15. Hukuk Dairesi 2015/5311 E. , 2016/784 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi
.
Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen günde davacılar vekili Avukat... ile davalı vekili Avukat ...geldi. Temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan taraflar avukatları dinlendikten sonra, eksiklik nedeniyle mahalline iade edilen dosya ikmâl edilerek gelmiş olmakla dosyadaki kağıtlar okundu işin gereği konuşulup düşünüldü:
- K A R A R -
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkin olup, mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
2-Davacılar vekili müvekkilinin murisi olan ... ile davalının, şirketin maliki olduğu binaya güvenlik kamerası kurmak için anlaştıklarını, murisin 08.08.2006 günü yardımcısı ile birlikte davalı şirkete gittiğini, kameraların takılacağı çatıdaki yerlerin işaretle gösterildiğini, hiçbir uyarıcı unsurla karşılaşmadan murisin çatıya çıktığını, çatının çökmesi sonucu ağır yaralandığını ve akabinde de hastanede vefat ettiğini, söz konusu binanın 02.10.2006 tarihinde yıkımına karar verildiğini, davalının kusurlu olduğunu, bu nedenlerle davacıların destekten yoksun kaldıklarını ve hastane masrafı yaptıklarını ileri sürerek, maddi ve manevi tazminat isteminde bulunmuşlardır. Davacı yan maddi tazminat istemini ıslah etmiş ve eş ... için 61.253,40 TL ve Küçük... için ise 20.948,80 TL"ye çıkartmıştır. Davalı vekili, taraflar arasında sözleşme ilişkisi bulunmadığını, davanın husumet yönünden reddi gerektiğini, murisin çalıştığı şirket ile davalı şirket arasında eser sözleşmesi olduğundan hile veya ağır kusur dışında yükleniciye karşı sorumluluklarının olmadığını, murisin meydana gelen kazada kusurlu bulunduğunu, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, alınan bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Davacıların murisi ile davalı şirket arasında mülga 818 sayılı BK"nın 355. maddesinde tanımlanan eser sözleşmesi ilişkisi bulunduğu anlaşılmaktadır. Muris ..."ın 08.08.2006 tarihinde olay yerine yardımcısı ile birlikte giderek kamera sisteminin takılması için çatıya çıktığında çatıdaki etermitin kırılması sonucu yere düştüğü ve hastanede tedaviye rağmen vefat ettiği, iş sahibi davalı şirketin Yönetim Kurulu Başkanı olan ... hakkında ceza davası açıldığı, dava sonucunda, taksirle ölüme neden olmak suçundan sanığın beraatine karar verildiği ve kararın temyiz edilmeden kesinleştiği anlaşılmıştır.
Öte yandan murisin eşi davacı ..."ın başvurusu üzerine .... Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 2006/80 D. iş sayılı dosyasında tespit yapılıp, bilirkişi raporu alındığı, mahkemenin hükme esas aldığı 14.02.2011 tarihli uzmandan oluşan kusur raporunda, davalı iş sahibi şirketin kusurunun % 35, Muris ..."ın % 35, murisin sahibi olduğu... Şti"nin ise % 30 oranında kusurlu olduğu belirtildiği halde, mahkemece güvenlik şirketinin kusur oranını da davalı şirketin kusur oranına ilave ederek hesaplama yapan aktuerya bilirkişi raporuna itibar edilerek karar verilmiştir. Mahkemece bu durumda hem maddi tazminat hem de manevi tazminat yönünden kusur oranı gözetilerek hükmedildiğinden kusur oranındaki yanılma hükme de yansımıştır.
Taraflar (muris ile iş sahibi) arasındaki ilişki, eser sözleşmesinden kaynaklandığından davalının sorumluluğu kusur sorumluluğu olup ve taraflar arasında da sorumsuzluk anlaşması bulunmadığı anlaşılmakla, bu durumda kusur oranının gözetilmesi ve davalı tarafın kusur oranında maddi ve manevi tazminat hesaplanması gerekir. Mahkemece bu hususlar gözetilmeden, davalı iş sahibinin % 35 oranı yerine, % 65 oranında sorumlu tutularak, hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, kararın açıklanan nedenlerle bozulması uygun bulunmuştur.
SONUÇ, Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, 2. bentte açıklanan nedenlerle hükmün davalı iş sahibi yararına BOZULMASINA, 1.100,00 TL duruşma vekâlet ücretinin davacılardan alınarak Yargıtay"daki duruşmada vekille temsil olunan davalıya verilmesine, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 08.02.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.
.