14. Hukuk Dairesi 2018/3354 E. , 2019/7274 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 06.09.2013 gününde verilen dilekçe ile menfi tespit ve istirdat talebi üzerine yapılan muhakeme sonunda; davanın kabulüne dair verilen 23.12.2014 günlü hükmün Yargıtayca duruşmalı olarak incelenmesi davalı vekili, duruşmasız olarak incelenmesini ise katılma yoluyla davacı vekili tarafından istenilmekle, tayin olunan 05.11.2019 günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davalı vekili Av. ... ile karşı taraftan davacı vekili Av. ... geldiler. Açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelenlerin sözlü açıklamaları dinlendi. Duruşmanın bittiği bildirildi. İş karara bırakıldı. Bilahare dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü.
KARAR
Davacı vekili, alacaklı-davalının İstanbul 13. İcra Dairesinin 2013/9294 Esas sayılı dosyası ile davacı aleyhine ..."dan kalan mirasçılık hakkının bir kısmı konulu 450.000TL"lik ilamsız ödeme emri düzenlendiğini, usulsüz tebligatlarla takibin kesinleştiğini, müvekkilinin aleyhinde başlatılan takip dolayısı ile alacaklı olduğu savında olan davalıya borçlu olunmadığının tespitine, takibin iptaline, icra dosyasına yatan 462.305,46TL"nin dosyadan ödeme günü olan 26.07.2013 tarihinden itibaren işletilecek en yüksek ticari banka iskonto faizi ile birlikte istirdatına ve davacıya iadesine, davalı-alacaklının en az % 20 inkar ödencesi ile yükümlendirilmesine, karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davanın kabulüne, 462,305,46TL davacı alacağının istirdadına, İstanbul 13. İcra Müdürlüğünün 2013/9294 Esas sayılı dosyasında takibe konu alacak dolayısı ile davacının borçlu olmadığının tespitine, takibin iptaline, haksız takip tazminatı yönünden ispatlanamayan talebin reddine karar verilmiştir.
Davalı vekili duruşma talepli olarak, davacı vekili ise katılma yoluyla duruşma talebi olmadan hükmü temyiz etmiştir.
1) Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve tüm dosya içeriğine göre davalı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
2) Davacı vekilinin temyiz itirazlarına gelince; dava dilekçesinde icra dosyasına haksız yere bankadan ödenen 462.305,46TL"nin ödeme günü olan 26.07.2013 tarihinden itibaren işletilecek en yüksek ticari banka iskonto faizi ile birlikte istirdatına ve davacıya iadesi talep edilmiş olmasına rağmen mahkemece faiz konusunda olumlu ya da olumsuz bir karar verilmemiştir. 462.305,46TL"nin 26.07.2013’ten itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte istirdadına karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş ise de, belirtilen husus kararın bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden HUMK"nın 438/7. maddesi gereğince hüküm sonucunun aşağıdaki şekilde düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bent uyarınca davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hüküm sonucunun 2. bendinde yer alan “462.305,46TL davacı alacağının” ibaresinden sonra gelecek şekilde “26.07.2013’ten itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte” yazılmasına, hükmün değiştirilmiş ve DÜZELTİLMİŞ bu şekliyle ONANMASINA, 2.037,00TL Yargıtay duruşma vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, peşin yatırılan harcın istek halinde davacı tarafa iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 05.11.2019 tarihinde oy birliği ile karar verildi. Başkan