Abaküs Yazılım
4. Daire
Esas No: 2018/2233
Karar No: 2022/218
Karar Tarihi: 18.01.2022

Danıştay 4. Daire 2018/2233 Esas 2022/218 Karar Sayılı İlamı

Danıştay 4. Daire Başkanlığı         2018/2233 E.  ,  2022/218 K.

    "İçtihat Metni"

    T.C.
    D A N I Ş T A Y
    DÖRDÜNCÜ DAİRE
    Esas No : 2018/2233
    Karar No : 2022/218

    TEMYİZ EDEN (DAVALI) :...Vergi Dairesi Başkanlığı
    (...Vergi Dairesi Müdürlüğü)
    VEKİLİ : Av. ...

    KARŞI TARAF (DAVACI) : ...

    İSTEMİN KONUSU : ...Bölge İdare Mahkemesi .... Vergi Dava Dairesinin ...tarih ve E:..., K:...sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
    YARGILAMA SÜRECİ :
    Dava konusu istem: Davacının kanuni temsilcisi olduğu, ...Tekstil İnşaat Temizlik San. Tic. Ltd. Şti.'nin vergi borçları nedeniyle banka hesaplarına konulan ...tarih ve ...sayılı e-haciz işlemin iptali istenilmiştir.
    İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: .... Vergi Mahkemesince verilen ...tarih ve E:..., K:...sayılı kararda; davacı adına kanuni temsilci sıfatıyla düzenlenen ödeme emirlerinin tebliğinin 213 sayılı Vergi Usul Kanunu hükümlerine aykırı olduğu, ödeme emirlerinin usulüne uygun tebliği sağlanmadan kamu alacağının kesinleştiğinden söz edilerek alacağın tahsili amacı ile davacı adına tesis edilen haciz işleminde yasal isabet bulunmadığı sonuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: Bölge İdare Mahkemesince; istinaf başvurusuna konu Vergi Mahkemesi kararının usul ve hukuka uygun olduğu ve davalı tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
    TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından, hacze dayanak ödeme emirlerinin tebliğinde herhangi bir usule aykırılık bulunmadığı, dairelerin işlemlerinin yasal ve yerinde olduğu ileri sürülmektedir.
    KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Cevap verilmemiştir.
    TETKİK HÂKİMİ : ...
    DÜŞÜNCESİ : Davacı adına kanuni temsilci sıfatıyla düzenlenen ödeme emirlerinin tebliğinin, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 102. maddesinde öngörülen usul ve esaslara uygun olarak yapılmaması dolayısıyla usulsüz tebliğ gerçekleştirildiği, usulsüz tebliğ halinde, tebliğin kendisi geçersiz olacağından, geçersiz tebliğe müteakip aşamalarda tesis edilen işlemin de hukuka uygunluğundan söz edilmeyeceği ve 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nda usulsüz tebligat ile ilgili düzenleme bulunmadığından 7201 sayılı Tebligat Kanun'un 51. maddesindeki ''Mali tebliğler, kendi kanunlarında sarahat bulunmayan hallerde, bu kanunun umumi hükümlerine tevfikan yapılır'' hükmü ile aynı Kanun'un ''Usulüne aykırı tebliğin hükmü'' başlıklı 32. maddesinde, tebliğin usulüne aykırı yapılmış olsa bile, muhattabı tebliğe muttali (haberdar) olmuş ise tebliğin geçerli sayılacağı ve muhatabın beyan ettiği ettiği tarihin tebliğ tarihi sayılacağı'' hükümüne istinaden davacı tarafından adına düzenlenen ödeme emrinin tebliğinin yapıldığına ilişkin olarak dava dosyası içerisinde davacının beyanı bulunmadığından, haciz işleminin dayanağı ödeme emri içeriğindeki amme alacakları kesinleşmediğinden, uygulan e-haciz işleminde hukuka uyarlık bulunmadığı görüşüyle temyiz isteminin reddi gerektiği düşünülmektedir.

    TÜRK MİLLETİ ADINA
    Karar veren Danıştay Dördüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

    İNCELEME VE GEREKÇE :
    213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 93. maddesinde ;"Tahakkuk fişinden gayri, vergilendirme ile ilgili olup, hüküm ifade eden bilumum vesikalar ve yazılar adresleri bilinen gerçek ve tüzel kişilere posta vasıtasıyla ilmühaberli taahhütlü olarak, adresleri bilinmeyenlere ilan yolu ile tebliğ edilir. Şu kadar ki, ilgilinin kabul etmesi şartıyla, tebliğin daire veya komisyonda yapılması caizdir. "denildikten sonra 102. maddesinde ise; "Tebliğ olunacak evrakı muhtevi zarf posta idaresince muhatabına verilir ve keyfiyet muhatap ile posta memuru tarafından taahhüt ilmühaberine tarih ve imza konulmak suretiyle tespit olunur. Muhatabın zarf üzerinde yazılı adresini değiştirmesinden dolayı bulunamamış olması halinde posta memuru durumu zarf üzerine yazar ve mektup posta idaresince derhal tebliği yaptıran daireye geri gönderilir. Muhatabın geçici olarak başka bir yere gittiği, bilinen adresinde bulunanlar veya komşuları tarafından bildirildiği takdirde keyfiyet ve beyanda bulunanın kimliği tebliğ alındısına yazılarak altı beyanı yapana imzalatılır. İmzadan imtina ederse, tebliği yapan bu ciheti şerh ve imza eder ve tebliğ edilemeyen evrak çıkaran mercie iade olunur. Bunun üzerine tebliği çıkaran merci tarafından tayin olunacak münasip bir süre sonra yeniden tebliğe çıkarılır. İkinci defa çıkarılan tebliğ evrakı da aynı sebeple tebliğ edilemeyerek iade olunursa tebliğ ilan yolu ile tebliğ yapılacağı, aynı maddenin son fıkrasında da, adreste bulunmama halinin komşulardan bir kişi veya muhtar veya ihtiyar heyetinden biri veyahut zabıta huzurunda taahhüt ilmühaberine yazılarak tarih ve imza atılmak suretiyle tespit olunur.'' denildikten sonra 107. maddesinde ''Maliye Bakanlığı'nın tebliğleri posta yerine memur vasıtası ile de yaptırmaya yetkili olduğu, bu madde hükmünün uygulamasında bu kısımdaki tebliğ esaslarına uyulacağı'' şeklinde tebligata ilişkin olarak düzenlemelere yer verilmiştir.

    Dosyanın incelenmesinden, davacı adına, ...Tekstil İnşaat Temizlik San. Tic. Ltd. Şti.'nin ödenmeyen vergi borçları nedeniyle kanuni temsilci sıfatıyla düzenlenen ödeme emirlerinin davacının ...Mah. ...Cad. No:...Daire:....../ ...olarak gösterilen ikametgah adresinde eşi ...27/12/2012 tarihinde tebliğ edildiği, tebliğ alındısı üzerinde imzasının bulunduğu, davalı idarenin 12/01/2017 tarihli cevap yazısında da belirtmiş olduğu gibi davacının eşinin itirazı üzerine ödeme emirlerinin tebliğinin muhtar huzurunda gerçekleştirildiği tebliğ alındısında muhtarlığın kaşesinin ve imzasının bulunduğu, ''imzadan imtina etme, itiraz etme'' gibi ibarelerin tebliğ alındısı üzerinde şerh edilmemesinin esasa ilişkin bir şekil hatası olmadığı, nihai olarak, tebligatın üç temel fonksiyonu olan ''bilgilendirme, belgelendirme ve tebliğ evrakının teslimi'' gerçekleştiğinden Mahkeme kararının kaldırılması istemiyle yapılan istinaf başvurusunu reddeden Vergi Dairesi kararında hukuki isabet görülmemiştir.

    KARAR SONUCU :
    Açıklanan nedenlerle;
    1. Temyiz isteminin kabulüne,
    2. Temyize konu ...Bölge İdare Mahkemesi .... Vergi Dava Dairesinin ...tarih ve E:..., K:...sayılı kararının BOZULMASINA,
    3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın Vergi Dava Dairesine gönderilmesine, 18/01/2022 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.


    (X) KARŞI OY :
    Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, temyize konu Mahkeme kararının bozulmasını sağlayacak nitelikte bulunmadığından temyiz isteminin reddi gerektiği görüşüyle Dairemiz kararına katılmıyorum.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi