl ve esaslar Bakanlıkça çıkarılacak yönetmeliklerle belirlenir." hükmüne yer verilmiştir.
    25/11/2014 günlü, 29186 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren ve dava konusu işlem tarihinde yürürlükte bulunan Çevresel Etki Değerlendirmesi Yönetmeliği'nin "Tanımlar ve Kısaltmalar" başlıklı 4. maddesinin birinci fıkrasının (h) bendinde; ''Çevresel Etki Değerlendirmesi Olumlu Kararı": Çevresel Etki Değerlendirmesi Raporu hakkında Komisyon tarafından yapılan değerlendirmeler dikkate alınarak, projenin çevre üzerindeki muhtemel olumsuz etkilerinin, alınacak önlemler sonucu ilgili mevzuat ve bilimsel esaslara göre kabul edilebilir düzeylerde olduğunun saptanması üzerine projenin gerçekleşmesinde çevre açısından sakınca görülmediğini belirten Bakanlık kararı; aynı fıkranın (ı) bendinde ise "Çevresel Etki Değerlendirmesi Olumsuz Kararı": Çevresel Etki Değerlendirmesi Raporu hakkında Komisyonca yapılan değerlendirmeler dikkate alınarak, projenin çevre üzerindeki muhtemel olumsuz etkileri nedeniyle gerçekleştirilmesinde çevre açısından sakınca görüldüğünü belirten Bakanlık kararı olarak tanımlanmıştır. Aynı Yönetmelik'in "Çevresel etki değerlendirmesi başvuru dosyası, çevresel etki değerlendirmesi raporu veya proje tanıtım dosyası hazırlama yükümlülüğü" başlıklı 6. maddesinde, "(1) Bu Yönetmelik kapsamındaki bir projeyi gerçekleştirmeyi planlayan gerçek veya tüzel kişiler; Çevresel Etki Değerlendirmesine tabi projeler için ÇED Başvuru Dosyasını, ÇED Raporunu, Seçme Eleme Kriterleri uygulanacak projeler için ise Proje Tanıtım Dosyasını, Bakanlıkça yeterlik verilmiş kurum ve kuruluşlara hazırlatmak, ilgili makama sunulmasını sağlamak ve proje kapsamında verdiklere taahhütlere uymakla yükümlüdürler. (3) Bu Yönetmeliğe tabi projeler için "Çevresel Etki Değerlendirmesi Olumlu" kararı veya "Çevresel Etki Değerlendirmesi Gerekli Değildir" kararı alınmadıkça bu projelerle ilgili teşvik, onay, izin, yapı ve kullanım ruhsatı verilemez, proje için yatırıma başlanamaz ve ihale edilemez. Ancak bu durum söz konusu teşvik, onay, izin ve ruhsat süreçlerine başvurulmasına engel teşkil etmez. (4) Bu Yönetmelik hükümlerine göre karar tesis edilmeden önce, projenin gerçekleştirilmesinin mevzuat bakımından uygun olmadığının tespiti halinde, aşamasına bakılmaksızın süreç sonlandırılır.'' hükmüne; "Çevresel etki değerlendirmesine tabi projeler" başlıklı 7. maddesinde; "Bu Yönetmeliğin; a) EK-I'de yer alan projelere b) “ÇED Gereklidir" kararı verilen projelere, c) EK-2'de yer alan projelere ilişkin kapasite artırımı ve/veya genişletilmesi halinde, mevcut projenin kapasitesi ile kapasite artışı toplamı EK-1'de belirtilen eşik değer veya üzerinde olan projelere, ç) ÇED Olumlu kararı verilmiş projelerde yapılacak kapasite artışı veya kapasite artışları toplamı EK-1'de yer alan eşik değerler ve üzerinde olan projelere, d) Bu Yönetmelik kapsamında yer alan ve eşik değeri olan fakat eşik değer altında kaldığından Yönetmelik kapsamı dışında kalan projelere ilişkin kapasite artırımı ve/veya genişletilmesinin planlanması halinde, mevcut proje kapasitesi ve kapasite artışı toplamı ile birlikte projenin yeni kapasitesi EK-1'de belirtilen eşik değer veya üzerinde olan projelere, ÇED Raporu hazırlanması zorunludur." hükmüne; "Çevresel etki değerlendirmesi sürecinin başlatılması ve komisyonun kuruluşu" başlıklı 8. maddesinde "(1) Proje sahibi tarafından yetkilendirilen, Bakanlıkça yeterlik verilmiş kurum/kuruluşlar Ek-3’te yer alan ÇED Genel Formatı esas alınarak hazırlanan ÇED Başvuru Dosyasını Bakanlığa sunar. (2) ÇED Gereklidir Kararı verilen projeler için, proje sahibi tarafından yetkilendirilen, Bakanlıkça yeterlik verilmiş kurum/kuruluşlar tarafından ÇED Başvuru Dosyası Bakanlığa sunulur. (3) Bakanlık, başvuru dosyasındaki bilgi ve belgeleri uygunluk bakımından inceler. Bu işlemler beş (5) iş günü içinde tamamlanır. Ek-3’te yer alan ÇED Genel Formatına uygun hazırlanmadığı anlaşılan ÇED Başvuru Dosyası tamamlanmak üzere iade edilir. Bakanlıkça yeterlik verilmiş kurum/kuruluşlar eksikliklerini tamamlayıp ÇED Başvuru Dosyasını yeniden Bakanlığa sunar. (4) İnceleme sonucunda başvuru dosyasının ek-3’te yer alan ÇED Genel Formatına uygun hazırlandığına karar verilmesi halinde, Bakanlık tarafından başvuru dosyasındaki bilgiler dikkate alınarak, ilgili kamu kurum ve kuruluş temsilcileri, Bakanlık yetkilileri, proje sahibi ve Bakanlıkça yeterlik verilmiş kurum/kuruluşlardan oluşan bir Komisyon kurulur. (5) Proje ile ilgili olarak başvurunun yapıldığını, ÇED sürecinin başladığını, ÇED Başvuru Dosyasının halkın görüşüne açıldığını ve ÇED süreci tamamlanana kadar projeye ilişkin görüş ve önerilerin Valiliğe veya Bakanlığa verilebileceği Bakanlık ve Valilik tarafından anons, askıda ilan, internet vb. şekilde halka duyurulur. (6) Bakanlık, Halkın Katılımı Toplantısı ve kapsam belirleme için görüş verme tarihini belirten bir yazıyı ve ek-3’te yer alan Genel Format doğrultusunda hazırlanmış ÇED Başvuru Dosyasını, Komisyon üyelerine gönderir. (7) Bakanlık, gerekli gördüğü hallerde, projenin konusu, türü ve proje için belirlenen yerin özelliklerini de dikkate alarak, üniversiteler, enstitüler, araştırma ve uzman kuruluşları, meslek odaları, sendikalar, birlikler, sivil toplum örgütlerinden temsilcileri de Komisyon toplantılarına üye olarak çağırabilir. (8) Komisyonda kurum ve kuruluş temsilcisi olarak görev yapan üyelerin, yeterli mesleki bilgi ve deneyime sahip olmaları ve temsil ettikleri kurum/kuruluşların görev alanlarıyla sınırlı olmak üzere görüş vermeye yetkili kılınmış olmaları esastır." hükmüne; "Çevresel etki değerlendirmesi olumlu veya çevresel etki değerlendirmesi olumsuz kararı" başlıklı 14. maddesinde ise, "(1) Komisyon tarafından incelenerek son şekli verilen ÇED Raporu, halkın görüş ve önerilerini almak üzere, Bakanlık ve/veya Valilik tarafından askıda ilan ve internet aracılığı ile on (10) takvim günü görüşe açılır. Bakanlıkça proje ile ilgili karar alma sürecinde bu görüşler de değerlendirilir. Bakanlık halktan gelen görüşler doğrultusunda, rapor içeriğinde gerekli eksikliklerin tamamlanmasını, ek çalışmalar yapılmasını ya da Komisyonun yeniden toplanmasını isteyebilir. Nihai ÇED Raporu ve eklerinin proje sahibi taahhüdü altında olduğunu belirten taahhüt yazısı ve noter onaylı imza sirküleri beş (5) iş günü içerisinde Bakanlığa sunulur. Kamu kurum/kuruluşlarından imza sirküleri istenmez. (2) Birinci fıkrada belirtilen belgeler, süresi içerisinde gerekçesi belirtilmeden sunulmaz ise, projenin ÇED süreci sonlandırılır. (3) Bakanlık, Komisyon çalışmalarını ve halkın görüşlerini dikkate alarak proje için "ÇED Olumlu" ya da "ÇED Olumsuz" kararını on (10) iş günü içinde verir ve bu kararı Komisyon üyelerine bildirir. Proje için verilen "ÇED Olumlu" ya da "ÇED Olumsuz" kararı Bakanlık ve Valilik tarafından askıda ilan ve internet aracılığı ile halka duyurulur. (4) "ÇED Olumlu" kararı verilen proje için yedi (7) yıl içinde mücbir sebep bulunmaksızın yatırıma başlanmaması durumunda "ÇED Olumlu" kararı geçersiz sayılır. (5) "ÇED Olumsuz" kararı verilen projeler için "ÇED Olumsuz" kararı verilmesine neden olan şartlarda değişiklik olması durumunda yeniden başvuruda bulunulabilir." hükümlerine yer verilmiştir.
    Öte yandan 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 31. maddesinin atıf yaptığı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu yerine çıkarılan ve 01/10/2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun "Bilirkişiye başvurulmasını gerektiren hâller" başlıklı 266. maddesinde "Mahkeme, çözümü hukuk dışında, özel veya teknik bilgiyi gerektiren hâllerde, taraflardan birinin talebi üzerine yahut kendiliğinden, bilirkişinin oy ve görüşünün alınmasına karar verir. Ancak genel bilgi veya tecrübeyle ya da hâkimlik mesleğinin gerektirdiği hukukî bilgiyle çözümlenmesi mümkün olan konularda bilirkişiye başvurulamaz. Hukuk öğrenimi görmüş kişiler, hukuk alanı dışında ayrı bir uzmanlığa sahip olduğunu belgelendirmedikçe, bilirkişi olarak görevlendirilemez." hükmüne; "Bilirkişinin haber verme yükümlülüğü" başlıklı 275. maddesinde "(1) Bilgisine başvurulan bilirkişi, kendisine tevdi olunan görevin, uzmanlık alanına girmediğini, inceleme konusu maddi vakıaların açıklığa kavuşturulması ve tespiti için, uzman kimliği bulunan başka bir bilirkişi ile işbirliğine ihtiyaç duyduğunu veya görevi kabulden kaçınmasını haklı kılacak mazeretini bir hafta içinde görevlendirmeyi yapan mahkemeye bildirir. (2) Bilirkişi, incelemesini gerçekleştirebilmek için, bazı hususların önceden soruşturulması ve tespiti ile bazı kayıt ve belgelerin getirtilmesine ihtiyaç duyuyorsa, bunun sağlanması için, bir hafta içinde kendisini görevlendiren mahkemeye bilgi verir ve talepte bulunur." hükmüne; "Bilirkişi raporuna itiraz" başlıklı 281. maddesinde "(1) Taraflar, bilirkişi raporunun, kendilerine tebliği tarihinden itibaren iki hafta içinde, raporda eksik gördükleri hususların, bilirkişiye tamamlattırılmasını; belirsizlik gösteren hususlar hakkında ise bilirkişinin açıklama yapmasının sağlanmasını veya yeni bilirkişi atanmasını mahkemeden talep edebilirler. Bilirkişi raporuna karşı talebin bu süre içinde hazırlanmasının çok zor veya imkânsız olması ya da özel yahut teknik bir çalışmayı gerektirmesi hâlinde yine bu süre içinde mahkemeye başvuran tarafa, sürenin bitiminden itibaren işlemeye başlamak, bir defaya mahsus olmak ve iki haftayı geçmemek üzere ek süre verilebilir. (2) Mahkeme, bilirkişi raporundaki eksiklik yahut belirsizliğin tamamlanması veya açıklığa kavuşturulmasını sağlamak için, bilirkişiden, yeni sorular düzenlemek suretiyle ek rapor alabileceği gibi, tayin edeceği duruşmada, sözlü olarak açıklamalarda bulunmasını da kendiliğinden isteyebilir. (3) Mahkeme, gerçeğin ortaya çıkması için gerekli görürse, yeni görevlendireceği bilirkişi aracılığıyla, tekrar inceleme de yaptırabilir." hükmüne; "Bilirkişinin oy ve görüşünün değerlendirilmesi" başlıklı 282. maddesinde ise, "Hâkim, bilirkişinin oy ve görüşünü diğer delillerle birlikte serbestçe değerlendirir." hükmüne yer verilmiştir.

    HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
    ÇED süreci sonunda verilecek kararların yargısal denetimi yapılırken, seçilecek bilirkişiler arasında bir çevre mühendisinin bulunması, diğer bilirkişilerin ise projenin bulunduğu çevrenin özelliklerine göre ve proje tanıtım dosyası ve ÇED raporunu hazırlayan kişilerin uzmanlık alanları da dikkate alınmak suretiyle belirlenmesi önemli bir gereklilik olmakla birlikte; böyle bir heyet tarafından hazırlanacak bilirkişi raporunun, dava konusu proje kapsamında öngörülen faaliyetin çevresel etkilerinin ve bu etkilerin minimize edilmesi için Proje Tanıtım Dosyası ya da ÇED Raporu içinde yer verilen önlemlerin yeterli olup olmadığının tespit edilerek değerlendirilmesi açısından, tarafları tatmin edici düzeyde hazırlanmasının da önemli bir gereklilik olduğu açıktır. Belirtilen hususların sağlanması, adil bir yargılama yapılması açısından önem arz etmektedir.
    Uyuşmazlıkta; yapılması planlanan proje hakkında hazırlanan nihai ÇED raporunun usulüne uygun hazırlanıp hazırlanmadığı, proje kapsamının asgari gereklilikleri karşılayıp karşılamadığı, yeterli uzman personelin bilgi ve katkısının projenin hazırlanmasında dikkate alınıp alınmadığı; projenin etki alanında kalan yerleşim yerlerine mesafelerinin ne kadar uzaklıkta bulunduğu; proje alanının flora ve fauna özellikleri bakımından dava konusu proje için müsait olup olmadığı, alanın jeolojik olarak özelliklerinin proje bakımından uygun olup olmadığı, proje alanında tarım arazisi bulunup bulunmadığı, faaliyetin tarımsal faaliyete nasıl etkilerinin olacağı, toz ve gürültü kirliliği açısından alınacak tedbirlerin yeterliliği; Mersin Büyükşehir Belediye Başkanlığı tarafından yapılması planlanan hafriyat toprağı, inşaat ve yıkıntı atıkları depolama ve dolgu alanı ile proje alanının çakışan kısımlarının bulunup bulunmadığı; proje sahası içinde yörük çadırı, ağılı, hayvancılık için kullanılan çadırlar, tarımsal amaçla kullanılan yapı/kulübe, sera, bağ evleri, vs. yapı ve tesis bulunup bulunmadığı, ve anılan yapılar mevcut ise projenin bunlara etkilerinin ne olduğu; projenin, 400 metre mesafedeki 5 yıldız termal otel inşaatına olumsuz etkisinin olup olmayacağı ve bu bağlamda alınan tedbirlerin yeterliliği; projenin gerçekleştirileceği bölgedeki diğer taş ocaklarının projeye mesafesi, tüm ocakların birlikte çalışması durumunda projelerin etkileşim içinde olup olmayacakları, ÇED raporunda bu hususa ilişkin bir değerlendirme yapılıp yapılmadığının açıklığa kavuşturulması amacıyla İdare Mahkemesince, Çevre Mühendisi Dr. ..., Maden Yüksek Mühendisi ......, Harita Mühendisi ..., Orman Yüksek Mühendisi Doç. Dr. ...ve Jeoloji Mühendisi ...'dan oluşan bilirkişi heyetine mahallinde keşif ve bilirkişi incelemesi yaptırılmış, hazırlanan bilirkişi raporunda; proje sahasının yörük çadırı ve ağılı, hayvancılık için kullanılan çadırlar, tarımsal amaçlı kullanılan yapı/kulübe, sera bağ evleri, vb. yapı ve tesis bulunup bulunmadığı, var ise bunlara projenin ne gibi etkileri olacağı ve söz konusu etkilere yönelik hususların nihai ÇED raporunda incelenip incelenmediği konusunda bilirkişi raporunda yapılan değerlendirmede, proje alanına 35 metre mesafede (kuzey tarafında) dönemsel olarak yörükler tarafından hayvancılık faaliyetleri için kullanılan yörük çadır ve ağılı, 200 metre mesafede (güney tarafında) bahçe içinde tarımsal faaliyet için kullanılan depo, 340 metre mesafede (kuzeybatı tarafında) sera, 400 metre mesafede (doğu tarafında) termal otel inşaatı, 425 ve 430 metre mesafelerde ise bağ evleri bulunduğu, ayrıca proje alanının batısında yaz aylarında yörükler tarafından hayvancılık için kullanılan çadırlar bulunduğu belirtilmiş, ancak bilirkişi raporunda belirtilen konularda (tarım ve hayvancılık) yeterli değerlendirme yapılmadığı, yalnızca nihai ÇED raporundaki taahhüt ve bilgilere yer verilmekle yetinildiği, nihai ÇED raporunda verilmiş taahhütlerin yeterli ve gerçekçi olup olmadığı hususunda kanaat oluşturacak proje alanında yapılmış gözlem ve incelemelere dayalı somut ve teknik tespitler yapılmadığı, hava kirliliği, gürültü düzeyi ve titreşim konusunda nihai ÇED raporundaki bilgilerle karşılaştırmaya imkan sağlayacak hesap ve verilere yer verilmediği giibi; yörükler tarafından dönemsel olarak hayvancılık faaliyetleri için kullanılan yörük çadır ve ağılı, sera ve bağ evleri başta olmak üzere projenin etki alanında kalan yerlerde tarım ve hayvancılık faaliyetlerine projenin etkileri konusunda değerlendirme yapabilecek ziraat mühendisinin bilirkişi heyetinde bulunmadığı görülmektedir.
    Öte yandan, uyuşmazlık konusu projeye yakın mesafede yer alan inşaat halindeki termal otele, söz konusu projenin olumsuz etkisinin olup olmayacağı konusunda yapılan değerlendirmede ise, 16/06/2018 tarihli İl Kültür Turizm Müdürlüğü Arazi İnceleme Raporu'nda, ...ada, ...parsel sayılı taşınmaza 626,79 metre mesafede ruhsatlı termal su kuyusunun bulunduğu, termal su kuyusunun ocak sahasına yaklaşık 800 metre mesafede olduğu, ayrıca anılan raporda ocak alanlarının söz konusu otel inşaatına ve termal su kuyusuna herhangi bir olumsuz etkisinin olduğuna dair bir rapor yazılmadığı, keşif esnasında yapılan incelemede de aradaki mesafe gözetildiğinde, dava konusu ocak alanlarının otele herhangi bir olumsuz etkisinin olmayacağı yolunda görüş verildiği, ancak bu konuda da keşif sırasında yapılan gözlem ve incelemelere dayalı somut ve teknik tespitler yapılmadığı, otel inşaatının projeden etkilenme durumuna ilişkin hesap ve verilere yer verilerek detaylı bir değerlendirme yapılmaksızın görüş bildirildiği görülmektedir.
    Diğer taraftan; projenin gerçekleşeceği bölgede bulunan diğer taş ocakları ile uyuşmazlık konusu projenin bir arada çalıştırılması durumunda çevre üzerindeki etkileri, projelerin birbiriyle etkileşim içinde olup olmadıkları, ÇED raporunda bu hususa ilişkin değerlendirme yapılıp yapılmadığı ve bu hususta verilen taahhütlerin yeterliliği açısından bilirkişi raporunda yapılan değerlendirmelerde, sadece proje yakınında bulunan diğer maden ocaklarının mesafelerinin 180 metre, 415 metre ve 965 olduğunun belirtildiği, tüm bu ocakların bir arada çalışmaya başlamaları halinde çevre üzerindeki etkilerinin yasal sınırlar içinde kaldığı, tüm bu projelerin birbiriyle etkileşim içinde olmadıkları, ÇED raporunda bu hususa ilişkin değerlendirme yapıldığı ve taahhütlerin yeterli olduğu yolunda görüş bildirildiği; ancak yukarıda yer verilen ifadeler haricinde hiçbir tespit, değerlendirme ve açıklamaya yer verilmediği; bu konuda keşif sırasında yapılan gözlem ve incelemelere dayalı somut ve teknik tespitler yapılmadığı, projelerin birlikte çalışması durumuna ilişkin hesap ve verilere yer verilerek nihai ÇED raporunun ilgili kısımları hakkında detaylı bir değerlendirme yapılmaksızın ve herhangi bir gerekçeye dahi yer verilmeksizin bu konuda görüş bildirildiği görülmektedir.
    Dosyanın ve Dairemizin E:2020/10230 sayılı dosyalarının birlikte incelenmesinden; Mersin İli, Toroslar İlçesi, Mahallesi'nde yer alan İR:...ruhsat numaralı sahada davacı şirket tarafından yapılması planlanan "II-A Grubu Kalker Ocağı Kapasite Artışı" projesi ile ilgili olarak davacı şirket tarafından başlatılan ÇED süreci, Mersin Büyükşehir Belediye Başkanlığının 02/03/2018 tarihli, ...sayılı ve ...tarihli, E....sayılı yazıları ile Büyükşehir Belediyesince hafriyat toprağı, inşaat ve yıkıntı atıkları depolama ve dolgu amaçlı izinleri alınan alanı kapsadığı, maden şirketince patlatmalardan doğacak olumsuzlukların belediye sahasında bulunan görevli personelin sağlığı ve güvenliği açısından tehlike arz ettiği, bu nedenle proje hakkında olumsuz görüş bildirildiği ve nihai ÇED alanınına 400 metre mesafede inşaatı devam eden 5 yıldızlı termal otel projesinin yer aldığından bahisle Çevresel Etki Değerlendirmesi Yönetmeliği'nin 6. maddesinin 4. fıkrası uyarınca, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Çevresel Etki Değerlendirmesi, İzin ve Denetim Genel Müdürlüğünün ...tarih ve ...sayılı işlemi ile sonlandırılmış; anılan işlemin iptali istemiyle davacı şirket tarafından açılan davada, dava konusu işlemin iptali yolunda .... İdare Mahkemesince verilen ...tarih ve E:..., K:...sayılı karar, Danıştay Altıncı Dairesinin 20/01/2021 tarih ve E:2020/10230, K:2021/227 sayılı kararı ile onanmıştır. .... İdare Mahkemesince verilen ...tarih ve E:..., K:...sayılı kararın gerekçesinde, Mersin Büyükşehir Belediye Başkanlığının 02/03/2018 tarihli, 27002 sayılı ve ...tarihli, E....sayılı yazıları ile bildirdiği olumsuz görüşten, uyuşmazlık konusu projenin faaliyet alanının revize edilmesi ve bu bağlamda revize ile yapılan değişikliklere uyulması kaydı ile anılan Belediye tarafından artık olumlu görüş verildiği hususunun, ...tarihli, ...sayılı, ...tarihli ve ...sayılı ve İdare Mahkemesince yapılan ara kararına cevaben sunulan 10/09/2020 tarihli Mersin Büyükşehir Belediye Başkanlığı yazılarından anlaşıldıldığı, dolayısıyla anılan idarenin proje hakkındaki nihai görüşünün olumlu olduğu; ayrıca 5 yıldızlı termal otel inşaatı projesinin ne şekilde etkileneceği hususu dava konusu işlemde açıklanmadığından, İdare Mahkemesince ara kararı ile davalı idareden konuya ilişkin tespit, analiz ve değerlendirmelerin istenildiği, ancak bu konuda herhangi bir değerlendirme yapılmadığı anlaşıldığından, dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna varılmış; öte yandan söz konusu iptal kararının ÇED sürecinin dava konusu işlemde bahsi geçen sebeplerle sonlandırılmayacağına ilişkin olduğu ve diğer yönlerden davalı idarece değerlendirme yapılabileceğinin açık olduğu belirtilmiştir.
    Uyuşmazlıkta; yukarıda özetlenen gerekçelere dayanılarak, Çevresel Etki Değerlendirmesi Yönetmeliği'nin 6. maddesinin 4. fıkrası uyarınca, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Çevresel Etki Değerlendirmesi, İzin ve Denetim Genel Müdürlüğünün ...tarih ve ...sayılı işlemi ile uyuşmazlık konusu projede sürecin sonlandırıldığı, ancak bu işlemin iptali istemiyle açılan davada İdare Mahkemesince verilen iptal kararının, 05/10/2020 tarihinde davalı idareye tebliğ edilmesinden sonra, Çevresel Etki Değerlendirmesi Yönetmeliği'nin 14. maddesi uyarınca Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Çevresel Etki Değerlendirmesi, İzin ve Denetim Genel Müdürlüğünce ...tarih ve ...sayılı "ÇED Olumsuz" kararının tesis edildiği görülmektedir. Dava konusu "ÇED Olumsuz" kararında, Mersin Valiliği Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğünün ...tarih ve E....sayılı yazısı ile bildirilen görüşler dikkate alınarak değerlendirme yapıldığının belirtildiği; anılan Valilik yazısında ise, Mersin Büyükşehir Belediye Başkanlığının ...tarih ve E....sayılı yazısı ile Büyükşehir Belediyesince hafriyat toprağı, inşaat ve yıkıntı atıkları depolama ve dolgu amaçlı izinleri alınan alanı kapsadığı, maden şirketince patlatmalardan doğacak olumsuzlukların belediye sahasında bulunan görevli personelin sağlığı ve güvenliği açısından tehlike arz ettiği, bu nedenle proje hakkında Büyükşehir Belediyesince olumsuz görüş bildirildiği; İl Tarım ve Orman Müdürlüğünün ...tarih ve E....sayılı görüş yazısında, talep sahası içinde tarla vasıflı parsellerin tarım dışı kullanılmak istenilmesi durumunda 5403 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanma Kanunu kapsamında izin alınması gerektiği; ayrıca proje alanı doğusunda 400 metre mesafede dava dışı ...Turizm Tarım Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketine ait inşaatı devam eden 5 yıldızlı termal otel inşaatının yer aldığı bilgilerine yer verildiği görülmektedir. Mersin Valiliği Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğünün ...tarih ve E....sayılı yazısında bildirilen hususlar göz önünde bulundurularak davacı şirket tarafından yapılan ÇED başvurusunun, Valilik tarafından uygun bulunmadığı yolunda görüş bildirildiği; ÇED sürecinde Komisyon üyesi olan Mersin Valiliğince, başvuru dosyasının uygun görülmediği şeklindeki görüş dikkate alınarak yapılan nihai değerlendirme sonucunda, proje hakkında Çevresel Etki Değerlendirmesi Yönetmeliği'nin 14. maddesi uyarınca "ÇED Olumsuz" kararı verilmesine yönelik Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Çevresel Etki Değerlendirmesi, İzin ve Denetim Genel Müdürlüğünün dava konusu ...tarih ve ...sayılı işleminin tesis edildiği görülmektedir.
    Yukarıda verilen bilgi ve değerlendirmeler ışığında; İdare Mahkemesince hükme esas alınan bilirkişi raporunun, karara esas alınabilecek nitelikte ve yeterlilikte olmadığı sonucuna varılmakla birlikte; dava konusu işlemin gerekçesinde yer verilen Mersin Büyükşehir Belediye Başkanlığının 02/03/2018 tarihli, ...sayılı (ve 14/08/2018 tarihli, E....sayılı) yazıları ile bildirdiği olumsuz görüşten vazgeçilerek, uyuşmazlık konusu projenin faaliyet alanının revize edilmesi ve bu bağlamda yapılan değişikliklere uyulması kaydı ile anılan Belediye tarafından artık olumlu görüş verildiği hususunun 12/11/2018 tarihli, ...sayılı, 13/05/2019 tarihli ve ...sayılı Mersin Büyükşehir Belediye Başkanlığı yazıları ile .... İdare Mahkemesinin E:...sayılı dosyasında verilen ara kararına cevaben sunulan 10/09/2020 tarihli Mersin Büyükşehir Belediye Başkanlığı yazısından anlaşıldığı; öte yandan, talep sahasının tarım dışı kullanımı için 5403 sayılı Kanun'a göre izin alınması gerektiği ve proje alanına yakın mesafede devam eden otel inşaatının projeden etkilenmesine ilişkin kapsamlı bir değerlendirme ve raporun idare tarafından hazırlanmadığı; nitekim aynı proje hakkında Çevresel Etki Değerlendirmesi Yönetmeliği'nin 6. maddesinin 4. fıkrası uyarınca işbu davadaki işlemin gerekçesi ile aynı gerekçelere dayalı olarak ÇED sürecinin sonlandırılmasına yönelik tesis edilen Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Çevresel Etki Değerlendirmesi, İzin ve Denetim Genel Müdürlüğünün ...tarih ve ...sayılı işleminin iptali istemiyle açılan davada, .... İdare Mahkemesince dava konusu işlemin iptali yolunda verilen ...tarih ve E:..., K:...sayılı kararın gerekçesinde; Mersin Büyükşehir Belediye Başkanlığının proje hakkındaki nihai görüşünün olumlu olarak değişmesi ve 5 yıldızlı termal otel inşaatı projesinin ne şekilde etkileneceği konusunda davalı idare tarafından kapsamlı bir değerlendirmenin yapılmamış olduğu hususları belirtilerek, idari yargı merciince verilen iptal kararının, dava konusu işlemde bahsi geçen sebeplerle sonlandırılamayacağına ilişkin olduğu ve diğer yönlerden davalı idarece değerlendirme yapılabileceğinin açık olduğunun belirtildiği hususları birlikte değerlendirildiğinde; uyuşmazlık konusu olay hakkında yeni bir bilirkişi heyeti oluşturulmasına ve mahallinde yeniden keşif ve bilirkişi incelemesi yaptırılmasına gerek olmadığı sonucuna varılmaktadır.
    Bu itibarla; uyuşmazlık konusu projenin yakınında bulunan 5 yıldızlı termal otel inşaatına etkileri ile dava konusu işlemin gerekçesinde belirtilmemekle birlikte, davalı idarenin 29/12/2020 tarihinde kayda giren savunma dilekçesinde ileri sürülen, projenin yörük çadır ve ağıllarına olumsuz etkilerinin olacağı ve projenin yakınında bulunan maden ocakları birlikte çalışması durumunda faaliyetin çevresel sorunlara yol açacağı yolundaki iddialar ile varsa başka çevresel etkilerin, Çevresel Etki Değerlendirmesi Yönetmeliği'nin 14. maddesinde öngörülen usule göre değerlendirmesi ve .... İdare Mahkemesinin ...tarih ve E:..., K:...sayılı kararının gerekçesi de dikkate alınarak gerekirse yeniden Komisyon oluşturulması ve yukarıda yer verilen iddialar da dikkate alınarak, varsa başka yönlerden yapılacak kapsamlı değerlendirmeler neticesinde, projenin çevre üzerindeki muhtemel olumsuz etkilerinin, alınacak önlemler sonucu ilgili mevzuat ve bilimsel esaslara göre kabul edilebilir düzeylerde olup olmadığı, projenin gerçekleşmesinde çevre açısından sakınca görülüp görülmediğinin tespit edilerek proje hakkında anılan Yönetmelik hükmü uyarınca "ÇED Olumlu" veya "ÇED Olumsuz" kararı alınması gerekirken, .... İdare Mahkemesinin ...tarih ve E:..., K:...sayılı kararının yukarıda anılan gerekçesinde yer verilen hususlar dikkate alınmadan ve eksik incelemeye dayalı olarak tesis edilen dava konusu "ÇED OIumsuz" kararında hukuka uyarlık; dava konusu işlemin iptali yolunda verilen temyize konu İdare Mahkemesi kararında ise, sonucu itibarıyla isabetsizlik görülmemiştir.

    KARAR SONUCU:
    Açıklanan nedenlerle;
    1. Davalının temyiz isteminin reddine,
    2. Dava konusu işlemin yukarıda özetlenen gerekçeyle iptali yolundaki .... İdare Mahkemesinin ...tarih ve E:..., K:...sayılı temyize konu kararının yukarıda belirtilen gerekçe ile ONANMASINA,
    3. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 20/A-2-(i) maddesi uyarınca, karar düzeltme yolunun kapalı olduğunun duyurulmasına, 18/01/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi