10. Hukuk Dairesi Esas No: 2011/17945 Karar No: 2013/1592
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2011/17945 Esas 2013/1592 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Dava, hizmet tespiti istemine ilişkindir. Mahkeme, davayı kabul etmiştir. Ancak, davalı kurum vekilinin temyiz isteği sonrasında yapılan incelemelerde, davacının çalışma süresinin eksik araştırıldığı ve verilen hükümde eksiklikler bulunduğu ortaya çıkmıştır. Mahkeme kararı bozulmuştur. 5510 sayılı yasanın geçici 7. maddesi kapsamında uygulama alanı bulan 506 sayılı Yasanın 79/10 maddesi doğrultusunda sigortalı konumunda geçen çalışma sürelerinin saptanmasına ilişkin davaların kamu düzenine ilişkin olduğu, bu nedenle özel bir duyarlılık ve özenle yürütülmesinin zorunlu ve gerekli olduğu belirtilmektedir. 506 sayılı yasanın 6. maddesinde ise “sigortalı olmak hak ve yükümünden kaçınılamaz ve feragat edilemez” denilmektedir.
10. Hukuk Dairesi 2011/17945 E. , 2013/1592 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :İş Mahkemesi
Dava, hizmet tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece, ilamında belirtildiği şekilde davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmün, davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. Davanın yasal dayanağı, 5510 sayılı Yasanın Geçici 7. maddesi kapsamında uygulama alanı bulan 506 sayılı Yasanın 79/10 maddesidir. 506 sayılı Yasanın 6. maddesinde ifade edildiği üzere, “sigortalı olmak hak ve yükümünden kaçınılamaz ve feragat edilemez.” Anayasal haklar arasında yer alan sosyal güvenliğin yaşama geçirilmesindeki etkisi karşısında, sigortalı konumunda geçen çalışma sürelerinin saptanmasına ilişkin davaların, kamu düzenine ilişkin olduğu, bu nedenle özel bir duyarlılık ve özenle yürütülmesinin zorunlu ve gerekli bulunduğunun gözetilmesi zorunludur. Bu bağlamda, hak kayıplarının ve gerçeğe aykırı sigortalılık süresi edinme durumlarının önlenmesi, temel insan haklarından olan sosyal güvenlik hakkının korunabilmesi için, bu tür davalarda tarafların gösterdiği kanıtlarla yetinilmeyip, gerek görüldüğünde, re’sen araştırma yapılarak kanıt toplanabileceği de göz önünde bulundurulmalıdır. Somut olayda, işveren tarafından Kuruma intikal ettirilen 16.08.1980 tarihli işe giriş bildirgesinin mevcut olduğu, yapılan imza incelemesinde bildirgedeki imzanın davacının eli ürünü olduğunun tespit edildiği, yapılan emniyet araştırmasında komşu işyerinin tespit edilemediği, dönem bordrosunun verilmediği, yargılama sırasında dinlenen iki tanığın soyut ifadelerle davacının çalıştığını belirttiği ancak çalışma süresi konusunda bilgi veremedikleri, Mahkemece, davacının inşaat işyerinde 16.08.1980-31.12.1980 tarihleri arasındaki hizmetinin tespitine karar verildiği anlaşılmakta olup, verilen hüküm eksik inceleme ve araştırmaya dayalıdır. Mahkemece, yapılacak iş, çalışma ilişkisini bilebilecek kişilerin tespiti ile, bu kişilerin ifadesine başvurmak suretiyle çalışma süresini tespit ederek bir karar vermekten ibarettir. O halde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 08.02.2013 günü oybirliğiyle karar verildi.