7. Hukuk Dairesi 2015/1612 E. , 2015/8288 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi : Mersin 4. İş Mahkemesi
Tarihi : 28/11/2014
Numarası : 2014/431-2014/464
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtayca incelenmesi davalılar vekillerince istenilmekle, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü:
İş sözleşmesinin davalı işveren tarafından geçerli neden olmadan feshedildiğini belirten davacı işçi, feshin geçersizliğine ve işe iadesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Belediye vekili, davacının belediye çalışanı olmadığı gibi belediye tarafından yapılan hizmet alım ihaleleri kapsamında bir çalışması da mevcut olmadığını bildirerek husumet itirazında bulunmuş, diğer davalı Şirket vekili ise personel sayısının aşırı fazla olması nedeniyle personel sayısında azaltma yapılmasına karar verildiği için iş akdinin bildirimli olarak feshedilip ihbar ve kıdem tazminatının ödendiğini savunarak davanın reddini istemişlerdir.
Mahkemece, davalılar arasındaki ilişki açık bir şekilde değerlendirilmeksizin davalı Belediyenin asıl işveren, davalı şirketin ise alt işveren olduğu, feshin haklı yada geçerli bir nedene dayandığının ispatlanamadığı gerekçesiyle davacının hangi davalı nezdinde işe iadesine karar verdiği belirtilmeden davacının işe iadesine, işe iadenin parasal sonuçlarından ise davalıların müştereken ve müteselsilen sorumlu tutulmasına karar verilmiştir.
4857 sayılı İş Kanunu"nun 19.maddesinin birinci fıkrasına göre işveren fesih bildirimini yazılı yapmak ve fesih sebebini açık ve kesin bir şekilde belirtmek zorundadır. Fesih bildirimi yazılı yapılmamışsa veya fesih sebebi açık ve kesin bir şekilde belirtilmemişse aynı Kanununun 21.maddesi gereğince geçerli sebep gösterilmediği kabul edilir. İş Kanununun “İşverenin haklı nedenle derhal fesih hakkı” başlığını taşıyan 25.maddesinin son fıkrasına göre işverenin haklı nedene dayanarak iş sözleşmesini feshettiği durumda fesih bildiriminin yazılı yapılması koşulu aranmaz.
Somut olayda, davalı işveren iş akdinin geçerli nedene dayalı olarak feshedildiğini savunmuş olup, davalı şirketçe yapılan 31.07.2014 tarihli fesih bildiriminde, iş akdinin şirketçe görülen lüzum üzerine 17. madde uyarınca bildirimli olarak feshedildiğini belirtilmiştir. Davalı şirket tarafından, fesih sebebinin açık ve kesin bir şekilde belirtilmediği anlaşılmaktadır. Bu nedenle fesih bildirimi 4857 sayılı İş Kanunu"nun 19.maddesinin birinci fıkrasına aykırı olup; yerel mahkemece feshin geçerli bir nedene dayanmadığının kabulü ile davacının işe iadesine karar verilmesi isabetli olup davalıların bu yöne ilişkin temyiz itirazları yerinde değildir.
Ancak, mahkemece davalılar arasındaki hukuki ilişki belirlenmeden karar verilmiştir.
Dosya içeriğinden de anlaşıldığı üzere davalı M.. B.. ile davalı ...... İmar İnşaat Turz O.Park Elek.Ürt.Rekl.ve Org.San.ve Tic. A.Ş. arasında herhangi bir hizmet alım sözleşmesi bulunmamaktadır.
Bununla birlikte davalı şirketin 10.07.2012 tarihli Yönetim Kurulu kararının 17.maddesinde aynen, " mahalli idarelerin kendi kanunlarında yazılı görev ve yetkilerinden kanunen devredilebilir olanlarla ilgili her türlü mal ve hizmet alım iş ve işlemlerini yapmak" şeklinde karar alındığı, yine davalı şirketin hakim ortağının diğer davalı ..... Belediyesi olup şirketin Yönetim Kurulu üyelerinin baskın çoğunluğunun davalı ..... Belediyesince görevlendirildiği ve bu hali ile davalılar arasında açık bir organik bağın olduğunun kabulü kaçınılmaz ise de davacının ne iş yaptığı açık bir şekilde belirlenmeli, davacının çalıştığı kafe ve sosyal tesislerin mülkiyet durumu ile davalı şirketin bu tesisleri işletme hakkına dair tüm kayıtlar ( encümen kararı, kira sözleşmesi vs) getirtilmeli davalılar arasındaki ilişki açık olarak ortaya konularak ( asıl-alt işveren veya birlikte istihdam vs gibi) çıkacak sonuca göre bir karar verilmelidir.
Mahkemece, eksik araştırmaya dayalı yetersiz gerekçe ile davalılar arasındaki hukuki ilişki saptanmaksızın ve davacı işçinin hangi davalı nezdinde işe iadesine karar verildiği belirtilmeksiz hüküm kurulması hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı nedenle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde davalılara iadesine, 07/05/2015 tarihinde oybirliğiyle KESİN olarak karar verildi.