5. Hukuk Dairesi 2020/11354 E. , 2021/13229 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi
Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu"nun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti, tespit edilen bedelin Kamulaştırma Kanunu"nun 3. ve 5366 sayılı Kanunun 4. maddesi uyarınca taksitle ödenmesi ile kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karara karşı, davalılar vekili tarafından yapılan istinaf başvurusunun İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinin 5. Hukuk Dairesince HMK’nun 353/1-b-1 maddesi uyarınca esastan reddine dair hükmün duruşmalı olarak Yargıtayca incelenmesi davalılar vekili tarafından verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, duruşma için belirlenen 16/11/2021 günü usulüne göre çağrı kağıdı gönderilmesine rağmen gelmediklerinden taraf vekillerinin yokluklarında incelemenin evrak üzerinden yapılmasına karar verilerek, dosyadaki kağıtlar okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
- K A R A R -
Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu"nun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti, tespit edilen bedelin Kamulaştırma Kanunu"nun 3. ve 5366 sayılı Kanunun 4. maddesi uyarınca taksitle ödenmesi ile kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili istemine ilişkindir.
İlk derece mahkemesince davanın kabulüne ilişkin verilen karara karşı davalılar vekilince yapılan istinaf başvurusunun İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesince esastan reddine karar verilmiş olup, hüküm davalılar vekilince temyiz edilmiştir.
Aşağıda açıklanan gerekçelerle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesinin istinaf başvurusunun esastan ret kararı kaldırıldıktan sonra İstanbul 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2017/8- 2018/20 E/K. sayılı kararının incelenmesinde;
Arsa niteliğindeki Fatih ilçesi, Hacıkadın mahallesi, 629 ada 3 parsel sayılı taşınmazın üzerindeki yapılara 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu"nun 11/1-h maddesi uyarınca resmi birim fiyatları esas alınıp yıpranma payı düşülerek değer biçilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Ancak; zemin bedeli yönünden yapılan inceleme, hüküm kurmaya elverişli değildir. Şöyle ki;
1) Mahkemece; dava konusu taşınmazın değerini tespit eden bilirkişi kurulu raporları alındıktan sonra, raporda tespit edilen bedellerin re’sen ortalaması alınmak suretiyle bedel tespit edilmiştir.
2942 sayılı Yasa"nın 4650 sayılı Yasayla değişik 10.maddesinin 8. fıkrasında hakime ""tarafların ve bilirkişilerin raporları ile beyanlarından yararlanarak adil ve hakkaniyete uygun bir kamulaştırma bedeli tespit etmesi"" konusunda takdir yetkisi tanınmış olup, hakimin bu fıkra hükmüne dayanarak kamulaştırma bedeli belirleyebileceği kabul edilmekle birlikte; bilirkişi kurulu raporunda saptanan değerden ayrılma nedenlerini kararında açıkça göstermesi ve gerekçesinin de makul ve kabul edilebilir nitelikte olması gerekir.
Yapılan incelemede; dosya arasında bulunan 26.12.2017 tarihli bilirkişi kurulu raporunun geçersizliğini ortaya koyacak bir sebep bulunmadığı anlaşılmış olup, usul ve yasaya uygun olan bu rapora göre hüküm kurulması gerekirken, makul ve kabul edilebilir bir gerekçe göstermeden dava konusu taşınmaza re’sen, bilirkişi kurulu raporlarında tespit edilen bedellerin ortalaması alınmak suretiyle değer biçilmesi,
2) Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi"nin 12055/17 numaralı başvuru sonucu verilen 23.10.2018 tarihli kararı ve Anayasa Mahkemesi"nin 2016/9364 başvuru numaralı, 01.06.2019 gün 30791 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan kararı da göz önüne alınarak, davanın niteliği gereği davacı idare lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi gerektiğinin düşünülmemesi,
Doğru görülmemiştir.
Davalılar vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan İstanbul 3. Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 2017/8- 2018/20 E/K sayılı hükmünün HMK’nın 371. maddesi uyarınca BOZULMASINA, HMK’nın 373/1. maddesi uyarınca kararın bir örneğinin İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi"ne GÖNDERİLMESİNE, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 16/11/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.