15. Hukuk Dairesi 2015/2193 E. , 2016/809 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi (Tic.Mah.Sıf.)
Davalılar :1-...
Vek.Av.... 2-...
Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
- K A R A R -
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan ayıplı imalâttan doğan alacağın tahsili davasıdır. Davacı iş sahibi, davalılardan şirket malzeme temin eden, diğer davalı gerçek kişi ise yüklenicidir. Davacı vekili; müvekkilinin kendisine ait bulunan sayılı taşınmaz üzerinde davalı müteahhit ..."a ev inşa ettirdiğini, evin betonunun diğer davalı şirket tarafından döküldüğünü ve böylece yapılan evi 2007 yılında teslim aldığını ancak evin betonunun çürük olması nedeniyle duvarlarda dökülmeler olduğunu, evin muhtemel bir depremde hemen yıkılacağını, betondan alınan örneklerin deneye tabi tutulduğunu ve istenen evsafta olmadığını, bu nedenle doğan 18.375,00 TL maddi tazminatın dava tarihinden işleyecek yasal faizi ile tahsiline karar verilmesini talep etmiş, davalı şirket vekili, sözkonusu inşaatın betonunun müvekkili şirket tarafından verilmediğini ve dava ile ilgilerinin bulunmadığını, diğer davalı gerçek kişi vekili ise evin ustalığını yaptığını savunarak davanın reddini istemişler, mahkemece yapılan yargılama sonucunda davanın şirket açısından husumetten, gerçek kişi açısından ise esastan reddine reddine karar verilmiş, verilen karar davacı vekili tarafından yasal süresi içerisinde temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının davalılardan ... hakkında verilen karara yönelik temyiz itirazlarının tümüyle reddi gerekir.
2-Davacının davalılardan .. hakkında verilen karara yönelik temyiz itirazlarına gelince;
Mahkemece yapılan yargılama sonucunda davalı hakkında açılan davanın husumet yokluğundan reddine, davalı ... yönünden açılan davanın reddine karar verilmiş bulunmaktadır.
Taraf sıfatı, bir başka deyişle husumet ehliyeti, dava konusu hak ile kişiler arasında ki ilişkiyi ifade eder. Sıfat, bir maddi hukuk ilişkisinde tarafların o hak ile ilişkisinin olup olmadığının belirlenmesi anlamına gelir. Davacı sıfatı, dava konusu hakkın sahibini, davalı sıfatı ise dava konusu hakkın yükümlüsünü belirler. Uygulamada davacı sıfatı, aktif husumeti, davalı sıfatı ise pasif husumeti karşılayacak şekilde değerlendirilmektedir. Dava konusu şey üzerinde kim ya da kimler hak sahibi ise, davayı bu kişi veya kişilerin açması ve kime karşı hukuki koruma isteniyor ise o kişi veya kişilere davanın yöneltilmesi gerekir. Bir kimsenin davacı veya davalı sıfatına sahip olup olmadığı tıpkı hakkın mevcut olup olmadığının tayininde olduğu gibi maddi hukuka göre belirlenir. Taraf sıfatının bu anlamda önemli özelliği ise, def"i değil itiraz niteliğinde olması nedeniyle taraflarca süreye ve davanın aşamasına bakılmaksızın her zaman ileri sürülebileceği ve taraflar ileri sürmemiş olsalar bile mahkemece re"sen nazara alınmasıdır.
Bu açıklamalar ışığında somut olaya bakıldığında; davacı taraf davalı şirket ile akdi ilişkinin varlığını iddia ederek dava açmış, davalı vekili 18.12.2013 tarihli dilekçesi ile husumet itirazından bulunması üzerine bu davalı açısından husumet yokluğu nedeniyle red kararı verilmiş ise de; yargılamanın 29.02.1012 tarihli oturumunda davalı şirket temsilcisi “açılan davanın reddini istiyorum, betonumuz kaliteli idi, davacı ile sulh olmak istemem, davayı kabul etmiyorum.” demek suretiyle akdi ilişkinin varlığını kabul etmiş verilen betonun kaliteli olduğunu savunmuştur. Bu durumda davalı şirket ile akdî ilişkinin varlığı davalı temsilcinin açık ikrarı ile sabit olduğundan davada pasif husumetin varlığı kabul edilerek, bu davalı açısından işin esasına girilerek uyuşmazlığın çözülmesi gerektiği halde, davalı şirket açısından husumet yokluğundan davanın reddi doğru olmamış kararın bu nedenlerle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ:Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenle ..."a yönelik temyiz itirazlarının reddine, 2. bentte açıklanan nedenlerle kararın temyiz eden davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 09.02.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.