Esas No: 2020/3841
Karar No: 2022/9369
Karar Tarihi: 05.04.2022
Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2020/3841 Esas 2022/9369 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen Mahkumiyet kararı temyiz edilmiş ve dosya incelenmiştir. Sanığın tehdit suçu işlediği ve hapis cezasına çarptırıldığı belirtilmiştir. Ancak, TCK'nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluğunun uygulanmasına ilişkin hükmün iptal edilmesi nedeniyle hüküm bozulmuş ve düzeltilerek onanmıştır. Ayrıca, sanık hakkında konut dokunulmazlığının ihlali suçu da işlendiği belirtilmiştir ancak suç saatine dair deliller tartışılmamış ve suçun gündüz vakti işlendiğinin kabul edilmesi gerektiği vurgulanmıştır. Bu nedenle karar bozulmuş ve dosya esas/hüküm mahkemesine gönderilmiştir.
Kanun maddeleri:
- TCK'nın 53/1-b maddesi (hak yoksunluğu)
- TCK'nın 116/1 maddesi (konut dokunulmazlığının ihlali)
- 5320 sayılı Kanun'un 8/1. madde ve fıkrası
- 1412 sayılı CMUK’nın 322. maddesi
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Tehdit, konut dokunulmazlığının ihlali
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
1- Sanığa yükletilen tehdit eylemiyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerin ve bu eylemin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu,
Hükümde uygulamaya göre sonuç hapis cezası, 2 yıl 1 ay yerine, 1 yıl 13 ay hapis cezası olarak eksik tayin edilmiş ise de, aleyhe temyiz bulunmadığından bozma yapılamayacağı,
Anlaşılmış ve ileri sürülen başkaca temyiz nedenleri yerinde görülmediği gibi hükmü etkileyecek oranda hukuka aykırılığa da rastlanmamıştır.
Ancak,
TCK'nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluğunun uygulanmasına ilişkin hükmün, Anayasa Mahkemesi'nin 08/10/2015 tarihli ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararıyla iptal edilmesi nedeniyle uygulama olanağının ortadan kalkmış olması,
Bozmayı gerektirmiş ve sanık ...’ün temyiz iddiaları bu nedenle yerinde görüldüğünden hükmün bu nedenle BOZULMASINA, 5320 sayılı Kanun'un 8/1. madde ve fıkrası aracılığıyla 1412 sayılı CMUK’nın 322. maddesi uyarınca bu aykırılık, yeniden yargılama yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte bulunduğundan, temyiz edilen kararların açıklanan noktasının; tebliğnameye kısmen uygun olarak, “TCK’nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluklarının uygulanmasına ilişkin kısmın karardan çıkartılması” biçiminde HÜKMÜN DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
2- Sanık hakkında konut dokunulmazlığının ihlali suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesinde ise sanığın eyleminin silahla tehdit suçu ile birlikte işlenmesi nedeniyle uzlaştırmaya tabi olmadığı anlaşıldığından tebliğnamedeki bozma düşüncesine uyulmayarak,yapılan incelemede, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak,
a) Olay tutanağında suçun ihbar saatinin 18:20 olarak yazılması, sanığın saat 16.00 da mağdurlara ait eve gittiğini mağdurların aşamalardaki beyanlarında ise sanığın eve saat 17.00 da geldiği şeklinde beyanda bulunması ve Uyap sisteminden elde edilen gece gündüz saatlerini bildiren rapora göre de olay günü 06.47 ile 18.13 saatleri arasının gündüz vakti olduğunun tespit edilmesi karşısında, suçun gece vakti işlendiğine dair delillerin nelerden ibaret olduğu kararda gösterilip, tartışılmadan suç saatinin tam olarak tespitinin mümkün olmaması halindeyse “şüpheden sanık yararlanır” ilkesi de gözetilerek suçun gündüz vakti işlendiğinin kabul edilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
b) a bendinde yer olan bozma nedenine uyularak yapılacak değerlendirme sonucunda, TCK’nın 116/1.maddesinde düzenlenen konut dokunulmazlığının ihlali suçundan hüküm kurulması halinde ise, bu suçun takibinin şikayete tabi olması, mağdurların 15/04/2014 tarihli duruşmada şikayetlerinden vazgeçtiklerinin anlaşılması karşısında, sanıktan şikayetten vazgeçmeyi kabul edip etmediği sorularak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesi gerektiği,
Bozmayı gerektirmiş ve sanık ...’ün temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden tebliğnameye uygun olarak HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 05/04/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.