12. Hukuk Dairesi 2013/34366 E. , 2014/870 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;
İİK"nun 82.maddesinin 1.fıkrasının 12.bendi gereğince, borçlunun "haline münasip" evi haczedilemez. Bir meskenin borçlunun haline uygun olup olmadığı adı geçenin haciz anındaki sosyal durumuna ve borçlu ile ailesinin ihtiyaçlarına göre belirlenir. Buradaki "aile" terimi, geniş anlamda olup, borçlu ile birlikte aynı çatı altında yaşayan, bakmakla yükümlü olduğu kişileri kapsar. İcra mahkemesince, borçlunun sözü edilenlerle birlikte barınması için zorunlu olan haline münasip meskeni temin etmesi için gerekli bedel bilirkişilere tesbit ettirildikten sonra, haczedilen yerin kıymeti bundan fazla ise satılmasına karar verilmeli ve satış bedelinden yukarıda nitelikleri belirlenen mesken için gerekli olan miktar borçluya bırakılmalı, kalanı alacaklıya ödenmelidir. Bu kıstasları aşan nitelik ve evsaftaki yerlerle, makul ölçüleri geçen oda ve salonu kapsayan ve ikamet için zorunlu öğeleri içeren bir meskenin dışındaki yerler, maddede öngörülen amaca aykırıdır. Borçlunun görev ve sıfatı kendisinin yukarıda belirlenenden daha görkemli bir meskende ikamet etmesini gerektirmez.
Somut olayda, meskeniyet iddiası nedeniyle haczedilmezlik şikayetinde bulunulan taşınmaz tapuda ... ili, ... İlçesi ... Mahallesi, 11660 ada 1 parselde 10 nolu bağımsız bölüm olarak kayıtlı olup, taşınmazın ½ hissesi borçlu ..."a ait bulunmaktadır.
Hükme esas alınan bilirkişi raporunda; 03.10.2013 tarihinde keşif yapıldığı, taşınmaz kapalı olduğundan aynı blok, aynı hizadaki aynı özelliklere sahip 3 alt katta yer alan 4 nolu emsal dairenin görüldüğü ve taşınmazın değerinin 110.000 TL, davacı borçlunun hissesine isabet eden değerin ise 65.000 TL olduğu, borçlunun, ihtiyacını karşılayabilecek başka bir evi aynı mahallede veya statü ve konum itibariyle benzer mahallelerde 130.000,00 TL"nin altında alamayacağı bildirilmiştir. Rapor bu hali ile hüküm kurmaya elverişli değildir. Zira asıl olan borcun ödenmesi olup, borçlunun mutlaka meskeniyet şikayetinde bulunduğu semtte veya o yere yakın semtte meskeninin bulunması zorunlu olmayıp, .... ilinin daha mütevazi semtlerinde haline münasip edinebileceği meskenin değerinin belirlenmesi gerekir. Öte yandan meskeniyet şikayetine konu olan taşınmaz yerine aynı binada bulunan başka bir taşınmazda keşif yapılması ve buna göre düzenlenen bilirkişi raporu esas alınarak hüküm kurulması da doğru değildir.
Mahkemece yapılacak iş; bilirkişilerden ek rapor alınarak, şikayete konu taşınmazın bizzat kendisinin görülerek değerinin belirlenmesi ve borçlunun..."in daha mütevazi semtlerinde haline münasip alabileceği evin değerinin belirlenmesi gerekir. Bu tespitlerden sonra borçlunun haline münasip alabileceği evin değeri, mahcuzun değerinden az ise mahcuzun satılarak, borçlunun haline münasip ev alması için gerekli bedelin kendisine, artanın alacaklıya ödenmesine, satışın borçlunun haline münasip ev alabileceği miktardan az olmamak üzere yapılmasına karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile ve yetersiz rapora dayalı olarak yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.
SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK"nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 16/01/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.