5. Ceza Dairesi Esas No: 2016/11410 Karar No: 2017/1091 Karar Tarihi: 22.03.2017
Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2016/11410 Esas 2017/1091 Karar Sayılı İlamı
5. Ceza Dairesi 2016/11410 E. , 2017/1091 K.
"İçtihat Metni"
Tefecilik yapmak suçundan şüpheliler Adnan Hussaın Sıddıquı ve Klass Gerrit Reimes hakkında yapılan soruşturma evresi sonucunda Fethiye Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 22/07/2016 tarihli ve 2016/5633 soruşturma, 2016/3955 sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair karara yönelik itirazın reddine ilişkin Fethiye Sulh Ceza Hakimliğinin 01/09/2016 tarihli ve 2016/1760 değişik iş sayılı kararının; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 160. maddesi uyarınca, Cumhuriyet savcısının, ihbar veya başka bir suretle bir suçun işlendiği izlenimini veren bir hâli öğrenir öğrenmez kamu davasını açmaya yer olup olmadığına karar vermek üzere hemen işin gerçeğini araştırmaya başlaması gerektiği, aynı Kanun’un 170/2. maddesi gereğince yapacağı değerlendirme sonucunda, toplanan delillerin suçun işlendiği hususunda yeterli şüphe oluşturduğu kanısına ulaştığında iddianame düzenleyerek kamu davası açacağı, aksi halde ise anılan Kanun’un 172. maddesi gereği kovuşturma yapılmasına yer olmadığına dair karar vereceği, buna karşın Cumhuriyet savcısının 5271 sayılı Kanun’un kendisine yüklediği soruşturma görevini yerine getirmediği, ortada yasaya uygun bir soruşturmanın bulunmadığı durumda, anılan Kanun’un 173/3. maddesindeki koşullar oluşmadığından, itirazı inceleyen merciin Cumhuriyet savcısının soruşturma yapmasını sağlamak maksadıyla itirazın kabulüne karar verebileceği yönündeki açıklamalar karşısında, somut olayda, müşteki ile şüpheliler arasında 11/01/2010 tarihinden itibaren çeşitli kredi ve yatırım anlaşmaları düzenlendiği ve müşteki vekili tarafından tarafların bahse konu anlaşmayı düzenleme yetkilerinin bulunmadığının iddia edildiği anlaşılmakla, taraflar arasındaki ticari ilişkinin tespiti bakımından ticari defter ve belgelerin temin edilmek suretiyle, hesap hareketlerinin, bahse konu anlaşmaları tanzim etme yetkilerinin ve anlaşmaların kapsamlarının tespiti bakımından bilirkişi raporu aldırılması, müşteki vekilinin bildirmiş olduğu....."ün tanık olarak ifadelerine başvurulması, toplanacak deliller ve yapılacak inceleme sonucuna göre şüphelilerin hukuki durumlarının tayin ve takdir edilmesi gerekirken, sadece taraflar arasında para alıp verme durumunun ticari ilişki niteliğinde olduğu ve hukuki ihtilaf mahiyetinde bulunduğu gerekçesiyle kovuşturma yapılmasına yer olmadığına karar verildiği gözetilerek, itirazın bu yönden kabul edilmesi gerekirken, yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü ifadeli, 07/12/2016 gün ve 94660652-105-48-13478-2016-Kyb sayılı Kanun yararına bozmaya atfen Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"ndan tebliğname ile Daireye ihbar ve dava evrakı ile birlikte tevdii kılınmakla gereği düşünüldü: Kanun yararına bozma istemine dayanan ihbarname münderecatı yerinde görüldüğünden talebin kabulü ile Fethiye Sulh Ceza Hakimliğince verilen 01/09/2016 tarihli ve 2016/1760 değişik iş sayılı Kararın CMK"nın 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA, bozma sebebine nazaran müteakip işlemlerin merciince yapılmasına, dosyanın mahalline gönderilmesi için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"na TEVDİİNE, 22/03/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.