12. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/26552 Karar No: 2018/617 Karar Tarihi: 26.01.2018
Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2016/26552 Esas 2018/617 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Alacaklı tarafından yapılan kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla başlatılan takip dosyası, borçlu tarafından takip dosyasının işlemden kaldırılması ve satışın durdurulması istemiyle icra mahkemesine başvuruldu. Mahkeme, talep zamanaşımı şikayeti olarak nitelendirilerek istemin reddine karar verdi. Ancak, istemin İcra ve İflas Kanunu'nun 78/4. maddesine dayalı şikayet olarak nitelendirilerek yerinde olmadığından reddi gerektiği, hatalı vasıflandırma sonucu zamanaşımı şikayeti olarak değerlendirilerek talebin reddine karar verilmesinin doğru olmadığı sonucuna varıldı. Mahkeme kararı onandı. Kanun maddeleri: İcra ve İflas Kanunu'nun 78/4. maddesi.
12. Hukuk Dairesi 2016/26552 E. , 2018/617 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkikinin borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından 3 adet bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla başlatılan takipte borçlu ..."nun, takip dosyasının bir yıldan fazla süreyle işlemsiz bırakılmış olması nedeniyle dosyanın işlemden kaldırılması gerekmesine rağmen icra müdürlüğüne bu yönde yapılan talebin reddedildiğini ileri sürerek takip dosyasının işlemden kaldırılması ve satışın durdurulması istemiyle icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, talep zamanaşımı şikayeti olarak nitelendirilerek, 3 yıllık bono zamanaşımı süresi dolmadığından bahisle istemin reddine karar verildiği görülmektedir. HMK"nun 33. maddesi gereğince hukuki tavsif hakime aittir. Hakim, bir davada sadece tarafların ileri sürdükleri maddi vakıalar ve neticei taleplerle bağlı olup, dayandıkları kanun hükümleri ve onların tavsifleri ile bağlı değildir. Kanunları resen tatbik ederek, iddia ve müdafaadaki neticei talepleri karara bağlamakla mükelleftir (04.06.1958 ve 15/6 sayılı İBK). Borçlunun 05.5.2016 tarihli şikayet dilekçesinin incelenmesinde; istemin bu hali ile İİK"nun 78/4. maddesine dayalı şikayet niteliğinde olduğu anlaşılmaktadır. İİK"nun 78. maddesinin 2. fıkrası gereğince, alacaklının haciz isteme hakkı, ödeme emrinin tebliği tarihinden itibaren bir yıl geçmekle düşer. Aynı maddenin 4. fıkrası gereğince de bu durumda takip dosyası işlemden kaldırılır. Somut olayda, borçlunun icra müdürlüğüne sunduğu 08.12.2010 tarihli dilekçesinde, örnek 10 numaralı ödeme emrini 13.11.2010 tarihinde aldığını bildirdiği, alacaklı tarafından yasal sürede 09.12.2010 tarihinde haciz talep edildiği ve aynı tarihte borçlu adına kayıtlı taşınmazın tapu kaydına haciz şerhinin işlendiği görülmektedir. Bu durumda alacaklı tarafından süresinde haciz talep edilmiş olmakla, borçlunun İİK"nun 78/4. maddesine dayalı dosyanın işlemden kaldırılması gerektiğine yönelik talebi yerinde değildir. O halde mahkemece, istemin İİK"nun 78/4. maddesine dayalı şikayet olarak nitelendirilerek yerinde olmadığından reddi gerekirken, hatalı vasıflandırma sonucu zamanaşımı şikayeti olarak değerlendirilerek talebin reddine karar verilmesi doğru değil ise de, sonuçta istem reddedildiğinden sonucu itibariyle doğru mahkeme kararının onanması gerekmiştir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının reddi ile sonucu doğru mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK."nun 366. ve HUMK."nun 438. maddeleri uyarınca (ONANMASINA), alınması gereken 35,90 TL temyiz harcından, evvelce alınan harç varsa mahsubu ile eksik harcın temyiz edenden tahsiline, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 26/01/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.