14. Ceza Dairesi Esas No: 2016/12857 Karar No: 2021/3016 Karar Tarihi: 15.04.2021
Cinsel saldırı - Yargıtay 14. Ceza Dairesi 2016/12857 Esas 2021/3016 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık, Altıntepe Kızılay Tıp Merkezi'nde kardiyoloji uzmanı olarak çalışırken muayene sırasında mağdureye cinsel saldırıda bulunmuştur. İlk derece mahkemesinde verilen mahkumiyet kararı temyiz edilmiştir. Dosya incelendiğinde, sanığın mağdure üzerinde kamu görevinden kaynaklanan nüfuzu olmadığı ve nüfuzun kötüye kullanıldığının kabul edilemeyeceği sonucuna varıldığı için, fazla ceza tayini yapılması hukuka uygun bulunmamıştır. Sanık hakkında kanuna aykırı bir şekilde ceza verildiği tespit edilerek hüküm bozulmuştur. Kanun maddeleri, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 102/3-b ve 102/1, 1412 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 321 ve 5320 sayılı Kanun'un 8/1 maddeleridir.
14. Ceza Dairesi 2016/12857 E. , 2021/3016 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Cinsel saldırı HÜKÜM : Mahkumiyet
İlk derece mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle başvurunun muhtevası ve inceleme tarihine kadar getirilen kanuni düzenlemeler nazara alınarak dosya tetkik edildi, gereği görüşüldü: Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma ile kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, Ancak; Altıntepe Kızılay Tıp Merkezinde kardiyoloji uzmanı olarak çalışan sanığın olay günü muayene sırasında cinsel saldırıda bulunduğu mağdure üzerinde kamu görevinden kaynaklanan nüfuzunun olmadığı, zira sanığın nüfuzunun bulunduğunun kabulü için görevinin mağdure üzerinde güç ve otorite oluşturması, bu otoritenin mağdurenin direncini kırması ve mağdurenin bu nedenle çekinerek karşı koyamamasının gerektiği, bunun gerçekleşmesi için de sanığın görevinin mağdure yönünden zorunlu ve icbar edici nitelik taşımasının zaruri olduğu, dolayısıyla sadece görevinin sağladığı kolaylıktan faydalanarak eylemin gerçekleştirilmesi halinde nüfuzun kötüye kullanıldığının kabulünün mümkün olmadığı, esasen 5237 sayılı TCK"nın 102/3-b. maddesi gereğince yapılacak artırımın kamu görevinin, vesayet veya hizmet ilişkisinin sağladığı nüfuzun kötüye kullanılması haline münhasır olup, dosya içeriğine göre mağdure üzerinde nüfuzu bulunmayan sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nın 102/1. maddesi ile belirlenen temel cezanın koşulları oluşmadığı halde aynı Kanunun 102/3-b. maddesi ile artırılması suretiyle fazla ceza tayini, Herhangi bir adli sicil kaydı ile dosyaya yansıyan olumsuz kişilik özelliği bulunmayan sanık hakkında 5237 sayılı TCK nın 62/1. maddesinin uygulanması gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde anılan maddenin tatbikine yer olmadığına karar verilmesi, Kanuna aykırı, sanık müdafisinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, 15.04.2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.