5. Ceza Dairesi 2015/10720 E. , 2017/1190 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Tefecilik
HÜKÜM : Sanık ... hakkında beraat, sanıklar ..., ... hakkında mahkumiyet müdafiileri, müşteki Hazine vekili
Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelendi;
Tefecilik suçunun mağduru olan Hazinenin, vekili tarafından 14/11/2012 tarihli dilekçeyle belirtilen kamu davasına katılma talebi konusunda bir karar verilmemiş ise de, kovuşturma aşamasındaki katılma talebi ve temyiz dilekçesinin mahiyeti karşısında 5271 sayılı CMK"nın 237/2. maddesi uyarınca müşteki Hazinenin kamu davasına katılan olarak kabulüne karar verildikten sonra gereği düşünüldü:
Sanıklar ... ve ... hakkında kurulan hükümlerin temyiz incelemesinde;
TCK"nın 241. maddesinde tanımlanan tefecilik suçunun oluşabilmesi için kazanç elde etmek amacıyla başkasına ödünç para verilmesinin yeterli oluşu, ayrıca birden fazla kişiye sistemli şekilde faiz karşılığı ödünç para verilmesinin suçun unsuru olarak aranmaması ve aralarında yakın akrabalık bağı veya iş ilişkisi bulunmayan kişiler arasında günün ekonomik koşulları nazara alındığında yüksek sayılabilecek miktarda paranın karşılıksız verilmesinin hayatın olağan akışına uygun olmaması ve müşteki ..."in hazırlık aşamasında arkadaşı ... aracılığı ile tanıştığı sanık ..."in tefecilik yaptığı, kendisinden faiz karşılığı ödünç para aldığını söyleyerek şikayetçi olmasına rağmen duruşmada alınan beyanında sanığın tefecilik yapmadığını aralarında ticari ilişki bulunduğunu beyan etmesi, tanık ..."ün de sanık ve müşteki arasında alışveriş olduğu ve söz konusu inşaat malzemesinin yükleme işleminin kendisi tarafından yapıldığını beyan etmesi; sanık ... hakkında ise müşteki ..."in aşamalarda değişmeyen ve sanıktan faizle ödünç para aldığı yönündeki tanık ... ile uyumlu beyanları, sanıkların ikametlerinde yapılan aramalar sonucu çek örneklerinin bulunması karşısında, maddi gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde ortaya çıkarılması açısından sanıkların alacaklısı olduğu icra dosyalarının araştırılıp varsa borçluları ile ..."in
sanık ... hakkında bilgisinin tesbiti amacıyla tanık olarak beyanlarına başvurulması, sanıkların tefecilik yapıp yapmadıklarına dair kolluk marifetiyle araştırma yaptırılması ve müşteki ..."in beyanları arasındaki çelişkinin de giderilmesinden sonra tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirilerek hasıl olacak sonuca göre hukuki durumlarının tayin ve takdir edilmesi gerektiği gözetilmeden eksik inceleme ve yetersiz gerekçelerle yazılı şekilde hükümler kurulması,
Kabule göre de
Sanık ... hakkında 5237 sayılı TCK"nın 3/1. maddesindeki orantılılık ilkesine aykırı olacak şekilde hapis cezası alt sınırdan belirlendiği halde adli para cezasında gerekçe gösterilmeksizin alt sınırdan uzaklaşılması suretiyle çelişkiye düşülmesi,
Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarih ve E. 2014/140; K. 2015/85 sayılı kararının 24/11/2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe girmiş olması nedeniyle TCK"nın 53. maddesiyle ilgili olarak yeniden değerlendirme yapılmasında zorunluluk bulunması,
Sanıklar ... ve ... hakkında kurulan hükümlerin temyiz incelemesinde;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
Bir suç işleme kararının icrası kapsamında değişik zamanlarda birden fazla kişiye kazanç elde etmek amacıyla ödünç para vermek suretiyle zincirleme şekilde tefecilik suçunu işleyen sanık ... hakkında TCK"nın 43/1. maddesinin uygulanması gerekirken, mağdur sayısınca ayrı ayrı hükümler kurulmak suretiyle fazla ceza tayini,
5237 sayılı TCK"nın 3/1. maddesindeki orantılılık ilkesine aykırı olacak şekilde her iki sanık hakkında hapis cezası alt sınırdan belirlendiği halde adli para cezasında gerekçe gösterilmeksizin alt sınırdan uzaklaşılması suretiyle çelişkiye düşülmesi,
Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarih ve E. 2014/140; K. 2015/85 sayılı kararının 24/11/2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe girmiş olması nedeniyle TCK"nın 53. maddesiyle ilgili olarak yeniden değerlendirme yapılmasında zorunluluk bulunması,
Kanuna aykırı, sanıklar ..., ... ve ... müdafiileri ve katılan Hazine vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 28/03/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.